WASHINGTON —
2014 yılına dair küresel ekonomik beklentiler, büyümeye gelişmiş ülkelerin öncülük edeceğine işaret ediyor. 2008 mali krizinden bu yana küresel ekonomiyi canlı tutan gelişmekte olan ülkeler ise hem global gelişmeler hem de ülke özelindeki sorunlar nedeniyle yavaşlama sürecine girdi.
Yükselen ekonomiler arasında yer alan ülkeler son dönemde oluşan sorunları azaltmak için adımlar atmaktan geri kalmıyor. Son dönemde kırılgan beşli arasında sıralanmaya başlanan Türkiye’de de Merkez Bankası geçtiğimiz 28 Ocak Salı gecesi yaptığı olağanüstü toplantı sonrasında faiz oranlarını yükseltti. Merkez Bankası’nın kararı hem Türkiye hem de diğer ülkelerde büyük yankı buldu. Ancak bunun hemen ardından Amerika Merkez Bankası’nın varlık alımlarını ikinci kez azaltma kararı da piyasalarda FED’in etkinliğini hissettirdi.
Amerika’nın Sesi’nin New York stüdyolarına konuk olan Caravel Uluslararası Yatırım şirketi Portföy Yöneticisi Çağlar Somek, yabancı yatırımcılar için Türkiye’nin demografik yapısı ve büyüme potansiyeli açısından özellikle uzun vadede hala cazip bir ülke olduğunu söylüyor. Ancak, Somek, geciken Merkez Bankası kararı, cari açık fazlası, TL’nin volatilesinin hala yüksek olması ve politik istikrar unsuru nedeniyle kısa vadede Türkiye için risk algısının yükseldiğinin altını çiziyor.
Somek, 18 aylık seçim sürecinde, kamu harcamalarının artabileceği, bu şekilde de kamu maliyesi disiplininin bozulması ihtimalinin risk algısını yükselten bir diğer unsur olduğuna da dikkati çekiyor.
Çağlar Somek, “Ancak bu koşullar iyiye giderse ve istikrar tekrar yakalanırsa, aynı zamanda Türkiye, hukuk devleti olduğunu tekrar ispatlarsa, önceki dönemlerde başlatılan reformlar devam ettirilir ve AB ile yeniden yakınlaşma başlarsa bu durumda risk algıları düşebilir” dedi.
Somek, bu durumda da kendisi gibi yabancı portföyleri yöneten yatırımcıların Türkiye’ye daha fazla yatırım yapabileceğini söyledi.
Yükselen ekonomiler arasında yer alan ülkeler son dönemde oluşan sorunları azaltmak için adımlar atmaktan geri kalmıyor. Son dönemde kırılgan beşli arasında sıralanmaya başlanan Türkiye’de de Merkez Bankası geçtiğimiz 28 Ocak Salı gecesi yaptığı olağanüstü toplantı sonrasında faiz oranlarını yükseltti. Merkez Bankası’nın kararı hem Türkiye hem de diğer ülkelerde büyük yankı buldu. Ancak bunun hemen ardından Amerika Merkez Bankası’nın varlık alımlarını ikinci kez azaltma kararı da piyasalarda FED’in etkinliğini hissettirdi.
Amerika’nın Sesi’nin New York stüdyolarına konuk olan Caravel Uluslararası Yatırım şirketi Portföy Yöneticisi Çağlar Somek, yabancı yatırımcılar için Türkiye’nin demografik yapısı ve büyüme potansiyeli açısından özellikle uzun vadede hala cazip bir ülke olduğunu söylüyor. Ancak, Somek, geciken Merkez Bankası kararı, cari açık fazlası, TL’nin volatilesinin hala yüksek olması ve politik istikrar unsuru nedeniyle kısa vadede Türkiye için risk algısının yükseldiğinin altını çiziyor.
Somek, 18 aylık seçim sürecinde, kamu harcamalarının artabileceği, bu şekilde de kamu maliyesi disiplininin bozulması ihtimalinin risk algısını yükselten bir diğer unsur olduğuna da dikkati çekiyor.
Çağlar Somek, “Ancak bu koşullar iyiye giderse ve istikrar tekrar yakalanırsa, aynı zamanda Türkiye, hukuk devleti olduğunu tekrar ispatlarsa, önceki dönemlerde başlatılan reformlar devam ettirilir ve AB ile yeniden yakınlaşma başlarsa bu durumda risk algıları düşebilir” dedi.
Somek, bu durumda da kendisi gibi yabancı portföyleri yöneten yatırımcıların Türkiye’ye daha fazla yatırım yapabileceğini söyledi.
