CENEVRE —
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) raporuna göre 50 yaş üstünde kadınlar dünyanın her yerinde 20-30 yıl öncesine göre daha sağlıklı. Ancak ortalamada gelişmeler görülmesine rağmen rapor, zengin ve yoksul ülkeler arasında kadınların ortalama yaşam süresindeki farkın arttığını belirtiyor.
Dünya Sağlık Örgütü 50 yaş üstünde kadınlar arasında başlıca ölüm nedenlerinin kalp hastalıkları, felç ve kanser olduğunu bildirdi. Yoksul ülkelerde yaşayan kadınlarda bu hasatalıklara daha erken yaşlarda rastlanıyor ve hastalık daha öldürücü bir seyir izliyor.
DSÖ’nun raporu 50 yaş üstünde kadınlarda ölüm nedenlerini, zengin ve yoksul ülkelerde birlikte inceleyen ilk çalışma. Araştırmaya göre, erken ölümlerin nedeni, yoksul ülkelerin bu tür bulaşıcı olmayan hastalıkları tespit ve tedavi etmek için gerekli kaynaklarının olmaması.
Dünya Sağlık Örgütü yetkililerinden Colin Mathers, gelişmiş ülkelerin kalp ve damar sağlığı ile ilgili sorunları azaltacak ve kontrol altında tutacak sağlık sistemlerine sahip olduğuna dikkat çekti. Mathers ayrıca meme ve rahim kanserinde gelişmiş ülkelerin izleme ve tedavi konusunda daha fazla kaynağa sahip olduğunu söyledi. Buna karşılık rahim kanseri Afrikalı kadınlar arasında çok sık rastlanan bir sorun. Mathers’a göre, bu hastalık büyük ölçüde engellenebilir olsa da Afrikalılar’ın bu konuya ayıracak kaynağı bulunmaması ciddi sorun yaratıyor.
Mathers bu ülkelerde yüksek kalitede sağlık hizmetlerini halkın çoğunluğuna sunabilecek kaynak olmadığını belirtiyor. Ayrıca bu ülkelerde para kaynakları kadar insan kaynaklarında da sorunlar yaşanıyor. Bu ülkelerde sıklıkla bu sorunlarla mücadele edebilecek doktor ve hemşire sayısında açıklara rastlanıyor.
Mathers bu durumun Afrika’dan yaşanan beyin göçü nedeniyle daha da kötüleştiğine dikkat çekti. Yetkili özellikle Afrikalı hemşirelerin kendilerine daha iyi fırsatlar sağlayan gelişmiş ekonomilerde çalışmayı tercih ettiğini ve bu nedenle kendilerine verilen eğitimin geldikleri ülkelere yarar sağlamadığını söyledi.
Mathers’a göre hayırseverler bu bulaşıcı olmayan hastalıklar için genellikle bağışta bulunmuyor çünkü genellikle anne sağlığı için yardım vermeyi tercih ediyorlar. Mathers, bunu anlayışla karşılıyor ve kıtada anne ölümlerinde büyük düşüş yaşandığını hatırlatıyor. Buna karşılık daha ileri yaşta kadınlar arasında ölüm oranlarında artış görülüyor. Uzman, hayırseverlerin önceliklerini gözden geçirmesi gerektiğini düşünüyor.
Rapor sağlık alanındaki gelişmeler sayesinde 50 yaş üstündeki kadınların son 20 yıl içinde yaşam beklentilerine 3,5 yıl eklendiğini belirtiyor. Almanya’da 50 yaş üstünde kadınlar ortalama 84, Japonya’da ise 88 yıl yaşam beklentisine sahip. Birçok gelişmekte olan ülkede de ortalama yaşam süresi 83 ve 84 yıl.
Ancak yoksul ülkelerde ortalama yaşam süresi 10 yıl daha az. Doğu Avrupalı kadınlar da kalp ve damar hastalıkları, kazalar ve aşırı alkol tüketimi nedeniyle daha erken yaşta ölüyor.
Mathers kadınlar için risk faktörlerinin sigara içmek, yanlış alkol tüketimi, şişmanlık ve obezite olduğunu belirtiyor. Doktor, birçok 50 yaş üstü kadın için sorunların daha erken yaşta başladığını söylüyor. Sigara içmek genelde daha erken yaşta alışkanlık haline geliyor. Doktor bu nedenle orta yaşlarda müdahale kadar, erken yaşlarda eğitim ve bilgilendirmenin de ileri yaşlarda sağlığa etkisi olduğunu hatırlatıyor.
DSÖ kronik hastalıkların yaygın hale gelişinin bu sıklıkla rastlanan bulaşıcı olmayan hastalıklara ucuz müdahale yöntemleri bulunmasıyla kontrol altına alınabileceğini söylüyor. Bunlar arasında hastalıkların meydana gelmeden önlenmesi, erken teşhis, yüksek tansiyonun, obezitenin ve yüksek kolesterolün engellenmesi bulunuyor.
