Türkiye İstatistik Kurumu, Türk ekonomisinin üçüncü çeyrekte beklentilerin üstünde, % 8,2 oranında büyüdüğünü açıkladı. Ancak bazı çevrelerde yüksek cari açık nedeniyle kırılgan olan Türk ekonomisinde “sert iniş yaşanacağı” kaygısı ciddi. Cumhuriyet Halk Partisi heyetiyle Washington’da temaslarda bulunan Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ milletvekili Faik Öztrak, yaptığı sunumlarda bu konudaki kaygıya dikkati çekti. Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Öztrak, büyüme rakamlarının yanında çok ciddi bir cari açık bulunduğunu; ekonominin ısınmasının yavaşlatılamadığını; bunun da “ciddi bir tökezlemeye” neden olabileceğini söyledi.
Öztrak şöyle konuştu: “Normal bir büyüme olsaydı, büyüme rakamları, işsizlik oranlarındaki düşüş bizi sevindirirdi. Ancak % 8 oranındaki bir büyüme, yaklaşık 80 milyar dolara ulaşmış bir cari açıkla gerçekleşti. Ve dışarıda iklimin giderek kötüleştiğini dikkate aldığımızda ekonomide ciddi bir ısınma olduğunu ortaya koyuyor. Yüzde 8 oranında büyüme sağladık ama Kasım ayında fiyat artışı % 9,5’a dayandı. Yıl sonunda bunun % 10’u geçmesi bekleniyor. Bir yerde enflasyon, bir yerde cari açık ve bunun finansmanına ilişkin endişeler ve yetkililerin tüm açıklamalarına rağmen ekonominin yavaşlatılamıyor olması, önümüzdeki süreçte bir sert iniş riskini arttıran bir husus.”
Uluslararası Para Fonu (IMF) de geçen hafta Türkiye’de 2012 yılına ilişkin büyüme tahminlerinin % 2 olduğu uyarısında bulundu. Öztrak anlatıyor: “Önümüzdeki yıl Türkiye’de büyümenin %2’ye gerileme tahmininden söz ederlerken, aynı zamanda mevcut politika bileşenlerinin ekonomiyi yavaşlatmaya yetmediğini ve ekonomideki kırılganlığın giderek artmakta olduğunu ve sert bir iniş olma olasılığı bulunduğunu söylüyorlardı. Şimdi ekonomi bu yıl %7,5 – 8’den önümüzdeki yıl %2’ye gerileyecekse, bu zaten sert bir iniştir, ama yine de güvenli bir sert iniş olarak ortaya çıkıyor. Ama benim endişem şu: Merkez Bankası’nın ortadoks olmayan para politikası ve hükümetin mali politikası ciddi bir cari açığa ve fiyatların yükselmesine neden oldu, bu politikalar değiştirilmezse Türkiye önümüzdeki dönemde %2’yi bile mumla arar hale gelebilir.”
Öztrak, yükselen ekonomilerin en büyük sorununun “ekonomik döngüyü dengeleyecek politikalar izlememeleri” olduğunu kaydetti. Öztrak, mevcut durumda – özellikle Avrupa’daki krizle birlikte – Türkiye’nin en kırılgan ekonomilerden biri olduğunu söyledi: “Türkiye’nin cari açığını finanse etmekte en büyük kaynağı Avrupa’daki bankalar. Şimdi bunlar, o paraları kendi içlerinde kullanmak durumunda kalacaklar. Ve Türkiye’de likiditeyle ilgili çok ciddi sorunlar çıkacak. İşte bunu daha önce görüp, % 3-4’e düşmüş olan cari açığın Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya oranını % 10’a fırlatmasaydık, dışarıdan gelen bu krizi daha rahat göğüsleyebilecektik. Bütün bu sorunların bir tek sorumlusu var; o da mevcut hükümet.”
Peki iktidarda CHP olsaydı ne yapardı? Faik Öztrak ‘daha sorumlu bir politika izlerdik’ dedi: “İşlerin bu noktaya gelmesine izin vermezdik. Seçim öncesinde muhteşem popülist bir politika izlendi ve insanların umutlarıyla gelirleri arasındaki uçurum sıcak parayla, kredilerle doldurulunca ortaya bu tablo çıktı. Üretmeden tüketirseniz cari açık çıkar, dış borçlanma ihtiyacı çıkar. Biz çok daha sorumlu bir politika izlerdik. Kredilerin bu şekilde patlamasına izin vermezdik. AKP 2002 yılında iktidara geldiğinde hane halklarının borcunun gelirlerine oranı %4,5’larda idi. Şu anda bu oran %45’i geçmiş. Herkes gırtlağına kadar borca batmış durumda.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Türkiye’nin, ekonomisinde ve mali sisteminde sürdürülebilirliğe odaklanması gerektiğini ve serbest piyasasını güçlendirmesi gerektiğini belirtti. Öztrak, son yıllardaki ekonomik performansla birlikte yapısal sorunların görmezden gelindiğini vurguladı.