Her yıl Mart ayının ikinci Perşembe günü olarak kabul edilen Dünya Böbrek Günü’nde VOA Türkçe’ye açıklamalarda bulunan Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, çok sayıda organ nakli bekleyen hasta olmasına rağmen organ bağışının hala yeterli sayıda olmadığına dikkat çekti.
Türkiye’de kronik böbrek yetmezliğinden ötürü yaklaşık 62 bin kişinin diyaliz tedavisiyle hayatını idame ettirmeye çalıştığını vurgulayan Timur Erk, bu hastalardan 23 bininin böbrek nakli olabilme kriterine sahip olduğunu fakat organ bağışının yeterli düzeyde olmamasından ötürü nakillerin istenen sayıda yapılamadığını söyledi.
“Kadavradan böbrek nakli sayısı artmalı”
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, Türkiye’de böbrek naklinin yüzde 22 oranında beyin ölümü gerçekleşen kadavradan, yüzde 78’inin ise canlıdan gerçekleştiğini açıkladı. Bu oranın yarıya yarıya olması gerektiğine değinen Erk, kadavradan böbrek nakli sayısının artması gerektiğini belirtti.
Timur Erk, “23 bin vatandaş eğer böbrek nakli için sırada bekliyorsa ve yılda da yaklaşık 3 bin 500 böbrek nakli yapılıyorsa arz talep dengesizliği var demektir. Onun için kanunlarımız giderek yumuşatılmaya başladı. İki yol var böbrek nakli için. Biri canlıdan biri kadavradan. Eskiden sadece birinci derece akrabadan böbrek nakli canlıdan yapılıyordu şimdi birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü derece akrabadan yapılabiliyor. Bir karı koca düşünün yaklaşık 150 kişiye hitap ediyor demektir. Demek ki 150 kişi aday olabilir, 150 kişi içinden bir canlı donör, bağışçı çıkabilir” dedi.
“Diyanet fetva yoluyla halkı bilinçlendirmeli”
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, bitkisel hayat ile beyin ölümü arasında kalın bir çizginin var olduğunu vurgulayarak beyin ölümü gerçekleşen kişilerin yakınlarının, bilinçsizlikten ve cahillikten ötürü birtakım hurafelere itibar etmeleri sebebiyle organ nakline sıcak bakmadıklarını söyledi. Diyanet İşlerinin bu konuda sürekli fetva yoluyla halkı bilinçlendirmesi gerektiğini belirten Erk, ancak bu sayede böbrek nakli sayısının artabileceğini ifade etti ve sözlerine şöyle devam etti:
“Son 20 yıllık geçmişe bakarsak bağış sayısı yaklaşık 1500-2000’lerden 3500’lere geldi. Bu bir artış demektir ama yeterli değil. Yüzde 22 kadavradan bağış yüzde 50’lere çıkmalı. Yani herhangi bir travma, bir trafik kazası sonucunda İspanya’da örneği olduğu gibi onay vermesi gereken aile fertlerinin en azından yüzde 50’si evet demeli ama bu ne yazık ki şu anda yüzde 22’lerde.”