TBMM Başkanlığı için gerçekleştirilen oylama süreçleri sonucunda AKP’nin adayı, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz kendi partisine üye tüm milletvekillerinden eksiksiz 258 oy alarak başkan olarak seçildi. Şimdiki soru TBMM Başkanlığı’nı hemen devralan İsmet Yılmaz’ın Milli Savunma Bakanlığı koltuğunu kime bırakacağı ve olası yeni koalisyon görüşmelerinde neler yaşanacağı, ancak Türkiye ‘erken seçim’ ihtimalini konuşuyor.
TBMM Başkanlığı için son ve 4. turda oylamada, TBMM İç Tüzüğü uyarınca üçüncü turda en çok oy almış iki aday olarak İsmet Yılmaz (AKP) ve Deniz Baykal (CHP) yarıştı. 4. turdaki bu oylama sonucunda, AKP adayı İsmet Yılmaz için 258, CHP adayı Deniz Baykal için 182, ‘geçersiz’ 78 ve ‘boş’ 29 oy çıktı. Böylece TBMM İç Tüzüğü çerçevesinde en çok oyu alan Yılmaz, TBMM’nin 26. Başkanı olmaya hak kazandı.
Muhalefet cephesi açısından 132 sandalye ile CHP, 80 sandalye MHP ve 80 sandalye ile HDP, tek isim üzerinde uzlaşamayınca 292 milletvekili ile çoğunluğa sahip olmasına rağmen AKP karşısında yenilgiye uğradı.
Deniz Baykal, devir teslim öncesinde AKP'nin adayının kazanmasıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı ve tepkili olduğu görüldü.
İlk mesajı ‘tarafsızlık’ oldu
İsmet Yılmaz, Geçici Başkan Deniz Baykal’ın davetiyle kürsüye davet edildi ve önceden hazırladığı metinden teşekkür konuşmasını gerçekleştirdi. Bülent Arınç, Köksal Toptan, Mehmet Ali Şahin ve Cemil Çiçek’in ardından AKP’li beşinci TBMM Başkanı olan Yılmaz, konuşmasında tarafsızlık vaadinde bulundu. Yılmaz, özetle şunları dile getirdi:
“Omuzlarıma yüklediğiniz görev nedeniyle hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Milli Savunma Bakanlığı görevim de hukuken sona ermiştir. Görevde kaldığım süre üzerince, tam bir tarafsızlıkla hizmet etmeye çalışacağımı garanti ediyorum. Destek ve uyarılarınız için teşekkür ederim. İlk cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu Meclis'te çalışmış tüm vekilleri, başkanları şükranla yad ediyorum. Bu Meclis Gazi Meclis'tir. Burası demokrasinin kalbidir. Bize düşen Meclis'in itibarını en yüksekte tutmaktır. Kum saati işlemektedir. Milletimiz öncelikle yeni bir anayasa beklemektedir. Evrensel değerlerle birlikte yeni anayasanın ömrü uzayacaktır. Toplumsal çeşitliliği koruyarak barış içerisinde yaşanacak bir siyasal düzeni tahkim etmek de bu Meclis'in görevidir. Çoğulculuk herkesin kendi kimliği ile toplumsal ve siyasal yaşama katılmasıyla mümkündür. Adalet, eşitlik, özgürlük ve insan hakları gibi evrensel değerleri benimseyen bir Türkiye ile geleceğimize umutla bakabiliriz. Toplumsal çeşitliliği koruyarak barış içerisinde yaşanacak bir siyasal düzeni tahkim etmek de bu Meclis'in görevidir. Çoğulculuk herkesin kendi kimliği ile toplumsal ve siyasal yaşama katılmasıyla mümkündür. Adalet, eşitlik, özgürlük ve insan hakları gibi evrensel değerleri benimseyen bir Türkiye ile geleceğimize umutla bakabiliriz."
MHP ‘Muhalif Başkan’ kapısını kapattı
İsmet Yılmaz’ın seçimi öncesinde gözler kuşkusuz muhalefet partileri CHP, MHP ile HDP’nin nasıl bir strateji izleyeceğindeydi.
