İngiltere’nin ayrılma kararı sonrası Avrupa Birliği ülkeleri arasında gerilim tırmanıyor. AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in birliğin durumu konuşmasında da bu gerilim gündemdeydi.
Fransa’nın Strasbourg kentinde devam eden Avrupa Parlamentosu genel kuruluna hitap eden Juncker, mülteci krizi nedeniyle birlik ülkelerinde yükselişe geçen milliyetçiliğin üstesinden gelinmesi gerektiğini söyledi ve “Şu anda yaptığımız işbirliğinin kapsamı çok dar” dedi.
AB Komisyonu Başkanı, Almanca, Fransızca ve İngilizce dillerinde yaptığı konuşmasında “Ulusal çıkarlar gereğinden fazla öne çıkıyor. Avrupa entegrasyonu, ulus devletin çıkarlarına boyun eğmemeli,” dedi.
Juncker, birlik mesajının yanı sıra, göç krizinin temelden çözülmesi için Afrika ülkelerine yapılacak bir yatırım planı da açıkladı ve 49 milyon dolarlık bir fon kurulması çağrısı yaptı. Planın başarısına göre bu fon iki katına çıkarılabilecek.
İngiltere ile AB ilişkilerinin dostane bir temelde kalması gerektiğini de belirten Juncker, “Ayrılma kararına hem saygı duyuyoruz hem de üzülüyoruz ama İngiltere’siz bir AB risk altında değil,” dedi.
Jean-Claude Juncker, İngiltere’nin birlikten çıkışı müzakerelerine en kısa zamanda başlatması gerektiğini, böylelikle iki tarafın da kendi yollarına gidebileceğini söyledi. Juncker, “Ancak İngiltere, resmen ayrıldığında AB’nin tek pazar ekonomisine girişte aynı yetkilere sahip olmayı beklememeli” uyarısı da yaptı.
AB’nin, Avrupa Birleşik Devletleri olmadığını da söyleyen Komisyon Başkanı, birliğin ortak askeri güç oluşturmak için bir merkezinin olması gerektiğini belirtti. Bu gücün NATO’yu tamamlayıcı yapıda olması gerektiğini de dile getiren Juncker, “Bu alanda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapılması için yıl sonuna kadar bir Avrupa Savunma Fonu teklifi yapılacak,” dedi.
Doğu Avrupa ülkeleri, AB bürokrasisinin daha gevşek olması gerektiğini savunurken, diğer ülkeler daha merkezi bir güç oluşturulması gerektiğini savunuyor.
Ülkeler arasındaki fikir ayrılığı Lüksemburg Dışişleri Bakanı’nın, Macaristan’ın AB üyeliğinin askıya alınması çağrısıyla iyice su yüzüne çıktı. Bakan Jean Asselborn, Macaristan’da sığınmacılara “hayvan gibi davranıldığını” söyledi.
Alman Die Welt gazetesine konuşan Asselborn, “Macaristan gibi her kim savaştan kaçanları çitle çevirirse, ya da her kim basın özgürlüğünü ve adaletin bağımsızlığını ihlal ederse, AB’den geçici ya da gerekirse sonsuza dek dışlanmalıdır” dedi.
Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakanı Péter Szijjártó ise sert bir açıklama yaptı ve “entelektüel tüysıklet” olarak tanımladığı Asselborn’u, ciddiye alınmak için AB’ye yanaşmakla suçladı.
Macaristan’da 2 Ekim’de yapılacak referandumda, mültecilerin ulusal meclisin onayı olmadan AB’nin kota sistemine göre ülkeye alınıp-alınmaması oylanacak.