Erişilebilirlik

Washington'daki Girişimciler Zirvesi'nin Yankıları Sürüyor


Başkan Obama’nın Washington’da topladığı Girişimcilik Konferansı’nda ağırlık, halkının çoğunluğu Müslüman olan ülkelerdeydi. Başkan geçen yıl Kahire’de yaptığı konuşmada, Müslüman ülkelerle yeni bir başlangıç yapmak istediğini açıklamıştı. Zirve bu çerçevede düzenlendi. Girişimcilik zirvesinin amacı, 50’den fazla ülkenin işadamlarıyla ilişkileri geliştirmekti. Zirvede dünyanın her köşesinden iş dünyasının liderleri, ülkelerinin ekonomilerini geliştirmenin yollarını arıyordu.

Zirvede Türk girişimciler de temsil edildi. Ewing Morion Kaufmann Fonu’ndan Tim Kane özel olarak Türkiye üzerinde durdu:

"Türkiye iyi bir örnek. Türk ekonomisi büyük bir gelişme gösterdi. Türkiye bu başarıyı özel sektöre, özel sektörün büyümesine ve dış dünyaya açılması sayesinde kazandı. Ekonomik büyüme, değişimi de beraberinde getiriyor."

Özelleştirmeye 1980’li yıllarda başlayan Türkiye, dünyanın en hızlı gelişen ülkelerinden biri oldu. Serbest ticaret uygulamalarına başlaması, sermaye piyasalarını kurması ve devlet müdahalelerini azaltmasının yardımıyla Türkiye, değişim ve refaha örnek gösterilen bir ülke haline geldi. CATO Enstitüsü’nden Ian Vasquez, özel teşebbüsü geliştirip insanları girişimci yapmaya özendirmenin, hükümetlerin aradan çekilmesiyle hız kazandığına işaret ediyor. Ian Vasquez özel teşebbüsün, her ekonominin motoru olduğunu kaydediyor:

"Hepsi değil ama bir çok Müslüman ülke, devletin yardımıyla ekonomik büyüme modelinden uzaklaşamadı. Bu model, girişimcilerin istedikleri gibi hareket etmesinin önüne her türlü engeli koyuyor. Girişimcilerin işi, sadece kendileri için değil toplum için de zenginlik ve refah yaratma fırsatlarını arayıp bulmaktır. Onların değerlendirme gücü, birçok ülkede devletin müdahaleleriyle engelleniyor."

Dünya Bankası ülkelerin iş yaratma ortamını da değerlendiriyor. Kane bu alandaki bazı istatistikleri şöyle açıkladı:

"Dünya Bankası ülkelerde yeni bir iş başlatmanın ne kadar zaman aldığını ölçtü. 2004 yılında tipik bir Ortadoğu ülkesinde bu süre 42 gündü. Birçok belge toplayıp sunmak, çeşitli soruları cevaplamak 42 gün zaman alıyordu. Şimdi ise bu ülkelerde yeni bir işi başlatmak, 21 günde mümkün olabiliyor. Suudi Arabistan’da bu süre beş gün. Bu gibi durumları birbirimizden öğrenerek daha etkili olmayı ve girişimcilerin rahatça çalışmasının önünü açabiliriz."

İslam Konferansı Örgütünün Washington’daki zirveye katılan temsilcisi Reşad Hüseyin girişimcilerin karşılaştığı sorunlardan bazılarını dile getirdi:

"Girişimcilerin karşılaştığı sorunlardan bazıları, sermaye yetersizliği, bazen kültürel sorunlar, bazen girişimciliğin kötü görülmesi olabilir. Fakat dünyanın her yerinde girişimciler, bu gibi engelleri aşmayı başarabiliyor. Bu zirvenin amacı da, girişimcilerin karşılaştıkları sorunları nasıl aştıkları hakkındaki deneyimlerini birbiriyle paylaşmasıydı."

Necip Sıddıki girişimciliğin kötü görülmesini aşabilmiş bir iş adamı… 1989 yılında Afganistan’dan Amerika’ya gelen Sıddıki, 1997 yılında bir lokanta açmış. Sıddıki fazla müdahale görmeden düşlediği işletmeyi gerçekleştirdiğini söylüyor:

"Lokantacılık işine başlarken bir çok yerden izin almak gerekiyor. Önce lokanta binasını inşa ediyorsunuz, belediyeden, sağlık bakanlığından, itfaiye müdürlüğünden izin almanız gerekiyor. Bunlar ucuz değil. Fakat piyasa serbest olduğu için her türlü kuralı rahatlıkla yerine getirdim ve bu işi başardım."

Necip Sıddıki serbest piyasa ortamında da başarılı olmuş. Afganistanlı göçmen, iki yeni lokanta daha açtıktan sonra, iki daha açarak toplam lokanta sayısını beşe çıkartmayı hedefliyor. Sıddıki’nin işyerlerinde 25 kişi çalışıyor.

Amerika’da 20 milyon küçük işletme var. Buralarda çalışanlar tüm ülkede yeni yaratılan her üç işten birinde çalışıyor.

XS
SM
MD
LG