Koalisyon görüşmelerinde olduğu üzere ‘kilit parti’ olarak algılanan MHP, sabah grup toplantısını gerçekleştirdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gruptaki konuşmasında, CHP ve HDP’ye yönelik sert ifadelerle yüklenirken, AKP’ye yönelik olası koalisyon işbirliği içinse şartlarını sıraladı. Erdoğan’ı eleştiren ancak Ahmet Davutoğlu’na temkinli mesajlar verdiği gözlemlenen Bahçeli, MHP’nin olası koalisyon ortaklığı için özetle şunları kaydetti:
“Siyasi istikrarsızlık baş gösterirse, Türkiye’yi Allah’ın izniyle namerde muhtaç etmeyiz, sorumluluktan kaçmayız. İlkelerimizin kabulü ön şarttır. Ve bunlardan geri adım atmamız düşünülemeyecektir. İlk olarak süreç ihaneti tamamen askıya alınmalıdır. Çözülme süreci kapsamında bizim hükümet ortağı olmamız bir defa kendimizi inkardır. İkinci olarak 17-25 Aralık Rüşvet ve Yolsuzluk karanlığının üzerine tavizsiz şekilde gidilmelidir. Bu konuda hiç kimse ayrıcalıklı görülmemelidir. Üçüncü olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan kesinlikle Anayasal sınırlarına çekilmelidir.”
Ancak Bahçeli, grup toplantısından ayrılırken MHP’nin Meclis Başkanı seçimindeki tutumunu 3. ve 4. oylamalardan önce ilan etti. Amerika’nın Sesi’nin sorusu üzerine Bahçeli, “Niye muhalefet başarısızlıkla nitelendirilsin. Bu bir seçimdir. Herkes iradesini ortaya koyacaktır. MHP’nin iradesi de budur. Son turda da kendi adayımıza (Ekmeleddin İhsanoğlu) oylarımızı kullanacağız. 80 milletvekili orada olacaktır. Diyeceksiniz ki ‘İki aday dışına oy pusulasında isim yok.’ O zaman ne yapacaksınız 80 tane geçersiz oy çıkacak demektir, bunun manası budur."
CHP, MHP-HDP geriliminde geri adım atamadı
TBMM Genel Kurulu, dün olduğu gibi bugün de saat 15.00’te Meclis Başkanı seçiminde 3. ve 4. tur oylamaları gerçekleştirmek üzere toplandı.
O sırada gözler, MHP Lideri Bahçeli’nin muhalefet cephesinde kapıyı sertçe kapatmış olması nedeniyle CHP’ye çevriliydi. Kuliste Ekmeleddin İhsanoğlu lehine CHP’nin adayını geri çekme ihtimali konuşulurken, eğer böyle bir tablo olursa HDP’nin de desteğiyle seçim konuşuldu.
Ancak İhsanoğlu’nun, MHP’nin ‘flu’ gördüğü HDP’yi ziyaret etmemesi tavrı nedeniyle bu partiden oy alamayacağı tablosu söz konusuydu. Dolayısıyla da CHP adım atsa dahi uzlaşma sağlanmaması durumu konuşuldu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise, salona girişi öncesinde Deniz Baykal’ın adaylığını geri çekme ihtimali konusunda olumsuzdu.
3. turda HDP’den bir oy AKP’ye mi gitti?
TBMM’de dünkü 1. ve 2. turlarda iç tüzük uyarınca Başkan seçimi için 367 milletvekili oyu aranmıştı.
Bugün ise ilk önce 3. turda ise salt çoğunluk yani 276 milletvekili oyu yeterli olacaktı. Kürsüdeki Deniz Baykal ile yurtdışındaki Figen Yüksekdağ oylamaya katılmadığı için 3. tur oylamada salonda 548 milletvekili vardı. Sonuçta İsmet Yılmaz (AKP) için 259, Deniz Baykal (CHP) için 129, Ekmeleddin İhsanoğlu (MHP) için 80 ve Dengir Mir Mehmet Fırat (HDP) için 78 oy verildi. Ayrıca 2 oy ise boş çıktı. Bu tablo itibariyle HDP’den bir oyun AKP adayına verildiği ve CHP’de dün olduğu gibi iki vekil tarafından boş oy kullanıldığı yorumu yapıldı. Böylece iç tüzük çerçevesinde en çok oy alan Yılmaz ile Baykal’ın son turda yarışacağı netleşti.
Ve sürpriz olmadı AKP kazandı
Meclis Başkanlığı seçiminde son ve 4. tur oylamaya ise 547 milletvekili katıldı. Son oylamaya katılmayan milletvekili merak konusu oldu. 4. tur sonucunda, İsmet Yılmaz 258 ve Deniz Baykal 182 oy alırken; 78 ‘geçersiz’ ve 29 ‘boş’ oy çıktı. Böylece İsmet Yılmaz, son turda en çok oyu almak yeterli olduğundan TBMM Başkanı olarak seçildi.
HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın verdiği bilgiye göre, HDP’den 50 vekil tarafından bu son turda Baykal lehine oy kullanırken, diğer vekiller boş oy attı. AKP’nin tam kadro 258 vekiliyle Yılmaz’a oy verdiği düşünüldüğünde; Bahçeli’nin açıklaması uyarınca 78 oyun da MHP’ye ait olduğu yorumlandı. CHP’nin ilk üç tur boyunca yaşadığı fire-boş oy manzarasının 4. turda yaşanmadığı ve Baykal haricindeki 131 CHP’linin kendi adayına oy verdiği kaydedildi. Bu durumda, MHP’den en az bir vekil tarafından ise Baykal lehine oy kullanılmış olduğu yapıldı. Son tura CHP’den mi MHP’den mi bir kişi katılmadı noktası ise vekiller sürekli ayakta olduğu için salondaki trafik itibariyle belirlenemedi.
TBMM’de devir teslim ise hızlıca gerçekleşti. İsmet Yılmaz, beraberinde AKP Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte salondan çıktıktan sonra TBMM Başkanlığı makamına geçti. Burada Deniz Baykal’ın gelişiyle birlikte kameralar önünde iki rakip isim tokalaştı ve makam devri gerçekleşti.
Davutoğlu: ‘Blok kavramı çökmüştür’
AKP’nin seçimi kazanmasını yorumlayan Ahmet Davutoğlu ise, muhalefet cephesinde blok oluşturulabileceği iddiasının geçersiz ilan edilmiş olduğunu vurguladı. MHP’nin tutumunu yorumlama konusunda temkinli yaklaşan Davutoğlu, “Bu tablo herhalde, ortaya koalisyon müzakereleri içerisinde bazı yaklaşımlarında ne kadar geçersiz olduğunu göstermiştir. Çevremizdeki, dünyamızdaki gelişmeler, blok kavramı bugün itibariyle çökmüştür. Bunun ortadan kalkmasına vesile olan bütün milletvekillerine teşekkür ediyorum. Sadece AK Partili vekillerine değil, diğer vekillerimiz de bloklaşmanın Türkiye'de karşılığı herkes gereken dersleri almalıdır. Taktik ayak oyunlarına kimse yönelmesin, herkes kamuoyunun önünde şeffaf şekilde gerçekleşsin. Elimizde ne varsa onu masaya koyalım. Koalisyon görüşmeleri samimi bir diyalog içinde olsun” dedi.
Demirtaş: ‘MHP AKP’ye armağan etti’
CHP Lideri Kılıçdaroğlu doğrudan değerlendirme yapmaktan kaçınırken; CHP Sözcüsü Haluk Koç, kameralar karşısındaydı. Koç, CHP adına açıklamasında MHP’yi hedef aldı ve AKP-MHP koalisyon olasılığını işaret ederek, özetle şunları ifade etti:
“İsmet Yılmaz döneminde içtüzük ve anayasada yer alan hükümlere göre, demokrasinin kurallarına göre gerçekleştirilir, uygulanır. Bugün Türkiye şunu görmüştür. Koltuk tedarikçisinin kimler olduğu ortaya çıkmıştır. 4. tur oylama sonucundaki tablo bunu çok açık ortaya koymaktadır. ‘Alayına karşıyız’ siyasetinin Türkiye’nin sorunlarını çözme noktasında sıkıntı yaratacağını ifade etmiştik seçimin hemen ertesinde. Alınmışlardı, darılmışlardı bu tabiri kullananlar. Ama bugün alayına karşıyız diyenlerin kimlere doğrudan destek olduklarını da görmüş olduk. Tablo açık, net siyasi tercümesi de bir o kadar açık ve nettir. (MHP-AKP koalisyonu) Çok da yakışıyorlar onu da ifade edeyim. Allah yollarını açık etsin. Bir arada yürütsün öyle diyelim.”
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş ise, MHP’ye tepkiliydi ve "Bir tek partinin oylarıyla seçilmiş bir başkan oldu bir kez daha. Keşke muhalefet başarabilseydi bunu. Fakat MHP Meclis Başkanlık koltuğunu AKP'ye armağan etmiş oldu. MHP'ye hayırlı olsun diyorum" diye konuştu.