Hafta sonu Samsun’da yaptığı konuşmada “2023’te sizden son kez şans istiyorum” diyerek gelecek sene yapılacak başkanlık seçimi için oy isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün sözlerine açıklık getirdi.
Türkmenistan, Azerbaycan ve Türkiye arasında Türkmenistan’ın Hazar Denizi kıyısında bulunan turizm bölgesi Avaza’da gerçekleştirilen üçlü zirveden dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, yasal olarak bir üçüncü kez cumhurbaşkanlığa aday olmasının mümkün olmadığını ancak kurucusu olduğu AKP’den ayrılmayacağını ifade etti.
Erdoğan, “Şu anda cumhurbaşkanı adayı olarak iki kez seçime girme, aday olma şansınız var. Üçüncü kez böyle bir şans yok. Dolayısıyla tabii AK Parti'nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde artık işin içinden çekilmesi anlamına gelmez ve Tayyip Erdoğan'ın da siyasetten çekilmesi anlamına gelmez. Öncelikle biz bu seçimde Cumhur İttifakı olarak adayız, şu anda çalışıyoruz. Milletimizin teveccühünün olması halinde Cumhurbaşkanı olarak görevimize inşallah devam edeceğiz. AK Partiliyim. Ben bu partimden ayrılır mıyım? Ben kurmuşum bu partiyi. Bu arkadaşlarımı yalnız bırakmam mümkün mü? Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda bana her şey AK Parti'yi söylüyor” dedi.
Cumhurbaşkanı'na Türkiye siyaseti ile ilgili birçok soruldu. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen siyaset yasağı ne kendisini takip eden gazetecilerin gündemindeydi ne de Erdoğan bu konuda değerlendirmede bulundu.
Erdoğan, başörtüsü değişikliğinin referanduma götürülmeden Meclis’te çözüleceğini düşünüyor
Cumhurbaşkanı, kamuoyunda “başörtüsüne anayasal güvence” olarak bilinen anayasa değişikliği konusundaki soruya verdiği yanıtta İYİ Parti ve HDP’den destek beklediğini dile getirdi.
Erdoğan, “Olay 336 imzayla gitti ama Meclis'te başta İYİ Parti olmak üzere buraya destekler gelecek diye düşünüyorum. Buna eğer HDP’den destek gelirse, buna da şaşmayın. Oradan da yeşil ışıklar yanıyor. Dolayısıyla CHP’den de gelecektir. Kaldı ki bu Anayasa değişikliğinde sadece başörtüsü olayı yok. Aile olayı var. Aile olayı parlamentodaki bütün siyasi partileri ciddi manada ilgilendiriyor. Çünkü bizim için aile kutsalımızdır. Doğrusu ben parlamentoda, kutsalımız olan aileyi dışlayacak bir parti göremiyorum. Şu ana kadar arkadaşlarımızın yaptıkları görüşmelerde de olumlu istikamette beyanlar var. Temennim odur ki Meclis'te bu iş görüşme safhasına geldiğinde inşallah yanılmayız. Ve buradan olumlu neticeyi de alırız” diye konuştu.
“Taciz, tecavüz her şey de CHP’de var, HDP’de var”
Cumhurbaşkanı, İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı Başkanı’nın da dahil olduğu cinsel istismar davası hakkında yaptığı yorumda CHP lideri Kılıçdaroğlu ve partisini suçladı.
Erdoğan, “Kılıçdaroğlu’nun bu konularda biraz insafı olsa, önce kendi partisinin içerisindeki tacizlere, tecavüzlere, yolsuzluklara bir bakmasında fayda var. Şu anda kendi partisi kaynıyor, tacizlerle kaynıyor. Yani neredeyse Türkiye'de hiçbir il yok ki oradaki teşkilatında bu tür taciz, tecavüz olmasın. Ama bakıyorsun bazıları şov yapıyorlar. Hatta kalkıyor belediye başkanı, işte bu vakfın uzantısı vakfa giderek, o vakfın kapatılması gibi şeylerle şov yapıyor. Beşiktaş Belediyesi'nde şu andaki tutuklama veya gözaltına alma sebepleri çok çok berbat. Yine yolsuzluk, yine bu tür sıkıntılar. Ama diğer tarafta taciz, tecavüz her şey de CHP’de var, HDP’de var. Artık bu mızrak çuvala sığmıyor”” dedi.
