Türkiye’de hükümete kadınlara gösterilen şiddeti önlemesi için yapılan baskılar giderek artıyor. Son resmi rakkamlara göre 2009 yılında Türkiye’de çoğu kocaları tarafından 953 kadın öldürüldü. Kamuoyunda cinayetlere karşı büyüyen tepki hükümeti önlem almaya zorluyor.
İstanbul’da binlerce kadın geçen Pazar günü aile içi şiddeti protesto için düzenledikleri gösteride “Artık yeter” diye sloganlar attı. Gösteriye katılan kadınlar kızgınlıklarını yaşadıkları farklı olayları anlatarak dilegetirdi.
Geçen hafta bir komşusunun oğluyla birlikte eski eşi tarafından yakılarak öldürüldüğünü söyleyen bir gösterici, kadınların en çok güvendikleri, en çok sevdikleri erkekler tarafından öldürülmelerini anlayamadığını vurguladı.
Bir başka kadın gösterici de sonunda ayrıldığı eşinden yıllarca gördüğü kötü muameleyi anlattı.
Altı yıl boyunca boşanıncaya kadar eşinden şiddet gördüğünü söyleyen kadın gösterici hala zaman zaman sorunlar yaşadığını ama devletin kendisi orumak için önlem almadığından yakındı.
Haftasonu eşleri tarafından öldürülen kadınlarla ilgili haberler yine gazetelere manşet oldu. Konya’da kocasının ikinci bir eş getirmesi üzerine evinden kaçan bir kadın, babasıyla birlikte öldürüldü. Kocası cinayet suçuyla tutuklandı. Bir başka erkek çocuğunun gözü önünde karısını vurdu sonra intihar etti.
Türk Kadın Hakları Grubunun üyelerinden Pınar İlkkaracan, sorunun giderek kötüleştiği görüşünde.
Hergün gazetelerde en az iki, üç cinayet haberi okunduğunu, kadınlara yönelik şiddetin arttığını belirten İlkkaracan, cinayetlerin buzdağının tepesi olduğunu asıl nedenin Türkiye’nin kadın-erkek eşitliğini gerçekleştirmekte gerikalmış olması olduğunu söylüyor.
Bu yılbaşında İçişleri Bakanlığı öldürülen kadınların sayısıyla ilgili son istatistikleri açıkladı. Buna göre 2009’da 2002 yılına kıyasla yüzde 1,400 gibi büyük bir artış görülüyor. Uzmanlar artışı bir ölçüde istatistiklerin düzelmesine ve bu tür suçların resmi makamlara daha fazla bildirilmesine bağlıyor. Ama durumun kötüleştiği konusunda herkes hem fikir.
Geçen hafta Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin durumu düzeltmek için hem yasal alanda hem de uygulamada adımlar atılacağını açıkladı.
Polise ve aile mahkemelerine daha fazla yetki verileceğini belirten bakan, en önemlisi bazı Avrupa ülkelerindeki gibi aile içi şiddet nedeniyle evlerinden uzaklaştırılan erkeklere polisin kendilerini izleyebilmesi için elektronik bilezik takılacağını söyledi.
Ancak durumu eleştirenler sorunun yasal düzenlemelerden değil uygulamadan kaynaklandığı görüşünde. Merkezi Amerika’daki İnsan Hakları Gözlem Örgütünden Gauri van Gulik bu yıl Türkiye’deki aile içi şiddet üzerine bir rapor hazırladı. Gulik, ortada bir güven boşluğu olduğunu söylüyor
Yasalar açıdan büyük ilerleme olduğunu, koruma önlemlerinin ilke olarak ceza kanununa, medeni hukuka girdiğini belirten Gulik ancak bunların hiçbirinin am olarak uygulanmadığını vurguluyor. İnsan hakları uzmanı kadınların en kötü durumlarda bile koruma görmediğini, bazılarını polislerin “kocanın yanına dön” diyerek geri çevirdiğini söylüyor.
Ancak bugün Türkiye’de medya tarafından desteklenen ve giderek güçlenen bir kadın-hakları hareketi var. Bu da hükümet üzerinde kadın cinayetlerine son vermesi için yapılan baskıyı arttırıyor.