Fransa'da solcu öğrenci sendikası UNEF'in Paris 4 Üniversitesi temsilcisi Maryam Pougetoux'nun türbanı ülkede yeniden laiklik ve türban polemiği başlattı. Polemiğe Kadın Hakları ve Eşitlik Bakanı Marlene Schiappa ve İçişleri Bakanı Gerard Collomb'un da katılması, tartışmaları alevlendirdi.
Herşey geçtiğimiz hafta, aylardır süren üniversite eylemleriyle ilgili olarak Maryam Pougetoux'nun M6 Televizyonu'na çıkarak, ülkenin en büyük Üniversite Öğrencileri Federasyonu UNEF'in sözcüsü unvanıyla "Paris 4 Üniversitesi'ni işgal ettiklerini" anlatmasıyla başladı.
Laik “Cumhuriyetçi İlkbahar - Printemps Republican” Hareketi'nin kurucularından Laurent Bouvet, Facebook sayfasından Maryam Pougetoux'nun fotoğrafını yayınlayarak ilk kıvılcımı çaktı. Sosyal medyada "UNEF gibi ilerici bir sendikada türban takan bir başkanın ne işi olduğu?" soruları yöneltilirken, yazar Celine Pina'nın, Twitter hesabından, "Müslüman Kardeşler'in üniversitelere sızdığını" yazmasıyla polemik daha da alevlendi.
İki bakandan tepki
Günler süren polemiğe BFM TV'den katılan Kadın Hakları ve Eşitlikten Sorumlu Devlet Bakanı Marlene Schiappa, üniversitede türbanın yasak olmadığını ve genç kadının inancı doğrultusunda türban takmaya hakkı olduğunu söyledi. Ancak Bakan, "Yurttaş olarak bu hakkını sonuna kadar savunuyorum. Türban takması genç kadının kendi kararıdır. Buradaki konu, UNEF'in sözcüsü türban taktığı için değil, UNEF gibi, laik, sol, ilerici ve feminist bir sendikanın dini sembole sahip, hatta politik İslamı savunan bir sözcü seçmesi. UNEF değer olarak neyi savunuyor ve ön plana koyuyor. Laikliği, kadının eşitliğini mi savunuyor, yoksa başka şeyleri mi? Elbette İslam karşıtı ve cinsiyetçi saldırılara tümüyle karşıyım. Ama UNEF aşırı Katolik bir kişiyi de sözcü olarak seçse aynı tepkiyi verirdim" dedi.
Tartışmaya katılan İçişleri Bakanı Gerard Collomb, polemiği daha da alevlendirerek, BFM TV'de bir UNEF temsilcisinin türban takmasını "şok edici" bulduğunu söyledi. Collomb, "Görüyoruz ki, sonuçta genç Müslümanlar arasında kültürel bir mücadele var. Sonuç olarak İslam, Fransız kültürüyle yakınlaşmak isteyen bir İslam mı?" sorusunu yöneltti. İçişleri Bakanı Collomb, Müslüman gençlerin politik eğilimleri üzerinde yapılan bir araştırmada (Institut Montaigne) gençlerin yüzde 28'inin açıkça cumhuriyet değerlerine karşı olduğunu dile getirdiklerine atıfta bulunarak, "Ben, bazı gençlerin DAEŞ'in (IŞİD’in) tezlerinden etkilendiğini düşünüyorum. Türban, Fransız toplumundan farklı bir kimliğin göstergesi olmamalı" diye konuştu.
Maryam'den yanıt
Bir hafta süren alevli tartışmaların ardından BuzzFeed News internet sitesinden yayınladığı bir video ile eleştirilere yanıt veren Maryam Pougetoux, "Bu işin bu kadar büyümesini hatta bir devlet meselesi haline gelmesini beklemiyordum. Beni çok şaşırttı" dedi. İçişleri Bakanı'nın eleştirisine yanıt veren genç öğrenci, "Bir İçişleri Bakanı'nın bu kadar sert sözler söylemesi tabii çok üzücü. Bu benim inancım ve türbanımın hiçbir politik işlevi yok. Sonuçta evet görünür bir işaret ama proselitizm (herhangi bir dinin yayılması için harcanan çaba) anlamına gelmez. Mecbur olmadığım halde bu seçimimi savunmak zorundayım" dedi.
Collomb'un "türbanın radikalleşen gençlerle ilişkili olduğu sözlerine de, Maryam Pougetoux, "Benim türbanımla radikalleşen gençler arasında hiçbir bağlantı yok. Kendimi Fransız toplumuna entegre olmuş bir birey olarak hissediyorum ve DAEŞ (IŞİD) ile hiçbir bağlantım yok. Ben bir Fransız vatandaşıyım. Eğitimimi Fransa'da, laik devlet okullarında yaptım. Benim türbanımın bütün bunlarla hiçbir ilgisi yok. Türban kendi seçimim, dini inancım gereği takıyorum. Ama yasalara saygı ve diğerlerine de saygı duyarak taşıyorum. Bu noktadan sonra bu konu tartışılmamalı bile" diye konuştu.
Genç öğrenci Kadın Hakları Bakanı Marlene Schiappa'nın "türbanın politik İslam’ın sembolü olduğu" yönündeki eleştirilere de, "Bana benim olmayan niyetler yükleniyor. Hiçbir zaman türbanımı gerici ya da politik iradeyle takmadım. Kesinlikle hayır" yanıtını verdi.
UNEF genç kızı savundu
UNEF Sendikası Başkanı Lilâ Le Bas, genç kızın önyargılı saldırılara hedef olmasını kınayarak, "İçişleri Bakanı'nın böyle bir kafa karışıklığı yaratması ve türban takan tüm kadınları politik İslam’ın temsilcileri gibi göstermesinden üzüntü duyduklarını" söyledi. Le Bas, "UNEF'te görev alacak arkadaşlarımıza inançlarını sormuyoruz. Sadece türban taktığı için de böyle bir soru sormamız gerekmiyordu. Hristiyan gençlerle ortak çalışıyoruz ama kimse de bize bu konuda bir eleştiri getirmedi. Bu polemik yükselen İslamafobi'nin göstergesidir" dedi.
