New York’ta devam eden Halkbank davasında hakimin savcılığın katlamalı para cezasını kabul etmesi halinde bankanın mahkemeyi reddetme suçundan milyarlarca dolarlık astronomik bir para cezasıyla karşılaşabileceği ifade edildi.
Halkbank’a uygulanması talep edilen günlük ve katlamalı para cezasının şimdiye kadar bir çok davada uygulandığı ancak banka için günlük baz alınan bir milyon dolarlık rakamın şimdiye kadar görülen davalar arasında en yükseği olduğu belirtildi.
New York Güney Bölgesi Başsavcılığı, dün mahkemeye yaptığı başvuruda, Halkbank’ın davayı reddettiği her gün için bir milyon dolar para cezasına çarptırılmasını, bu cezanın her geçen hafta katlanarak artırılması talebinde bulunmuştu.
Savcılık, başvuru dilekçesinde, Halkbank’ın New York’taki davayı reddetmesi halinde, ilk haftanın sonunda 7 milyon dolar, ikinci haftanın sonunda 21 milyon dolar, sekizinci haftanın sonunda 1 milyar 800 milyon dolar tutarında para cezasıyla karşı karşıya kalabileceğini belirtmişti.
“Düşündüğümüz rakamın çok üzerinde astronomik bir para cezası çıkabilir”
New York Barosu Avukatı Cahit Akbulut, savcılığın talebinin henüz mahkeme hakimi tarafından kabul edilmediğini kaydetti. Akbulut, savcılığın Halkbank için talep ettiği para cezasını itiraz ve tepkileri sonrasında bir karar verebileceğini belirtti. Akbulut, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “Savcılığın yapmış olduğu başvuruda, Halkbank’ın davaya dahil olmaması durumunda para cezasına çarptırılmasını ve bunun da bizlerin düşündüğümüz para cezalarının çok çok üzerinde katlanarak artan bir rakam talep ediliyor. Burada her gün için bir milyon dolar, haftada 7 milyon dolar ifade ediliyor. İkinci hafta 14, üçüncü hafta 21 milyon dolar oluyor. Rakamların her biri ayrı ayrı değil katlanarak ve toplanarak devam eden bir ceza yöntemi. Ancak Halkbank için istenen rakamlar düşündüğümüz rakamlar gibi değil. Çok büyük çok astronomik rakamlar ortaya çıkabilir” dedi.
Savcılık Çin ve Rusya davalarını referans gösterdi
Savcılığın mahkemeye sunduğu başvuruda, çeşitli davalar referans olarak veriliyor. Buna göre 1973 tarihinde görülen davada IBM’den bir delilin sunulması istenmiş, IBM’in belgeyi mahkemeye sunmaması üzerine günlük 150 bin dolar para cezası uygulanması talep edilmiş.
Savcılığın referanslarında başka davalar da var. 2014 yılında Çin hükümetine açılan bir davada delilleri sunmadığı için 246 bin 500 dolarlık günlük katlamalı bir para cezası talep edilmiş.
2013 yılında Rusya’ya karşı açılan davada 50 bin dolarlık günlük katlamalı para cezası uygulanmış. Philip Morris’e karşı açılan bir davada ise yine delillerin sunulmamasıyla ilgili 25 bin dolar günlük katlamalı ceza tahsili yoluna gidilmiş.
“Mahkememe niye gelmiyorsun diye para cezası hukuka uygun değil”
Akbulut, savcılığın hazırladığı başvuru dosyasında örnek olacak, kesilecek katlamalı para cezasına esas teşkil edecek bir dava koymadığını belirterek, “26 sayfalık başvuruda savcılığın verdiği geçmişteki davalarla ilgili referanslar Halkbank’ın şu andaki mevcut durumuna uymadığını kaydetti.
Avukat Akbulut şöyle devam etti : “Başsavcılığın yaptığı başvuruda bu ceza yöntemiyle ilgili gösterdiği davalar var. Referans gösterilen davalarda, bu yöntemle ceza talep edilen kuruluşların hep dava içerisinde olduklarını ve davaya katıldıklarını görüyoruz. Bu tür para cezası yöntemi, kuruluşların davanın seyri sırasında, mahkemenin kararlarına uymadıkları için uygulanan para cezalarını görüyoruz. Fakat bu davada böyle bir şey söz konusu değil. Halkbank henüz mahkemenin yetki alanına girmedi. Böyle bir durumda Halkbank’a böyle bir para cezası verilmesinin hakkaniyete uygun olamayacağını düşünüyorum. Çünkü benim mahkememe niye gelmiyorsun diye tarafa para cezası kesilmesini ben hukuka uygun bulmuyorum. Başvuruda referans yapılan daha önceki davalarda kesilen cezaların daha çok mahkemeye sunulması gereken delillerin sunulmasıyla ilgili taleplerine karşılıksız kalma durumunda verilmiş. Mahkeme bir delilin sunulmasını istemiş ancak taraf bu delili verilen yasal süre içinde mahkemeye sunmamış. Bu durumlarda mahkemenin para cezası verdiğini görüyoruz. Başvuruda daha önceki davalarla ilgili referanslarda, ifade vermeme, belge sunulması, katılım çağrıları, verilen emirlere uymama nedeniyle bu tür para cezaları uygulanabiliyor. Halkbank davasında durum farklı çünkü henüz davaya girilmemiş.”
