LOS ANGELES —
Los Angeleslı bu gençler meme kanseri ile ilgili eğitimlerinde “daisy wheel” isimli bir eğitsel oyuncak kullanıyor. Bir çiçek şeklindeki bu alet nasıl meme kontrolu yapabileceklerini gösteriyor ve anormal bir şeyle karşılaştıklarında doktora görünmeleri gerektiğini hatırlatıyor. Şu anda onlar için risk düşük ancak ileri yaşlarda risk artıyor.
Mary Ann Wasil’e 10 sene önce 39 yaşındayken meme kanseri teşhisi konmuş:
“Oğlum 10 yaşına basmıştı. Kızlarım 12 ve 13 yaşındaydı. Onlara baktım ve ailemde hiç kimsenin meme kanseri olmadığını düşündüm. Bu onlar için farklı olacaktı.”
Ailede meme kanserine rastlanması riski arttırıyor. Wasil’in bu hastalıkla ilgili olarak çocuklarını eğitmek istemesi, şimdilerde 26 ülkeye yayılan bu programın ortaya çıkmasını sağlamış.
Meme kanseri oranları Amerika gibi sanayileşmiş ülkelerde daha yüksek. Amerika’da her 8 kadından biri bu hastalığa yakalanıyor. Dünya Sağlık Örgütü Afrika’da oranların beslenme ve yaşam tarzı farklılıkları nedeniyle daha düşük olduğunu, ancak hastalığın buralarda da arttığını söylüyor.
Ünlü oyuncu Angelina Jolie geçen yıl iki göğsünü birden aldırarak hastalığa dikkat çekmişti. Oscar ödüllü oyuncu, ender rastlanan bir genetik mutasyon nedeniyle ailesinde meme kanseri riskinin yüksek olduğunu açıklamıştı.
Jolie’nin doktoru Kristi Funk’a göre, eğitim ve tıbbi kontrollar çok önemli. Get in Touch Vakfı, yıllık yemeğinde kliniğinin kamu eğitimi çalışmalarının bir parçası olarak Dr. Funk’la bir meslektaşını onurlandırdı:
“Hepimizin umudu bir tür aşı ya da sihirli bir yöntemle bu hastalığın başlamadan durdurulabilmesi. Ama bu noktadan uzaktayız. Bu nedenle şu anda elimizdeki en iyi silah erken teşhis. Erken teşhis sayesinde hastaların yüzde 98’i kurtuluyor.”
Büyükannesi meme kanserinden ölen aktör Rob Lowe, yemeğin ev sahiplerinden:
“Birçok kahramanla karşılaşıyorum. Bazıları bu hastalıkla mücadele etmiş. Bazıları ise savaşa yardım amacıyla para toplamış. Bazı doktorlar da son teknolojinin olanaklarını kullanarak mücadele ediyor. Bu da bana ilham veriyor.”
Mary Ann Wasil, hastalığının geri gelmesi nedeniyle tekrar tedavi görüyor. Wasil hiç bu kadar yaşam dolu olmadığını ve bu hastalığı yenilebildiği mesajını yaymaya çalıştığını söylüyor.
Mary Ann Wasil’e 10 sene önce 39 yaşındayken meme kanseri teşhisi konmuş:
“Oğlum 10 yaşına basmıştı. Kızlarım 12 ve 13 yaşındaydı. Onlara baktım ve ailemde hiç kimsenin meme kanseri olmadığını düşündüm. Bu onlar için farklı olacaktı.”
Ailede meme kanserine rastlanması riski arttırıyor. Wasil’in bu hastalıkla ilgili olarak çocuklarını eğitmek istemesi, şimdilerde 26 ülkeye yayılan bu programın ortaya çıkmasını sağlamış.
Meme kanseri oranları Amerika gibi sanayileşmiş ülkelerde daha yüksek. Amerika’da her 8 kadından biri bu hastalığa yakalanıyor. Dünya Sağlık Örgütü Afrika’da oranların beslenme ve yaşam tarzı farklılıkları nedeniyle daha düşük olduğunu, ancak hastalığın buralarda da arttığını söylüyor.
Ünlü oyuncu Angelina Jolie geçen yıl iki göğsünü birden aldırarak hastalığa dikkat çekmişti. Oscar ödüllü oyuncu, ender rastlanan bir genetik mutasyon nedeniyle ailesinde meme kanseri riskinin yüksek olduğunu açıklamıştı.
Jolie’nin doktoru Kristi Funk’a göre, eğitim ve tıbbi kontrollar çok önemli. Get in Touch Vakfı, yıllık yemeğinde kliniğinin kamu eğitimi çalışmalarının bir parçası olarak Dr. Funk’la bir meslektaşını onurlandırdı:
“Hepimizin umudu bir tür aşı ya da sihirli bir yöntemle bu hastalığın başlamadan durdurulabilmesi. Ama bu noktadan uzaktayız. Bu nedenle şu anda elimizdeki en iyi silah erken teşhis. Erken teşhis sayesinde hastaların yüzde 98’i kurtuluyor.”
Büyükannesi meme kanserinden ölen aktör Rob Lowe, yemeğin ev sahiplerinden:
“Birçok kahramanla karşılaşıyorum. Bazıları bu hastalıkla mücadele etmiş. Bazıları ise savaşa yardım amacıyla para toplamış. Bazı doktorlar da son teknolojinin olanaklarını kullanarak mücadele ediyor. Bu da bana ilham veriyor.”
Mary Ann Wasil, hastalığının geri gelmesi nedeniyle tekrar tedavi görüyor. Wasil hiç bu kadar yaşam dolu olmadığını ve bu hastalığı yenilebildiği mesajını yaymaya çalıştığını söylüyor.