Muhalefetin cumhurbaşkanı adaylığı için adı geçen iki isim, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu bugün Ankara’da biraraya geldi.
Bugün haberturk.com.tr’den Fatih Altaylı’ya verdiği röportajında, “Erdoğan'ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum. Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı, artık muhalefet değil. Benim söylemek istediğim ise şu; rakibin oyuna girme ve skoru değiştirme gücüne sahip oyuncularından biri maç öncesi yolda, maça gelirken ve üstelik oyuna girip girmeyeceği bile belli değilken sakatlamasın” diyen İmamoğlu, CHP lideri ile çok samimi görüntü verdi.
CHP liderinin davetiyle partisinin TBMM Grup toplantısına katılmak üzere başkente giden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, buluşmanın fotoğrafını paylaştığı Twitter mesajında, “Bugün CHP Grup Toplantısı için Ankara'dayım. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ettim. Bu süreçte, 16 milyon İstanbullu’nun iradesine sahip çıktığı için teşekkürler” dedi.
“Ekrem İmamoğlu ile baba-oğul ilişkimiz var”
“İktidar, iktidar” tezahüratıyla grup toplantısında kürsüye gelen CHP Genel Başkanı, İmamoğlu’yla baba oğul ilişkisine sahip oldukları söyleyerek aralarında bir sorun yaşanmadığı söylerken adaylığı ile ilgili güçlü bir mesaj verdi.
Kılıçdaroğlu, “Ekrem İmamoğlu ile baba-oğul ilişkimiz var. İmamoğlu ve ben baba-oğul gibiyiz. Kendisi CHP'nin evladı olduğu kadar benim de evladım. Erdoğan'a da bir şey söylemek isterim. İhtiras, doymak bilmeyen bir canavardır. Kin kusma, adaletli olmaktan ayrı durma. Sana öğretmediler mi adaleti, kucaklaşmayı? Süren dolmak üzere, 4-5 ay sonra her şeyi göreceksin. Çok işimiz var, bu saçmalıklara ayıracak vaktimiz yok. Bugün olmasa yarın adalet tecelli edecektir. Bu işlerle elbette uğraşılacak. Şundan bütün vatandaşlarımın emin olmasını isterim; Türkiye güzel bir ülke, ekibimizi kurduk, paramızı bulduk, Türkiye'yi hızla kalkındıracağız. Herkes Bay Kemal'i beklesin” dedi.
“Dava düzmeciydi, İmamoğlu boğazınıza takılır”
İmamoğlu’na sahip çıkan CHP lideri, Erdoğan’ın dışında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’u da eleştirdi.
Kılıçdaroğlu, “Önce düzmece bir dava açtılar. Saray, mahkemeye müdahale etti. Çıkarılamayacak bir kararı çıkardılar. Her şeyi alenen yaptılar. 85 milyonun önünde adaleti katlettiler. Sağcısı-solcusu ortacısı başı açık kapalı bütün vatandaşlarımın adaletsizliği bilmesi lazım. Saray'ın fotoromanı var. O da başka pisliğin içinde. O da cesaretlenmiş. Görevden alacakmış. Sen kimsin Ekrem İmamoğlu kim? Sen İmamoğlu'nun tırnağı bile olamazsın. Sen atamayla geldin o seçilmişle geldi. Sen ne haltlar çevirdiğini biliyorum. Kripto dolandırıcıları, uyuşturucu baronları senin yanında. İmamoğlu size büyük lokmadır. Boğazınıza takılır. Boğarız sizi. Dava düzmeceydi. Hakimi sürdüler. Onun yerine Saray’ın tercih ettiği yargıçlık cübbesi giyen, hakim olmayan bir kişiyi oturttular. Hakim hakim değil ki talimat verilmiş. İsyan etti millet. ‘Bu kadar adaletsizlik olmaz" diye. Derhal Fahrettin Altun'u devreye soktular” dedi.
“Bize düşen görev Türkiye'ye demokrasiyi getirmektir altı genel başkan bir aradayız”
CHP lideri, bir süredir ülke basınında yazılan Altılı Masa’da çatlak olduğu iddialarını da Meclis kürsüsünden reddetti.
Kılıçdaroğlu, “Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini biliyorum. Hepimiz farkındayız. Kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Türkiye'ye huzuru getireceğiz, kucaklaşmayı, helalleşmeyi getireceğiz. Ve bize düşen görev Türkiye'ye demokrasiyi getirmektir. Altı genel başkan bir aradayız. Demokrasiyi savunuyoruz. İlk adım demokrasi, sonra büyüme ve kalkınma. Her şeyimiz var” dedi.
“İntikam duygusuyla devlet yönetilmez”
Halkların Demokratik Partisi eş başkanları Mithat Sancar ve Pervin Sancar’ın dün HDP’lilerin polis tarafından gözaltına alındığını eylemde Kadıköy ilçe binasına girmelerinin engellenmesine tepki gösteren CHP Genel Başkanı, 28 Şubat davası kapsamında müebbet hapis cezasına çarptırılan ve demans olduğu halde Sincan Cezaevi’nden tahliye edilmeyen 85 yaşındaki emekli korgeneral Vural Avar’ın ölümünü ve 28 Şubat davası hükümlülerinin hala cezaevinde olmasını eleştirdi.
Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin olmadığını gösteren bir olay, bir parti genel başkanı kendi ilçe binasına giremiyor. 6 milyon oy alan bir siyasi partinin genel başkanı kendi binasına giremiyor. Birlikte mücadele edeceğiz. Bizler taşkınlığa kapılmadan sağduyuyla hareket ederek sandığı bekleyeceğiz. 85-90 yaşında insan hapiste tutulmaz. Devlet intikamla yönetilmez. Devlet adaletle yürütülür. Buradan sesleniyorum, 85-90 yaşında insanlar hapiste kalmasın diyorsanız katkı vermeye hazırız. İntikam duygusuyla devlet yönetilmez” dedi.