Ankara-Moskova hattındaki gerilimin Akdeniz Bölgesi’nde turizm sektörünü olumsuz yönde etkiliyor. Buna rağmen uzmanlara göre, taraflar arasında özür dileme şartı olduğu sürece ilişkilerde iyileşme zor görünüyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in geçen hafta Yunanistan’da yaptığı açıklama, ilişkilerde yumuşamanın başlayacağı yorumlarına yol açmıştı. Putin, Moskova yönetimi olarak Ankara’dan özrün özellikle beklendiğini şu ifadeleriyle vurgulamıştı:
“Günümüzde Türk tarafıyla farklı kanallar kullanılarak devamlı temas halindeyiz. Birtakım somut adımlar atmalarını beklediğimizi çok iyi biliyorlar. Ancak özür ve verilen zararın tazmin edileceği açıklaması bir türlü gelmiyor. Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesini biz de istiyoruz. Fakat ilişkilerimizi bozan taraf biz değiliz. Dolayısıyla ilk adımı Ankara’nın atması gerekiyor. Ayrıca şunu da söylemek isterim. Geride bıraktığımız onlarca yılda Rusya olarak Türkiye ile yakın ilişki kurmak için büyük çabalar sarf ettik. Durup dururken tüm bu kazanımları bir çırpıda yok edecek adımın niye atıldığını hâlâ anlamış değilim. Uçağımız vurulmakla kalmadı, paraşütle atlamayı başaran pilotumuz yerden açılan ateşle öldürüldü. Özellikle bu son söylediğimin uluslararası hukuka göre savaş suçu sayıldığını da hatırlatmak isterim. Diğer taraftan şimdi ‘Olan oldu’ demek kalıyor.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, Salı günü Putin’in sözlerini değerlendirirken Türkiye’nin “suçlu” konumuna düşürülmesini eleştirdi. Erdoğan, neden Türkiye’den ilk adım beklendiğini anlamakta zorlandığını belirterek, şu görüşlerini ifade etti:
“Biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz ve biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz. Tam aksine Rusya ile münasebetlerimizi geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı noktadayken, iki iyi dost noktasındayken böyle bir konuma gelmiş olması veyahut bir pilotun yapmış olduğu hata veya yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, yeniden çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içerisinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Temenni ederim ki bir an önce bu sıkıntı aşılır ve Türkiye ile Rusya şu son 10 yıl içerisinde attıkları adımları yeniden atarlar, atmaya devam ederler.”
Erdoğan’ın açıklamasının ardından Cumhurbaşkanlığı kaynaklarınca “pilot hatası” ifadesinden kastın “Rus pilotlarca Türk sınırı ihlali yapılması” olduğu duyuruldu.
“Rusya cephesinde değişiklik yok”
Putin ve Erdoğan’ın açıklamalarıyla birlikte, ilişkilerde iyileşme olasılığını uzmanlar Amerika’nın Sesi’ne değerlendirdi. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğretim üyesi Doç.Dr. Fatih Özbay’a göre, Türkiye’de iyimser bir hava oluştu; ancak bu gerçekçi değil. Rusya tarihini ve ikili ilişkileri inceleyen Özbay, Putin’in sadece ülkesinden yapılan açıklamaları değişik bir tonda tekrarladığını söyledi. Özbay, “Türkiye’den istedikleri, özür dinlemesi ve tazminat ödenmesi. Rusya cephesinde hiçbir değişiklik yok” dedi.
Fatih Özbay, Erdoğan’ın dünkü açıklamasıyla ilk anda Türkiye’nin sanki kendi pilotunu suçladığı gibi bir algı ortaya çıktığını ancak sonrasında Cumhurbaşkanlığı’nın bunu düzelttiğini anımsattı ve Rus tarafınca ortada sınır ihlali yapıldığı gerçeği bulunduğuna dikkat çekti. Rusya’nın da egemen bir devlet olarak sınır ihlalinde aynı tepkiyi vereceğini kaydeden Özbay, “Çözümün önünde iki ülke liderlerinin karakterleri engeli var. Putin, iç kamuoyuna özür dilenmeden, tazminat ödenmeden bunun bitmeyeceği mesajını sık sık veriyor. Türkiye tarafında da zaten hava sahası ihlal edilmiş bir ülke olarak özür dilemesinin beklenmesi, Sayın Cumhurbaşkanı’nın karakteri düşünüldüğünde mümkün olacak bir şey gibi görünmüyor” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın özür beklemesini yanlış bulduğunu söyleyen Özbay, “Buradan bakıldığında karşımızda bir çıkmaz sokak var. Türk – Rus ilişkilerinde yakın zamanda beklendiği gibi bir bahar havası geleceğini zannetmiyorum” diye konuştu.
