NATO ve Avrupa Birliği, Ukrayna'ya askeri müdahalede bulunması durumunda, böyle bir girişimin "ağır sonuçlar doğuracağı" konusunda Moskova'yı uyardı. AB liderleri Moskova'ya yönelik yaptırımları 6 ay uzatma kararı aldı. NATO ise Rusya'nın Ukrayna'ya üyelik kapısını kapatma talebini reddetti.
Avrupa Birliği'ne üye 27 ülkenin devlet ve hükümet başkanları, Belçika'nın başkenti Brüksel'de yılın son zirvesinde, Rusya'nın Ukrayna sınırına asker yığmasının ardından yaşanan krizi görüştü. Zirve sırasında Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelensky de NATO karargahında Genel Sekreter Jens Stoltenberg’le biraraya geldi.
Zirveden bir gün önce Zelensky ve eski SSCB'den ayrılan 5 Doğu Avrupa ülkesinin yöneticileriyle biraraya gelen 27 AB üyesi ülke liderleri, mevcut yaptırımlara ek ağır ekonomik yaptırım seçeneklerini görüştü. AB liderleri, saatlerce süren tartışmaların ardından oybirliğiyle Ukrayna'ya "tam destek" kararı aldı. Bu karar, sonuç bildirgesinde, "Ukrayna'ya karşı herhangi bir yeni saldırının ağır sonuçları ve yüksek bir maliyeti olur" ifadesiyle yer aldı.
Rusya NATO'ya başvurarak, ittifakın 2008 yılında "Ukrayna ve Gürcistan'ın NATO üyeliğine kapı açan" kararından vazgeçmesini resmen talep etti. Rusya, zirveden bir gün önce Moskova'yı ziyaret eden ABD'nin Avrupa'dan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Karen Donfried'e, "NATO'dan istenen yasal güvencelere ilişkin bir öneriler listesi" verdi. Donfield, Rusya'nın önerilerini Perşembe günü NATO büyükelçilerine sundu.
Ancak NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Brüksel'de Zelensky’le yaptığı görüşmenin ardından "Ukrayna'nın kendi kaderini belirleme hakkından, savunma hakkından ve NATO'nun Ukrayna’yla ortaklığından asla taviz vermeyeceğiz" dedi. Moskova'yı Kiev yönetimiyle diyaloğa geçmeye çağırdı.
AB ve NATO'dan "çoklu strateji"
Uzun zirvenin ardından gece ortak basın toplantısı düzenleyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz, 21'i NATO üyesi olan AB ülkelerinin stratejisini, "AB olarak stratejimiz çoklu bir yaklaşıma dayanıyor; caydırıcılık, diyaloğun yeniden başlatılması ve Ukrayna'ya destek" sözleriyle açıkladı. Scholz "AB sınırları" vurgusu yaparak "Sınırları ihlal edenler buna karşı gösterilecek tepkiyi de hesaba katar" dedi.
Macron da Ukrayna krizine çoklu bir çözüm yaklaşımı izlediklerini belirterek "Birincisi, Biden'ın Putin’le yaptığı görüşmede de sergilediği caydırıcılık. İkincisi Rusya'yı yeniden Minsk Anlaşması ve Normandiya formatı çerçevesinde, politik çözüm için masaya oturtmak. Üçüncüsü de Ukrayna'ya yardım etmeye devam etmek. Elbette naif olmadan, diyaloğu da yok etmeden, müzakere ve politik çözüm tek yol" dedi.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, Rusya’yla Almanya arasında yakın zamanda tamamlanan ancak henüz faaliyete geçmeyen "Kuzey Akım 2" doğalgaz boru hattının "büyük bulmacanın bir parçası" olduğunu söyledi. Ancak Olaf Scholz, basın toplantısında boru hattıyla ilgili sorulardan "Bu özel bir proje" diyerek kaçındı.
AB liderleri, sorunun çözümü için Almanya ve Fransa'nın arabulucu rolü üstlendiği "Normandiya Formatı zemininde diplomatik çabaların teşvik edilmesi" çağrısında bulunuyor. Ancak Rusya, bu formata dönmektense ABD’yle doğrudan müzakere etmek istiyor. Elysee diplomatları, konunun çözümü için ABD ve Rusya’yla sürekli temasta olduklarını belirtiyor. ABD de konunun Normandiya formatında konuşulması fikrini destekliyor. Moskova’yla bu yönde görüşmeler devam ediyor.
Zelensky'nin hayal kırıklığı
Brüksel'de iki gün boyunca AB'den "caydırıcı yaptırımlar" uygulamasını isteyen Ukrayna lideri Zelensky, AB'nin "bekle gör" tutumundan duyduğu hayal kırıklığını gizlemedi. AB liderlerine "Rusya'nın provokasyonlarına gelmeme ve saldırgan tavırlardan kaçınma" sözü veren Zelensky, hayal kırıklığını "Birçok Avrupalı lider genellikle sınırlarımızda neler olduğunu anlamıyor" sözleriyle dile getirdi.
İlgili Haberler "Rusya'ya Karşı Benzeri Görülmemiş Önlemlere Hazırız"