Suriye’de sivillere yönelik şiddetin yoğun şekilde uygulandığı olayların başlamasından bu yana sekiz ay geçmesine karşın Şam yönetimi uluslararası toplumdan gelen çağrıları dikkate almamayı sürdürüyor. Şu ana kadar alınan yaptırım kararlarının da herhangi bir somut etki yarattığını söylemek mümkün değil. Buna karşın uluslararası toplum, yaptırımları adım adım devreye sokuyor. Arap Birliği’nin aldığı kararların ardından Avrupa Birliği de Suriye’ye karşı devreye soktuğu yaptırımların yelpazesini genişletmeye karar verdi.
Brüksel’de bir araya gelen Avrupa Birliği dışişleri bakanları Suriye rejimi adına hareket eden 18 kişiyi daha yaptırım listesine dahil etti. Listeye dahil olanların ismi Avrupa Birliği Resmi Gazetesi’nde yayımlandıktan sonra kamuya açık hale gelecek. Bu yeni kararla birlikte Avrupa Birliği’nin yaptırım uyguladığı Suriyeli sayısı 74’e yükseldi. Brüksel’in devreye soktuğu yaptırımlar vize ve Avrupa Birliği ülkelerine seyahat yasağı ile malvarlıklarının dondurulması temeline dayanıyor. 19 kurumun malvarlıkları da Avrupa Birliği tarafından dondurulmuş durumda. Avrupa Birliği bakanları bireysel bazdaki yaptırımlara ekonomik boyutlu bir yaptırımı da ekledi. Alınan kararla birlikte Avrupa Yatırım Bankası’nın Suriye’ye kredi aktarması ve bu ülkedeki projelere teknik nitelikli destekte bulunması yasaklandı.
Yaptırımların yanı sıra Suriye’yle ilgili bir kararı da kabul eden Avrupa Birliği, yaşanan gelişmelerden duyduğu endişeye vurgu yaparken Arap Birliği’nin aldığı kararlara tam destek verdi. Birlik bakanları, Suriye’deki gösterilerde diplomatik temsilciliklere yönelik saldırı düzenlenmesini sert şekilde kınarken Şam’a, uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülükleri hatırlatıldı.
Şam’ın dışarıdan gelen çağrılara kulaklarını tıkaması ve gösterileri şiddetle bastırma yöntemini sürdürmesine karşın ufukta Beşar Esad yönetimini frenleme amaçlı Libya benzeri bir yaklaşım gözükmüyor. Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Libya ve Suriye’nin aynı olmadığını söylerken Avrupa Birliği içinde Suriye’ye yönelik askeri operasyona sıcak bakan bir ülkeye rastlamak neredeyse imkansız. Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe de bu yönde bir adım atılmasına net şekilde karşı çıkanlardan. Juppe askeri operasyon yerine Suriye muhalefeti ve bölge ülkeleriyle yakın işbirliğiyle sorunun aşılacağı görüşünde. Juppe bu çerçevede Arap Birliği Genel Sekreteri ve bölgede önemli rol oynayan Türkiye’yle yakın temas halinde olduğunu söyledi.
Avrupa Birliği dışişleri bakanlarının Suriye konusunda sağladıkları uzlaşının İran için de geçerli olduğunu söylemek ise zor. Son raporlar ışığında İran’a yeni yaptırımlar uygulanması konusunda konsensüs sağlansa da bunların içeriğinin ne olacağı konusundaki karar daha sonraya bırakıldı. Ertelemede üye ülkelerin farklı yaklaşımları etkili oldu. Hollanda Dışişleri Bakanı Uri Rosenthal her türlü opsiyonun değerlendirilmesinden yana tavır koyarken Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, silahlı müdahale opsiyonuna tamamen karşı çıktı.