Çalışma ayrıca rahim kanserinin erken teşhisi için yapılabilecek ucuz ve basit testlerin çok sayıda hayat kurtaracağına dikkat çekiyor.
Dünya Sağlık Örgütü 50 yaş üstünde kadınlar arasında başlıca ölüm nedenlerinin kalp hastalıkları, felç ve kanser olduğunu bildirdi. Yoksul ülkelerde yaşayan kadınlarda bu hasatalıklara daha erken yaşlarda rastlanıyor ve hastalık daha öldürücü bir seyir izliyor.
DSÖ’nun raporu 50 yaş üstünde kadınlarda ölüm nedenlerini, zengin ve yoksul ülkelerde birlikte inceleyen ilk çalışma. Araştırmaya göre, erken ölümlerin nedeni, yoksul ülkelerin bu tür bulaşıcı olmayan hastalıkları tespit ve tedavi etmek için gerekli kaynaklarının olmaması.
Dünya Sağlık Örgütü yetkililerinden Colin Mathers, gelişmiş ülkelerin kalp ve damar sağlığı ile ilgili sorunları azaltacak ve kontrol altında tutacak sağlık sistemlerine sahip olduğuna dikkat çekti. Mathers ayrıca meme ve rahim kanserinde gelişmiş ülkelerin izleme ve tedavi konusunda daha fazla kaynağa sahip olduğunu söyledi. Buna karşılık rahim kanseri Afrikalı kadınlar arasında çok sık rastlanan bir sorun. Mathers’a göre, bu hastalık büyük ölçüde engellenebilir olsa da Afrikalılar’ın bu konuya ayıracak kaynağı bulunmaması ciddi sorun yaratıyor.
Mathers bu ülkelerde yüksek kalitede sağlık hizmetlerini halkın çoğunluğuna sunabilecek kaynak olmadığını belirtiyor. Ayrıca bu ülkelerde para kaynakları kadar insan kaynaklarında da sorunlar yaşanıyor. Bu ülkelerde sıklıkla bu sorunlarla mücadele edebilecek doktor ve hemşire sayısında açıklara rastlanıyor.
Mathers bu durumun Afrika’dan yaşanan beyin göçü nedeniyle daha da kötüleştiğine dikkat çekti. Yetkili özellikle Afrikalı hemşirelerin kendilerine daha iyi fırsatlar sağlayan gelişmiş ekonomilerde çalışmayı tercih ettiğini ve bu nedenle kendilerine verilen eğitimin geldikleri ülkelere yarar sağlamadığını söyledi.
Mathers’a göre hayırseverler bu bulaşıcı olmayan hastalıklar için genellikle bağışta bulunmuyor çünkü genellikle anne sağlığı için yardım vermeyi tercih ediyorlar. Mathers, bunu anlayışla karşılıyor ve kıtada anne ölümlerinde büyük düşüş yaşandığını hatırlatıyor. Buna karşılık daha ileri yaşta kadınlar arasında ölüm oranlarında artış görülüyor. Uzman, hayırseverlerin önceliklerini gözden geçirmesi gerektiğini düşünüyor.
Rapor sağlık alanındaki gelişmeler sayesinde 50 yaş üstündeki kadınların son 20 yıl içinde yaşam beklentilerine 3,5 yıl eklendiğini belirtiyor. Almanya’da 50 yaş üstünde kadınlar ortalama 84, Japonya’da ise 88 yıl yaşam beklentisine sahip. Birçok gelişmekte olan ülkede de ortalama yaşam süresi 83 ve 84 yıl.
Ancak yoksul ülkelerde ortalama yaşam süresi 10 yıl daha az. Doğu Avrupalı kadınlar da kalp ve damar hastalıkları, kazalar ve aşırı alkol tüketimi nedeniyle daha erken yaşta ölüyor.
Mathers kadınlar için risk faktörlerinin sigara içmek, yanlış alkol tüketimi, şişmanlık ve obezite olduğunu belirtiyor. Doktor, birçok 50 yaş üstü kadın için sorunların daha erken yaşta başladığını söylüyor. Sigara içmek genelde daha erken yaşta alışkanlık haline geliyor. Doktor bu nedenle orta yaşlarda müdahale kadar, erken yaşlarda eğitim ve bilgilendirmenin de ileri yaşlarda sağlığa etkisi olduğunu hatırlatıyor.
DSÖ kronik hastalıkların yaygın hale gelişinin bu sıklıkla rastlanan bulaşıcı olmayan hastalıklara ucuz müdahale yöntemleri bulunmasıyla kontrol altına alınabileceğini söylüyor. Bunlar arasında hastalıkların meydana gelmeden önlenmesi, erken teşhis, yüksek tansiyonun, obezitenin ve yüksek kolesterolün engellenmesi bulunuyor.
Çalışma ayrıca rahim kanserinin erken teşhisi için yapılabilecek ucuz ve basit testlerin çok sayıda hayat kurtaracağına dikkat çekiyor.