Cumhurbaşkanı Gül’ün makamındaki son günleri birçok tartışmayı da beraberinde getirdi. Şimdiye kadar kendisine destek veren hükümet yanlısı medya, seçilmiş Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ihanet ettiği gerekçesiyle Gül’e cephe almış durumda. Gül’e destek verenlere göre kendisi siyasi gidişatın endişe yarattığı şu günlerde ılımlı siyaseti temsil eden tek kişi.
Eşine karşı alınan bu cepheden son derece rahatsız olan Hayrünissa Gül, cephe alan basın mensuplarını eleştirerek, AK Parti içerisinde giderek artan Gül karşıtlığına karşı mücadeleye başladı.
Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan’ın siyaset ortaklığı 1990’lı yıllara dayanıyor. Marmara Üniversitesi profesörü Yüksel Taşkın’a göre, yıllardır Türk siyasetine damgasını vuran bu ortaklık artık sona ermek üzere.
Profesör Taşkın, Gül’ün siyasete geri dönüp, başbakan olmayı hedeflediğini ancak Erdoğan’ın AK Parti’yi kurucularından arındırarak, nispeten daha genç bir kadroyla devam etmek istemesinin, ortakların arasını açtığını ve Gül’ün bu durumdan memnun olmadığını belirtiyor.
Siyasi gözlemcilere göre Erdoğan’ın Gül’ü seçmemesindeki neden ona olan güveninin giderek azalması.
Türkiye’nin izlediği siyaseti net bir şekilde eleştiren Cumhurbaşkanı Gül, Suriye’de ayrılıkçılara destek verilmesinden de hoşnut değildi.
Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş’a göre, Gül ve Erdoğan arasındaki bu görüş ayrılıklarına ve kutuplaşmış siyasi ortama rağmen, Cumhurbaşkanı Gül geniş bir destek kitlesine sahipti.
Yazar Aydıntaşbaş, Cumhurbaşkanı Gül’ün başta temel özgürlükler olmak üzere belli konulardaki görüşleri ve bu görüşlerin AK Parti seçmen kitlesinin dışından da destek görmesinin hem Kürtler hem de sosyal demokratlar tarafından takdir edildiğini belirtiyor.
Bir sonraki genel seçimlerde Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığında Erdoğan’ı bekleyen zorlu bir siyasi süreç var ve bu süreçte Gül’e ihtiyaç duyulabilir. Şu anki parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçilebilmesi için AK Parti’nin anayasayı değiştirmesi ve bu değişikliğin yapılabilmesi için de AK Parti’nin mecliste üçte iki çoğunluğa sahip olması gerekiyor.
Kadir Has Üniversitesi, uluslararası ilişkiler profesörü Soli Özel’e göre Haziran 2015’de yapılması planlanan genel seçimlerde Davutoğlu’nun AK Parti’yi hedefine ulaştıramayacağı ve gereken çoğunluğu elde edemeyeceği belli olursa, Gül geri gelebilir.
Türk siyasetinin muhafazakar kanadını temsil eden ve AK Parti’ye karşı olanlar Abdullah Gül’ün yeni bir siyasi parti kurabileceği ihtimali üzerinde de duruyor.
Profesör Yüksel Taşkın’a göre Gül’ün suskunluğu yeni bir merkez sağ partisi kurup, kurmamanın hesabı içinde olmasından kaynaklanıyor. Bu tür bir siyasi girişime destek vermeye hazır bir grup olmasına rağmen, Abdullah Gül bu gruba açıkça destek verip, vermeme konusunda hala kararsız.
Uzmanlara göre Gül’ün vereceği nihai karar yeni hükümetin ve başbakanın ne kadar başarılı olacağına bağlı. Gelecekteki siyasi planları konusunda henüz herhangi bir açıklama yapmayan Gül, siyasetten uzaklaşmayacağını söylemekle yetiniyor.