Washington’un altı yıl sonra yeniden ev sahipliğini yaptığı Nükleer Güvenlik Zirvesi’nde bu yıl ilk kez nükleer materyallerin IŞİD gibi terör örgütlerinin eline geçmesinin önlenmesi konusunda özel bir oturum düzenlenecek. İki yılda bir yapılan zirveye katılan 50 ülkeden liderler, değişim geçiren nükleer tehditleri ve bunları önleme yollarını ele alacak.
Brüksel’de düzenlenen son terör saldırısı, IŞİD’in ne denli büyük ve karmaşık bir tehdit haline geldiğini gösteriyor.
Nükleer Güvenlik Zirvesi’nde bu tehditle ilgili özel bir oturum düzenlenecek.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, “Bu zirve daha kapsamlı bir tehdide odaklanacak. IŞİD’in herhangi bir nükleer malzemeye erişme olasılığı kuvvetleniyor ve bunun engellenmesi gerekiyor. Bu konu zirvedeki görüşmelerin bir parçası olacak” şeklinde konuştu.
Brüksel’deki saldırıların ardından Belçika, nükleer tesislere silahlı muhafızlar yerleştirdi.
Ancak asıl endişe kaynağı, teröristlerin Pakistan gibi ülkelerde nükleer malzemeye erişme olasılığı. Kuzey Kore tehdidi de aynı derecede kaygı verici.
Bu zirve, Başkan Obama’nın katılacağı dördüncü ve son nükleer güvenlik zirvesi olacak.
Daha önceki toplantılarda devletler yüksek düzeyde zenginleştirilmiş uranyum kullanımının azaltılması, korunmasız nükleer materyalleri güvenceye alma, nükleer kaçakçılık ve terörizmi önleme gibi konulara eğilmişti.
Uluslararası ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Victor Cha, “Umarım önceki zirveler, devletler arasında güvenlik ve işletim norm ve standartlarını belirleyen bir uluslararası rejim tesis edebilmiştir,” diyor.
Ancak uzmanlara göre hala çözülmemiş kilit sorunlar var.
Uluslararası ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Sharon Squassoni, “Dört yılda korunmasız nükleer malzemenin güvence altına alınması hedefine ulaşmada genel anlamda çok ilerleme kaydedildi. Ancak bu hedefe tamamen ulaşılamadı” diyor.
Uzmanlar için nükleer materyallerin büyük bir kısmının askeri tesislerde tutulması da ayrı bir sorun.
Rusya zirveye katılmıyor, çünkü bu tür toplantıların artık önemi kalmadığını savunuyor.
Ulusal Güvenlik Konseyi eski çalışanı Frank Miller, “Rus ve Çin hükümetleri kapsamlı gündemin içinde değil ve bu iki devlet de, nükleer silahlarını Batı’daki ülkelerden daha farklı bir tempoda modernize etme ve arttırma peşinde” şeklinde konuşuyor.
Gelecek yıl Ocak ayında göreve başlayacak olan yeni ABD Başkanı için asıl sorulması gereken soru, bundan sonra ne olacağı.
Sözcü Earnest, “Umuyorum bir sonraki başkan, Amerika’nın en büyük ulusal güvenlik önceliğinin korunmasız nükleer materyallerin güvence altına alınması olduğunu anlar” şeklinde konuştu.
Beyaz Saray, zirvenin önemli hedeflerinden birinin nükleer güvenliği sağlamak amacıyla çalışan örgütlerden oluşan uluslararası ağı güçlendirmek olduğunu vurguluyor.