Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun görüşmesi sonrası Perşembe günü MYK toplantısı yapıldı. Toplantı sonrası konuşan Davutoğlu, partisinin 22 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü kongresinde genel başkanlık için aday olmayacağını açıkladı.
Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerine dikkat çekerek, 'dört yıllık bir hukuk oluştuğunu düşünüyorduk ancak bunun kısa sürmesi emin olun benim tercihim değildir, ortaya çıkan bir zaruretin gereğidir. Hem teşekkür ediyorum hem de haklarınızı helal etmenizi diliyorum' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında AKP yönetimindeki görüş ayrılıklarında son dönemeç olan Saray’da ikili görüşme sonucunda “istifa” gibi bir açıklama gelmemiş ve “olağan görüşme” olduğu duyurulmuştu. Ancak görüşme sonrasında, Davutoğlu’nun, Perşembe günü Merkez Yönetim Kurulu’nu toplayacağı ve olağanüstü kongre çağrısı yapacağı iddiası gündeme taşınmıştı. Nitekim olağanüstü kongre ve o kongre de aday olmayacağı haberi bugün Davutoğlu tarafından verildi.
Geçtiğimiz Pazar günü sosyal medya paylaşımlarıyla ‘Pelikan Dosyası’ adındaki bir blog yazısı adres gösterilerek, Davutoğlu aleyhine çok sert ifadeler ile suçlamalar yöneltilmişti. Türkiye’de 7 Haziran Genel Seçimleri sonrasında Davutoğlu ekibince koalisyon hükümeti kurulması yönünde tavır alındığı ancak Erdoğan’ın karşı çıktığı gibi pek çok görüş ayrılığı epeydir gündemdeydi. Ancak Pelikan Dosyası ile birlikte AKP içerisinde, Erdoğan’ı “Reis” ve Davutoğlu’nu “Hoca” olarak adlandırarak, sosyal medyada uzun süredir konuşulmuş görüş ayrılıkları yazıya döküldü. Hem Pelikan Dosyası hem de AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda Davutoğlu’nun genel başkanlık yetkisine sınırlama getirilmesi, Erdoğan’ın Başbakan’ı görevden almak istediği gibi pek çok iddiayı beraberinde getirmişti.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Çarşamba akşamı 1 saat 40 dakikalık görüşmede, AKP yönetimi meselesi Erdoğan ile Davutoğlu arasında görüşüldü. Ancak Cumhurbaşkanlığı kaynakları, “devlet günü” olarak adlandırılan Perşembe günü yerine Çarşamba gerçekleşen görüşme için “olağan” vurgusu yaptı. Görüşme öncesinde, “Sayın Başbakanı kabul, haftalık olağan görüşme” denildi. Görüşme sonrasında yeniden “Açıklama yok, olağan görüşme idi” bilgisi basına aktarıldı.
MKYK toplantısı ayrılığı gösterdi
Pelikan Dosyası’ndan önce görüş ayrılığı; Cuma günü AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısıyla ülke gündemine yerleşti. Erdoğan’ın, AKP MKYK’nın toplantı yapması talimatını Davutoğlu’nun Katar ziyaretinde verdiği bilgisi basında yazıldı. Toplantıda, genel başkandaki teşkilatlarda atama yetkisi MKYK’ya alındı.
Ankara’da yıllardır Milli Görüş’ten bugüne AKP’yi yakından izleyen gazetecilerden birisi olan Veli Toprak, Sözcü Gazetesi’ndeki kulis haberinde, Erdoğan’ın, “Teşkilatları atama yetkisini yeniden Kurul’a alın” talimatını verdiğini yazdı. Haberde, MKYK üyelerinden sadece Selçuk Öztürk ile Mehmet Babaoğlu’nun, teşkilatlarla ilgili genel başkan dolayısıyla Davutoğlu’nun inisiyatifini ortadan kaldıracak düzenlemeye imza atmadığı da yer aldı. Cemil Çiçek’in ise yeterli imza toplandığını ifade ederek, imza atmadığı da haberde geçti. Cuma günü sabah 09.30’daki toplantıda ertelenme yaşandığı ve bunun nedeninin ise Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki telefon görüşmesi olarak açıklandı. Ancak Erdoğan’dan MKYK’ya yetki devri yapması gerektiği yönünde sözler duyduğu kaydedilen Davutoğlu’nun, toplantı sırasında 47 imzalı yetki devri düzenlemesine imza attığı belirtildi.
AKP MKYK toplantısı sonrasında ise Pazar günü Pelikan Dosyası yayınlandı ve sosyal medyada paylaşıldı. Yazıda, AKP’de Davutoğlu ve ekibince Erdoğan’ın, “kurucu ve ebedi liderlik” rolüne karşı operasyon yürütüldüğü temel iddia olarak sunuldu. Pelikan Dosyası’nda, ayrıca Suriye başta olmak üzere dış politikadaki olumsuz tüm gelişmeler ile Kürt Sorunu’nun çözümünde Dolmabahçe Mutabakatı, terör örgütü PKK’nın tasfiye edilmemesi gibi gelişmelerden Davutoğlu’nu suçlayan ifadeler göze çarptı.
Pazartesi günü ise, Saray’da 6’ncı kez Bakanlar Kurulu toplantısı Erdoğan’ın başkanlığında yapıldı. İddiaya göre, Erdoğan, ilk kez Bakanlar Kurulu sırasında toplantıda kendine yakın danışman kadrosunu da salonda tuttu.