“Putin geri adım atmaz, Türkiye de…”
Özbay, ölen Rus pilotunun Türkiye’ye getirilen cenazesinin uğurlanışı sırasında askeri tören kaidelerine dikkat edildiğini de söyledi. Özbay’a göre Rusya Türkiye’ye, Ukrayna ya da Baltık Cumhuriyeti’ne davrandığı gibi davranamaz.
Özbay, uçağı düşürmeyi göze aldıktan sonra Türkiye’nin geri adım atamayacağını ve hata yaptığını kabul etmesi gibi bir durumda, devlet saygınlığının zarar göreceğini ifade etti.
Özbay, çözümün taraflar arasında askeri-diplomatik bir teknik komisyon oluşturarak olayı analiz etmekten geçtiğini savundu. Özbay, gerekirse bunun uluslararası nitelikte bir komisyon da olabileceği görüşünü de paylaştı. Özbay, ancak komisyon kararı sonrasında Türkiye’nin belki iyi niyet göstergesi olarak özür dileme değil ama tazminat ödeyebileceğini de sözlerine ekledi.
Akdeniz’de turizm nasıl etkileniyor?
Yakın zamanda yumuşamanın beklenmediği Türkiye–Rusya ilişkileri nedeniyle gözler Akdeniz Bölgesi’nde. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu üyesi Selçuk Akıltopu, özellikle Antalya’nın kötü bir turizm sezonu yaşadığına dikkat çekti. Akıltopu, “Bu sadece Akdeniz’e ve Antalya’ya zarar vermekten öte Rusya’ya da zarar verdi. Rus turistler ile Antalya arasında gerçekten kan uyuşumu vardı. Onlar Antalya’da olmaktan ve biz de onları ağırlamaktan mutluyduk. Şimdi bunun etkilerini azaltmaya çalışarak, bu senedeki turizm sezonunu idare ediyoruz” dedi.
Geçen yıllarda Türkiye toplamında 4,5 milyon Rus turist ve Antalya’da ise 3,5 milyon Rus turist ağırlandığını söyleyen Akıltopu, geçen yıl zaten Rusya’da petrol fiyatlarının düşüşüne bağlı olarak Antalya’ya 2,8 milyon Rus turist geldiğini hatırlattı. Bu pazarda bu sezon için ekonomik kaynaklı düşüş olabileceğini beklediklerini ancak şimdi bunun neredeyse tamamının çekildiğini kaydeden Akıltopu, “Bu durum, toplam 11 milyon turist ağırlayan Antalya için yüzde 30 civarında bir kayba sebep oldu. Avrupa pazarından da bir miktar kayıp oldu” diye konuştu.
Turizm sektörünü sadece Türkiye değil tüm dünya açısından “kırılgan” olarak tanımlayan Akıltopu, bugün gelir kaybı açısından yüzde 30 hatta yüzde 40 sonuçları olan Türkiye–Rusya krizinden dolayı başka pazarlara yöneldiklerini de açıkladı. Akıltopu yeni pazarlardan sonuç alınabilirse, Rusya ile yaşanan krizden kaynaklı turizm üzerindeki olumsuz etkide gelecek yıl azalma olabileceğini dile getirdi.
Kriz nasıl başlamıştı?
24 Kasım 2015 sabahı Su-24M tipi bir Rus askeri uçağı, Türk sınırını ihlal ettiği gerekçesiyle TSK tarafından düşürülmüştü., 22 Haziran 2012’te bir Türk jetinin Suriye tarafınca ihtar yapılmaksızın düşürülmesi sonrası Ankara, askeri tehdit algısındaki angajman kurallarını uyguladığını duyurmuştu. Geçen yıl Suriye’de Beşar Esat rejimi yanında muhaliflere karşı savaşa askeri destek sağlayan Rusya uçaklarınca Türkiye sınırını ihlal eden uçuş rotaları izlendiği gündeme gelmişti. Antalya’da 15 Kasım 2015’te G-20 Zirvesi kapsamında gerçekleşen Putin ile Erdoğan arasında da Rusya’nın sınır ihlallerine son vermesi gerektiği yönünde uyarı yapıldığı basına yanmıştı. O görüşmede iki lider 15 Aralık’ta Moskova’da yeniden görüşmek üzere sözleşmesine karşın, 24 Kasım’da uçak krizi ile iki ülke ilişkileri adeta askıya alındı. Rusya, o günden sonra Türkiye’ye ekonomik yaptırım uygulamaya başladı.
Türk jeti tarafından vurulduktan sonra Rus askeri uçağından paraşütle atlayan pilotlardan Yüzbaşı Konstantin Murakhtin sağ kurtulmuştu. Teğmen Oleg Peshkov ise, Türkmenler’in bulunduğu bölgeye düşüşü sırasında karadan açılan ateş ile ölmüştü. Peshkov’un uçaktan canlı kurtulmuşken savaş hukuku uyarınca esir alınması yerine Türkmenlerce öldürülmesi büyük tepki toplamıştı.