Washington’daki Ortadoğu Enstitüsü’nden Marvin Weinbaum, Pakistan’ın başkenti İslamabad’da bir süredir devam eden hükümet karşıtı gösterilerin ülkeyle ilgili olumsuz algıları canlandırdığını söylüyor.
Marvin Weinbaum: “Gösteriler, ülkenin kaygan bir zemine sahip olduğu, sivil ve askeri rejim arasındaki çatışmanın çözülemediği ve Pakistan’ın nükleer güce sahip tehlikeli bir devlet olduğu gerçeğini yeniden gündeme getirdi.”
Muhalif siyasetçi İmran Han ve Kanada’da yaşayan din adamı Tahirul Kadri’nin liderlik ettiği göstericiler, son genel seçimlerde usulsüzlük yapıldığını ve devletin yolsuzluğa karıştığını öne sürüyor. Protesto karşıtlarıysa, hükümet karşıtı göstericilerin arkasında, ülkenin iç ve dış politikasını bugüne kadar doğrudan veya dolaylı olarak yöneten Pakistan ordusunun bulunduğunu iddia ediyor.
Amerika’nın Pakistan eski büyükelçisi Cameron Munter, siyasi kargaşa yaşayan Pakistan’ın önüne çıkabilecek fırsatları kaçıracağını söylüyor:
“Ülkedeki karışıklığın uluslararası medyaya yansıması, Pakistan’ın çok ihtiyacı olduğu uluslararası yatırımcıların gözünü korkutabilir.”
Protestoların, ülkenin siyasi ve stratejik dönüşüm yaşadığı bir dönemde ortaya çıktığına dikkati çeken Munter, Pakistan’ın çıkarlarına odaklanması gerektiğini söylüyor:
“Bu olaylar, dış politikanın iç sorunların gölgesinde kalmasına neden olacak. Ancak dış politikanın geri plana atılması için doğru zaman değil.”
Öteyandan, ülkedeki krize Başbakan Nawaz Şerif’in izlediği dış politikanın yol açtığı söyleniyor. Hindistan’a birçok kez zeytin dalı uzatan Şerif’in bu politikasının orduyu rahatsız ettiği düşünülüyor:
“Pakistan ordusunun, Hindistan’la hiçbir ilişki kurmak istemediği görüşü hakim.”
Buarada, Amerika’nın hem Afganistan’dan çekilmesi hem de bölgede uzun süreli istikrarın sağlanması için istikrarlı bir Pakistan’a ihtiyacı var.
Marvin Weinbaum: “Pakistan’daki siyasi durum Amerika için çok önemli. Ancak Amerika ülkedeki sorunlarla ilgili yorum yapmaktan kaçınıyor. Washington’un tek yapabileceği şey, Pakistan yönetimine siyasi çözüm bulmasını tavsiye etmek olabilir.”
Pakistan’da geçen yılki genel seçimlerde iktidarın sorunsuz bir şekilde el değiştirmesi, ülkenin normal bir demokrasi yolunda ilerlediği izlenimini yarattı. Ancak son dönemdeki karışıklık, ülkenin siyasi geleceğiyle ilgili umutları tehlikeye sokarken, Pakistan’da sivil iktidarla ordu arasındaki ilişkilerin dengelenmesinin zaman alacağı görüşünü güçlendirdi.