Davutoğlu, grupta yanıt verdi
AKP’deki yetkisi açıkça elinden alındığı Türkiye gündeminde tartışma konusu olan Davutoğlu ise, Pelikan Dosyası’na yönelik açıklamasını dünkü AKP Grup Toplantısı’nda yaptı.
Davutoğlu, 28 dakikalık en kısa grup konuşmasında, “Bizim sağımızda solumuzda defter tutan, dosya tutanlar için yaşıyoruz. Allah'tan korkalım, başka hiçbir şeyden korkmayalım” çıkışıyla dikkat çekti.
Davutoğlu, AKP Grubu’na hitap ettiği toplantıda, Pelikan Dosyası için “sanal şarlatan” ifadesini kullanırken; kendisine yönelik “yerli” olmadığı gibi iddialara da sert tepki gösterdi. Süreci “fitne” olarak yorumlayan Davutoğlu, “makam” ile ilgili sözleriyle de “istifa edebilir mi?” sorusunu gündeme taşıdı ve özetle şunları söyledi:
“Sizlerle birlikte aynı davaya hizmet etmeyi hayatımın en büyük mazhariyeti sayıyorum. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kuruculuğundaki AK Parti mensubu olmaktan şeref duyuyorum. Türkiye'nin hukukunu koruyan bu harekete hizmetten daha kıymetli daha önemli hiçbir şey yoktur. Bu hareket tüzüklerle, kurumlarla, mevzuatla, prosedürle varlık kazanmış bir partiden çok daha fazlasıdır. Bu hareket tarihi yürüyüşümüzün adıdır. Nesillerce ödenen bedellerin neticesidir AK Parti. Hiçbir makama, mevkiye kurban edilmeksizin korunacaktır. Biz bu ülkeyi, bu vatanı, bu devleti büyük bedeller ödeyerek koruduk ve savunduk. Bu ülke adaletin ve merhametin ürünüdür. Bu toprağa aşkla, imanla, sadakatla bağlı bir kadroyuz. Bu ülkeye hizmet etmekten daha ulvi bir dava tanımıyorum. Biz kritik kavşakları milletin asli gündemini ıskalamayarak dosdoğru bir siyasi kararlılıkla geçtik. AK Parti'nin sonu geldi diyerek çığlık atanları hatırlıyoruz. Onlar aslında milli iradenin sesinin yeniden kesilebileceğine, siyasetin üzerinde yeniden vesayet hesapları yapılabileceğine seviniyorlardı. Ama heveslerini kursaklarında bıraktık. Elimizi taşın altına koyduk. Diğer partiler görevden kaçarken milletin verdiği göreve baş koyduk. Ülkemizin istikrarına, insanlarımızın istikrarına saldırdılar. Siyaset mühendisliklerine izin vermeyerek bugünlere geldik. Gizli planlara karşı biz dik durduk. Bu hareketin en önemli özelliği başından sonuna yerli ve milli durmasıdır. Bize her türlü eleştiriyi getirebilirler. Bizim bu topraklara aşkımızı, milletle aramızdaki bağı asla sorgulayamazlar. Eski Türkiye hedeflerini yeniden açmak isteyen sanal şarlatan fitne ve fesadından geçmişte olduğu gibi bugün de bizi Rabbimiz korusun. Allah'ın izniyle küresel güçlerin çakma ve yerli versiyonlarına asla pabuç bırakmayız. Bizler gözümüzü Türkiye'nin büyük hedeflerine dikmişiz.”
Saray’a “erken” davet geldi
Davutoğlu’nun dünkü konuşması ardından geceleyin Saray’a ikili görüşme için davet edildiği ortaya çıktı. Ankara’daki teamüller uyarınca Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında Perşembe günü gerçekleşmesi planlanan görüşme için Çarşamba akşam saat 18.30 duyurusu yapıldı. Ancak görüşme saat 18.40’da başladı ve saat 20.20’de sona erdi. Görüşme ardından Başbakanlık Konutu’na geçtiği gözlemlenen Davutoğlu’nun, yarın AKP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) için çağrı yaptığı duyuruldu.
Selvi: Davutoğlu aday olmayacak
Buna ilişkin en dikkat çekici değerlendirme ise, Milli Görüş çizgisine yakınlığıyla tanınmış Gazeteci - yazar Abdülkadir Selvi’den geldi. Selvi,CNNTürk’teki değerlendirmesinde, “Gelen duyumlara göre, Başbakan Ahmet Davutoğlu, yarın gerçekleşecek MYK toplantısında kongre kararını açıklayacak. Ancak Ramazan ayı öncesinde toplanması bekleniyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu ise kongrede aday olmayacak. Bunu kendisi açıklayıncaya kadar bilemeyiz tabii ki ancak bu görüş ayrılığının kongreye gidilmeden çözülemeyeceğinin ortak kararına varılmış” dedi.
Fırat “kongre toplanacak” dedi
Erdoğan ile Davutoğlu görüşmesi öncesinde, AKP’deki gelişmeleri değerlendiren parti kurucularından şimdi ise HDP Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, Amerika’nın Sesi’ne durumu yorumladı. Bir dönem Erdoğan ile yakın çalışma arkadaşı olan ancak sonrasında kurduğu partiden ayrılan Fırat, tüm süreci algı operasyonu olarak Saray’ın yürüttüğünü söyledi.
AKP MKYK’nın ardından istifa edilmemesi durumundaki tek seçeneği “erken kongre” olarak gördüğünü belirten Fırat, Pelikan Dosyası’nın Davutoğlu’nu suçlamak amaçlı hazırlandığını belirterek, “Delegelere bu Başbakan ile çalışmıyor imajını vermek için Saray menşeili bir çalışmadır” diye konuştu.