HDP, Güneydoğu Bölgesi’nde yaşanan operasyon ve çatışmalara ilişkin detaylı açıklamasında sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan çatışma ortamında güvenlik güçleri kayıpları dışında 126 sivilin öldüğünü bildirdi.
Asker ve polis can kayıplarının yanı sıra çocuk ölümlerinin de yaşandığı bölgedeki gergin hava sürerken, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında savcılık soruşturması başlatıldı.
Demokratik Toplum Kongresi’nin hafta sonunda Diyarbakır’da açıkladığı barış çağrısındaki ‘özerklik’ ve ‘öz yönetim’ ifadeleri gerilimi arttırdı. Basın açıklaması sırasındaki konuşmaları nedeniyle aralarında HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da bulunduğu Kürt siyasetçiler için yargılama süreci başladı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, DTK toplantısında suç unsuru bulunduğu belirterek, Demirtaş ile diğer milletvekilleri için dokunulmazlıkları kaldırılmalı gerekçesiyle fezleke dosyalarını TBMM’ye göndermeye hazırlanıyor.
Eski milletvekili Hatip Dicle gibi dokunulmazlık zırhı olmayan siyasetçiler ise önümüzdeki günlerde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifade verecek.
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, ayrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da hedefinde. Demirtaş hakkında ‘özerklik’ konusundaki açıklamaları nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun “Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar” bölümündeki maddeleri kapsamında soruşturma açıldı.
Danış AİHM’e resmi başvuru yaptı
Bu arada HDP Milletvekili ve Hukuk Komisyonu üyesi Meral Danış Beştaş da, bugün itibariyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptıkları başvuruya ilişkin Amerika’nın Sesi’ne değerlendirmelerde bulundu. AİHM’den acilen değerlendirme yapılması için başvuruda, ilgili sözleşme uyarınca “yaşam hakkı ihlali” başta olmak üzere talepte bulunduklarını belirten Beştaş, AİHM’in hızlıca karar alabileceğini düşündüklerini kaydetti.
AİHM’in kararına Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin uymak zorunda olduğunu savunan Beştaş, “Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti AİHM’in kararlarını yerine getirmeyi taahhüt etmiş durumda. Neticede ya AİHM sözleşmesine uymayı gözden geçirecekler ya da kararı yerine getirecekler. Başbakan’ın sözünü ettiği temizlik, eğer sivil insan ölümü ise her gün her yaştan insan ölüyor” dedi.
AİHM’E yapılan başvuruda ayrıca, sokağa çıkma yasakları çerçevesinde çok sayıda insan hakları ihlalleri yaşandığı belirterek, acilen Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin uygulamasına karşı karar alınması talep edildi.
HDP'den çatışma raporu
Bu gelişmeler yaşanırken, HDP Genel Merkezi’nde Güneydoğu Bölgesi’ne ilişkin günlük olarak yaşanan gelişmeler raporlanmaya başlandı. Söz konusu raporlar, yazılı açıklamayla paylaşıldı ve Güneydoğu Bölgesi yerine “Kürdistan” bölgesinde çatışmalar yaşandığı ifadeleri kullanıldı. Son olarak 28 Aralık’a dek yaşanan gelişmeleri derleyen açıklamada, “insan hakları ihlali” niteliğindeki tehditler, zorla ev boşalttırma olayları, sivil yurttaş ölümleri gibi başlıklar yer aldı.
HDP Genel Merkezi’nin açıklamasında, bölgede ilk kez 16 Ağustos’ta Muş’un Varto ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildiği anımsatıldı. Ancak Türkiye’de 7 Haziran Genel Seçimleri sonrasında 20 Temmuz’da Suruç Patlaması ardından başlayan çatışma ortamı işaret edilerek, “özel savaş konsepti” uygulamaya konulduğu dile getirildi.
Bugün itibariyle Şırnak’ın Cizre ve Silopi ilçeleri, Diyarbakır’ın Sur ilçesi ve Mardin’in Dargeçit ilçesinde sokağa çıkma yasağı bulunduğu hatırlatıldı. Cizre ve Silopi’de son yasak kararından bugün itibariyle 15 gündür, Dargeçit’te 18 gündür ve Sur ilçesinde ise 26 gündür sokağa çıkma yasağı devam ediyor.