“Halkbank için istenen şimdiye kadar görülmemiş bir rakam”
Akbulut, Halkbank için günlük olarak belirlenen bir milyon dolarlık rakamın şimdiye kadar görülmemiş bir rakam olduğunu ifade ederek, “Tüm örnek verilen davalarda tarafların davanın içinde olduklarını görüyoruz. Burada verilen örneklerin hiçbirinde davaya niye gelmiyorsun? Niye duruşmalara katılmıyorsun? Uygulanmış veya uygulanması istenmiş katlamalı bir para cezası yok. Bu durumda savcılığın verdiği dilekçede Halkbank durumuna örnek teşkil edecek bir dava yer almamış. Bu durum mahkemenin Halkbank ile ilgili bir karar vermeyeceği anlamına gelmez. Her şeyin bir ilki var belki bu dava bir ilk olabilir. Tabi bu tür davalar her zaman risklidir. Çünkü geçmişte bir örnek yoktur. Bu tür kararlar temyiz yolu son derece açık kararlardır. Halkbank için günlük katlamalı artışla istenen rakam şimdiye kadar görülmemiş bir rakam” dedi.
Halkbank davası ve para cezası istemiyle ilgili taleple ilgili süreç nasıl işleyecek?
Akbulut dava sürecinin nasıl işleyeceği konusunda da şöyle konuştu: “Halkbank’ın kısa zaman içinde savcılığın bu başvurusuna bir cevap vereceğini tahmin ediyorum. Aksi halde kısa zamanda yapılan katlamalı hesaplamalara göre Halkbank’a milyarlarca dolarla ifade edilen para cezası gelebilir. Bu kesilecek para cezası bölümü sadece Halkbank’ın davaya katılmamasıyla ilgili. Ayrıca, hakimin görülecek davada Halkbank’ı suçlu bulması halinde vereceği ayrı bir para cezası da kesilecek. Burada savcılığın bir zorlaması olduğunu düşünüyorum. Bu davada mahkeme çoğunlukla savcılıkla aynı görüşte. Hakim, Halkbank’ın davaya katılmamasını kendisine bir saygısızlık olarak görüyor. Federal mahkemenin emir ve yetkilerine karşı çıkmasından sıkıntı duyuyor. Halkbank’ın kendi mahkemesine davranışından hoşnut değil. Bu yüzden savcılığın talebine sıcak bakabilir. Savcılık burada Halkbank’a duruşma günü olan 25 Şubat’a kadar süre vermiş görünüyor. Halkbank’ın duruşma gününe kadar davaya katılmaması halinde bu para cezasının kesilmesini talep ediyor. Eğer 25 Şubat’ta yapılacak duruşmaya Halkbank katılmazsa hakimin bu para cezası önerisini uygulamaya koyacağını düşünüyorum.”
“Amerikan maliyesinde uygulanan bir para cezası sistemi”
ABD’de 30 yıldır yeminli mali müşavir olarak çalışan Ahmet Hür Güreralp, Halkbank için savcılığın talep ettiği günlük ve katlamalı para cezasının Amerikan Maliyesinde de sıkça kullanılan bir yöntem olduğunu söyledi. ‘Per diem’ olarak adlandırılan günlük para cezasının katlanarak toplandığını belirten Güreralp, “Bu cezalar maliyede daha çok tebligatlara ve istenen belgelerin belirlenen zamanlarda yetkili mercilere ulaştırılmaması nedeniyle kesilir. Her eyalet için farklı günlük rakamlar tespit edilir. California’da 153 dolar olarak belirlenen rakam New York veya New Jersey eyaletlerinde farklı olabilir. Biz kendi alanımızda 150 dolarlık günlük bir cezanın milyonlarca dolara ulaştığını çok sayıda örnekte gördük. Halkbank için istenen günlük bir milyon dolarlık ceza kısa bir zamanda yüz milyarlarca dolarla ifade edilebilir” diye konuştu.
“Para cezası bir kaç ayda trilyon dolara ulaşır”
Güreralp, Halkbank için istenen günlük bir milyon dolarlık cezanın 8 haftada 1 milyar 800 milyon dolara ulaşabileceği şu sözlerle ifade etti: “Ben de sekizinci haftadan sonrasını hesap etmeye çalıştım. 20’inci haftadan sonra ceza tutarı yüz milyarlarca dolarla ulaştı. Bir kaç hafta sonrasında ise trilyonlara. Daha sonrasını hesap etmedim çünkü para 5-6 ay gibi bir sürede trilyonlara ulaştı.”
“Halkbank’ın davaya dahil olmaktan başka çaresi yok”
Güreralp, federal bir mahkemenin Halkbank’a keseceği astronomik bir cezanın ödenmemesi halinde Amerikan maliyesinin de devreye girip ödenmeyen bu ceza için çeşitli yaptırımlar koyabileceğini belirterek, “Halkbank mutlaka New York’taki davaya katılıp kendini savunmalıdır. Mahkeme bankayı suçlu bulursa para cezası keser. İtiraz ve temyiz hakkı sabittir. Ancak davaya katılmamayı sürdürürse hiç birimizin düşünemediği miktarlarda para cezalarıyla karşılaşabilir. Bu cezalar ödenmezse yaptırımlar uygulanabilir” diye konuştu.