Suriye ekonomisi, ekonomik yaptırımlar nedeniyle darboğaz yaşarken Suriye para birimi karaborsada Amerikan doları karşısında değer kaybediyor. Ekonomik yaptırımlar ayrıca sekiz yıllık savaştan sonra ülkeyi yeniden inşa etme çabalarını zorlaştırıyor.
Yaptırımlar ve diğer ekonomik baskılar sıradan Suriyeliler’in hayatını daha da zorlaştırıyor. Suriye para birimi bu hafta Amerikan doları karşısında rekor düzeyde değer kaybetti.
Arap haber kanalları, geçen ay Rusya'nın Suriye'de asker konuşlandırma masraflarını gidermek için Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat'tan 3 milyar dolar istediğini bildiriyor. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov ise bu iddiayı reddediyor.
Arap medyasına konuşan Suriye uzmanı Macit Ruslan, karaborsada bir doların 650 Suriye lirası üzerinden işlem gördüğünü, resmi döviz kuruna göreyse bir doların 430 Suriye lirasına eşit olduğunu söylüyor. Uzman, bu nedenle tüketici ürünlerinin fiyatı arttıkça Suriyeliler üzerinde ekonomik baskının arttığını kaydediyor.
Macit Ruslan, döviz kurundaki dalgalanmanın yemeklik yağdan süt ürünlerine ve benzene kadar çok sayıda tüketici ürünü ve mal fiyatının son birkaç gün içinde hızla yükselmesine yol açtığını söylüyor.
Suriye Merkez Bankası Başkanı Hazım Karfoul, yaz başında devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, Suriye para biriminin değerini arttırmak için döviz rezervlerini kullanmanın akıllı bir politika olmayacağını söylemişti.
Hazım Karfoul, döviz kuru oranlarının rakamsal değerine odaklanmamak gerektiğini, kur için kaynakların tüketilemeyeceğini kaydediyor. Karfoul, döviz kurunun ne pahasına olursa olsun savunulacak bir savaş hattı değil, bir barometre olduğunu ısrarla vurguluyor.
Suriye para birimi, hükümetin ülke ekonomisinin normale dönmekte olduğu imajı yaratmaya yönelik tüm çabalarına rağmen değer kaybediyor. Suriye hükümeti, geçen hafta, Şam Uluslararası Ticaret Fuarı adını verdiği görkemli bir etkinlik düzenledi. Ancak Amerika'nın ekonomik yaptırımlarını ihlal etme korkusu nedeniyle kaç uluslararası firmanın fuarda anlaşmalar yaptığı bilinmiyor.
Suriye Çalışma Bakanı Cemal Kadri gibi yetkililerse katıldıkları Üçüncü Uluslararası Çalışma Forumu'nda, uluslararası baskılara ve bu baskıları uygulayan Amerika gibi ülkelere tepki gösterdi.
Bakan Cemal Kadri, uluslararası katılımcıların, ekonomik ambargolar ve emperyalist müdahaleler karşısında Suriye'deki işçilerle dayanışma gösterdiğini söylüyor.
Suriye uzmanı ve araştırmacı Nasır Zuheir, Suriye'deki muhalif bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, ekonomik yaptırımların Suriye hükümetinin çökmesine neden olacağına inanmadığını, ancak yaptırımların hükümet ve halk üzerinde baskı oluşturacağını söyledi.
Uzman, ekonomik yaptırımların Suriye rejimini yıkmaktan çok zayıflatmayı ya da cezalandırmayıamaçladığını kaydediyor. Zuheir, Suriye para biriminin değer kaybetmesinin siyasi müzakerelerin çöküşünü izlediğini, ancak kaybın belirli bir noktayı aşmasını önlemek için güvenlik kalkanları bulunduğunu söylüyor.
Paris Üniversitesi'nden siyasal bilimler uzmanı Hattar Abu Diab'a göreyse Suriye para birimindeki düşüşün uluslararası yaptırımlara mı bağlı olduğu, yoksa hükümetin ekonomi mafyasının üzerine gitme çabalarına yönelik tepkiden mi kaynaklandığı açık değil. Beşar Esat'ın kuzeni milyarder iş adamı Rami Makluf'unsa geçen ay ev hapsine alındığı bildiriliyor. Çok sayıda Suriyeli savaş tüccarı, Suriye hükümetinin erişmek istediği nakit parasını Lübnan bankalarında saklıyor.
Abou Diab, bir doların karaborsada 670 Suriye lirası olarak işlem görmesinin asgari ücret alan Suriyeli bir işçinin aylık maaşının 45 dolar olması anlamına geldiğini söylüyor. Sıradan Suriyeliler'in ağır şekilde cezalandırıldığını kaydeden uzmana göre, hükümetin kamuoyunun tepkisinden etkilenme olasılığı çok düşük.