“Hedefimiz, bu yıl sonuna kadar emeklilikte yaşa takılanlar olayını çözmek”
Türkiye’de kamuoyunun en çok merak ettiği iki konu olan Emeklikte Yaşa Takılanlar ve asgari ücret artışı ile değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, EYT için kesin bir zaman ve çerçeve, asgari ücret artışı için de oran sunmaktan kaçındı.
Cumhurbaşkanı, “Tabii bizim hedefimiz, arkadaşlarımızla da yaptığımız görüşmelerde, bu yıl sonuna kadar emeklilikte yaşa takılanlar olayını çözmek. Asgari ücret meselesiyle ilgili çalışmalar da aynı şekilde zaten yoğun bir şekilde devam ediyor. 2023’e bu iki önemli konuyu masamızın üzerinden kaldırarak girelim diyoruz. Çalışma bu istikamette devam ediyor. İnşallah güzel bir neticeye varır ve böylece de adımı atarız” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı, iç siyasetin dışında Türkiye’nin Suriye politikası ile bölgede enerji merkezi olma çabası hakkında da sorulara yanıt verdi.
“Suriye-Türkiye-Rusya üçlü olarak bir adım atalım istiyoruz”
Amerika'nın eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'nin, ABD'nin Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esat'la görüşmeye olumlu bakmadığı yönündeki açıklamasının Türkiye’yi ilgilendirmediğini belirten Erdoğan, Türkiye’nin Rusya ve Suriye’yle bir işbirliği çabasında olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı, “Siz demek ki hala cumhurbaşkanınızı tanıyamadınız. Ben kiminle, ne zaman, nasıl görüşeceğimi birilerinden izin alarak yapmam. Ben Mısır Cumhurbaşkanı'yla Katar’da bir görüşme yaptım. Kimseden izin almadım. Suriye konusunda atacağımız adımlarda belirleyici husus da ulusal çıkarlarımız olacaktır. Biz şu an itibarıyla Suriye-Türkiye-Rusya üçlü olarak bir adım atalım istiyoruz. Bunun için de önce istihbarat örgütlerimiz biraraya gelsin, ardından savunma bakanlarımız biraraya gelsin, daha sonra dışişleri bakanlarımız biraraya gelsin. Onların yaptığı görüşmelerden sonra da biz liderler olarak biraraya gelelim. Bunu da Sayın Putin’e teklif ettim. O da buna olumlu baktı” diye konuştu.
“Bugüne kadar hep sabrettik ama artık sabır bitti”
Erdoğan, koalisyon güçleri olarak başta Amerika olmak üzere İngiltere ve Almanya’yı PKK’ya destek vermekle suçladı:
“Suriye'de bir defa terör örgütünün besleyicileri var. Şimdi bu terör örgütü en büyük destekleri nereden alıyor? Koalisyon güçlerinden alıyor. Nereden alıyor? Petrol kuyularından alıyor. Bu petrol kuyuları şu anda koalisyon güçlerinin de aynı zamanda güvencesinde. Nereye satıyorlar? Rejime satıyorlar. Kim satıyor? Terör örgütü satıyor. Biz tabii bugüne kadar hep sabrettik. Ama artık sabır bitti. Şimdi onların, o rafinerileri, petrol kuyuları vesaire, bunlara yönelik de her türlü adımı attık, atıyoruz. Bu da tabii terör örgütlerinin çok büyük bir şaşkınlığın içerisine girmesine neden oldu. Bundan sonraki süreçte de olacak. Ama özellikle başta Amerika olmak üzere diyoruz ki eğer sizler hala binlerce tır silah, mühimmat, araç, gereç bunları bu terör örgütlerine vermeye devam edecek olursanız biz de her zaman söylediğimiz gibi kendi göbeğimizi kendimiz keseriz.”
Cumhurbaşkanı, Avrupa’yla sorunlar yaşayan Rusya’nın Türkmenistan’dan aldığı gazı bu ülkeye satmasının zor olacağını söyleyerek Türkmenistan, Azerbaycan, Türkiye olarak üçlü bir mekanizma kurarak bu gazı Türkiye’nin merkez olduğu bir formülle Avrupa’ya ulaştırmak için bu ülkelerin liderleriyle 2023 yılı başında toplantı yapacağını da duyurdu.
