İslam İşbirliği Teşkilatı Toplantısı çerçevesinde dikkatler Mısır ile Türk Dışişleri Bakanlarının gerçekleştireceği görüşmede. Görüşmenin iki ülke ilişkilerinde normalleşme sürecini başlatıp başlatmayacağı merak konusu.
İslam İşbirliği Teşkilatı Toplantısı Türkiye ile Mısır ilişkileri açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İstanbul’daki toplantıda ev sahibi bakan sıfatıyla Mısır Dışişleri Bakanı Semih Hasan Şükrü ile de görüşecek. Bunun ardından iki ülke ilişkilerinde “normalleşme” olması halinde Türkiye’nin yeniden Kahire Büyükelçiliği’ne atama yapması ihtimalinden söz ediliyor.
Mısır’da Muhammed Mursi’nin 2013’te askeri darbe ile devrilmesine Türkiye’nin sert tepki göstermesinden buyana iki ülke ilişkileri neredeyse dibe vurmuş durumda.
Türkiye’nin, darbeyi gerçekleştiren ve sonrasında Cumhurbaşkanı olan Abdülfettah El Sisi’yi “tanımama tavrı” üzerine iki ülke ilişkilerinde “kopuş” yaşandı.
Mısır’ın “istenmeyen kişi” ilan etmesi nedeniyle 28 Kasım 2013’te dönemin büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı, Ankara’ya geri geldi. O günden beri Türkiye tarafı da yeni elçi atamasında bulunmazken; Kahire Büyükelçiliği görevlerini şu anda Maslahatgüzar Ali Rıza Güney’in yönetiminde sürdürüyor.
Şimdi İstanbul’daki toplantı kapsamında Çavuşoğlu ile Şükrü arasında iki ülke arasındaki ilişkilerindeki buzları kıracak diyalog süreci başlatabileceği ihtimali konuşuluyor.
“Suriye için Mısır ve Türkiye anlaşmalı”
İslam İşbirliği Teşkilatı çerçevesinde Türkiye ile Mısır arasındaki diplomatik temas sonrasında gelişebilecek süreci; ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof.Dr. Özlem Tür, Amerika’nın Sesi’ne değerlendirdi. Tür, “Türkiye, Ortadoğu Bölgesi’nde bir süredir yalnız başına hareket etmeye çalışıyor ve bölgeden çok büyük tepki topluyor. Ama bunun üstesinden gelmeye de çalışıyor. Suudi Arabistan’ın da yardımıyla ilişkileri yeniden iyileştirme yönünde çabalamak istiyor Türkiye” dedi.
İlişkileri iyileştirmede Suriye’nin anahtar rolü oynadığını kaydeden Tür, “Suriye’de eğer yeniden düzen kurulacaksa Mısır ve Türkiye’nin bir şekilde anlaşması gerekiyor. Türkiye de bunun yolunu bulmak istiyor. Uzun vadede ise Türkiye’nin Sisi’nin kalbini kazanması gerekiyor çünkü büyük laflarla Sisi’nin kesinlikle muhatap alınmayacağı söylenmişti. Bu nedenle Türkiye’nin kendi söylediklerinden özellikle darbe konusunda söylediklerinden geri adım atması gerekecek. Bu da zaman alacaktır” diye konuştu.
Her iki taraf açısından da “pragmatik” şekilde adım atılması gerektiğini düşündüğünü belirten Tür, bunun için de karşılıklı çaba gösterileceğini ifade etti. Buzlar erise dahi normalleşme için ciddi zaman gerekeceğini de kaydeden Tür, “Kapalı kapılar ardında gelişebileceğini düşünüyorum. Her iki tarafın da birbirine sarıldığı, kucakladığı bir ortam olacağını düşünmüyorum. Ekonomik olarak hızlı başlangıç olabilir” yorumunda bulundu.
ABD’nin her iki tarafı buluşturmak istediğini de vurgulayan Tür, Suudi Arabistan’ın da bunu istediğini ve bölgedeki aktörler açısından da Türkiye ile Mısır’a bu yönde baskı olduğunu dile getirdi.
İslam ülkeleri açısından tablo nedir?
Ortadoğu coğrafyasında Türkiye ile Mısır’ın ortaklaşa hareket etmesinin önemini vurgulayan Tür, İslam İşbirliği Teşkilatı bakımından da taşlar yerine oturacaksa lider ülkeler arasında anlaşma gerektiğinin altını çizdi.
İslam ülkelerince konuşmaya gelindiğini güzel sözler sarfedildiğini belirten Tür, ancak İslam İşbirliği Teşkilatı’nınörgüt olarak yeterince etkili olmadığını belirterek, İstanbul’daki zirvedenumutlu bir sonuç beklemediğini söyledi. Zirvede güçlü kararlar alınsa dahi bölge ülkelerince bunun gerçekleştirilmesinin de zor olduğunu söyleyen Tür, özellikle ABD’nin bölgedeki rolü ve destek vermesinin önemine değindi.