"AB Yaptırımları Rusya’nın Enerji Gelirini Azaltmadı"

Avrupa Birliği'nin Rusya'ya uyguladığı ekonomik yaptırımlar enerji fiyatlarını yükseltti. Ancak artan fiyatlar sayesinde Rusya yılın ilk yarısında, petrol ve doğalgaz ihracatı ile 158 milyar Euro gelir elde etti.

Avrupa ve Asya'da araştırmalar yapan Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi'nin (CREA) yayınladığı bir rapor, AB yaptırımları sonrasında Rusya'nın hidrokarbon ithalatı miktar olarak azalsa da fiyat artışları nedeniyle gelirinin düşmediğini ortaya koydu.

Your browser doesn’t support HTML5

"AB Yaptırımları Rusya’nın Enerji Gelirini Azaltmadı"

Çalışmanın başyazarı Lauri Myllyvirta, raporun sunumunda bu durumu, "Savaşın başlangıcından bu yana alınan vergiler ve gümrük tarifeleri sayesinde Rusya’nın federal bütçesine yaklaşık 43 milyar Euro katkı sağladı. 2021'de federal bütçe 230 milyar Euro’ydu. Yani tüm gelirler, 100 milyar Euro olarak tahmin edilen Rus askeri harcamalarının maliyetini aştı. Ukrayna altyapısının imhasının 110 milyar olduğu tahmin ediliyor" ifadeleriyle açıkladı.

İlgili Haberler Rusya Gazı Kapattı Avrupa Ekonomileri Sarsılıyor

Rapora göre ambargoya rağmen elde edilen yüksek karın nedeni, enerji kriziyle birlikte yükselen fiyatlar. Yaptırımlara ve AB'den yapılan ithalattaki düşüşe rağmen Rusya, özellikle Avrupa pazarlarında artan fiyatlarla ihraç edilen düşük hacimleri etkin bir yöntemle telafi etti.

Özellikle doğalgazda, vanaların kapanması korkusu, toptan satış fiyatlarının 2021'e kıyasla 3 kattan daha fazla artmasına yol açtı. Temmuz ve Ağustos aylarında ihraç edilen doğalgazın hacmi, 2021'in aynı dönemine kıyasla yüzde 25 düşerken, gelirler yüzde 30 arttı.

Sonuç olarak gaz ithalatı yüzde 70 düştü, ancak Rusya'nın ihracat kazançlarına bir etkisi olmadı.

AB, Türkiye ve Japonya aldı

Yılın ilk yarısında Avrupa Birliği 85 milyar Euro ile Çin, Türkiye ve Hindistan'ın önünde, Rus fosil yakıtlarının hala en büyük ithalatçısı olarak kaldı.

AB içinde Almanya, Rus petrolüne en bağımlı ülkeler listesinde birinci sırada yer aldı. Almanya’yı Hollanda, İtalya, Polonya ve Fransa izledi.

Avrupa Birliği, Türkiye ve Japonya, Temmuz ve Ağustos döneminde Rusya'nın petrol ihracatının yüzde 56'sını satın aldı. Bu oran önemli olmakla birlikte, özellikle Avrupa'da savaş öncesi döneme göre yüzde 75 düştü.

İlgili Haberler AB Ruslar'a Vize Kolaylığı Anlaşmasını Askıya Aldı

Bu süreçte, Rus doğalgaz satışları toplamda yüzde 56 düşerken, kömür ve sıvılaştırılmış doğalgazın satışları yüzde 29 ve yüzde 15 düştü.

AB'nin Rus kömürüne uygulayacağı ambargo 5 Aralık'tan önce yürürlüğe girecek. Ancak Rusya petrol satışlarını, Hindistan, Çin, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'a yüzde 19 arttırmayı başardı bile.

Çin, Almanya'nın yerine mi geçti?

Raporda yer alan bir başka tespit de Rusya'nın Avrupa'daki en büyük müşterisi Almanya'nın yarattığı boşluğu Çin'in doldurduğu.

Temmuz ve Ağustos aylarında Çin; Şubat ile Mart dönemine kıyasla Rusya'dan en fazla fosil yakıtı satın alarak Almanya'yı geride bıraktı. Üstelik bu dönem boyunca, Almanya'nın ithalatı yüzde 17 düşerken, Çin'in ithalatı da aynı oranda arttı.

CREA uzmanları raporda, "Çin, Rusya ile alışverişini daha da ileriye taşıyacak mı?" sorusuna ise, "Pekin, Rusya'nın Pasifik pazarına sağlayabileceği her şeyi zaten satın alıyor. Başka bir deyişle, daha fazla ithalat yapmak, Rusya'nın uzak limanlarından daha uzun ve daha pahalı sevkiyatlar gerektirecektir. Fiili olarak, yeni altyapılar oluşturmak gerekiyor" yanıtını veriyor.

"Yaptırımcı değil arabulucu Türkiye"

Rusya'ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle Moskova'nın tüm Avrupa’ya giden Kuzey Akım 1 doğalgaz boru hattının vanalarını kapatması, "Rusya'ya uygulanan yaptırımların sonuç getirip getirmediği" konusunda soru işaretlerine yol açtı.

İlgili Haberler Macron’dan Rusya ile Diyalogda Türkiye Örneği

Üstelik Rusya'nın enerji ithalatının miktarı azalsa da, artan fiyatlar nedeniyle karını artırması da soru işaretlerini artırdı.

Enerji kıtlığı riski nedeniyle sert bir kışa hazırlanan Avrupa Birliği’nin başkentlerinde hükümetler yüzde 10 ila 20 oranında enerji tasarrufu yapmaya davet edildi. Ambargo sonrası artan enerji fiyatlarının hane halkları ve şirketler üzerinde yaratacağı sosyal etki de ayrı bir endişe konusu.

Pek çok şirket enerji faturalarını karşılayamayacağı için işçi çıkarma ve fabrika kapatmaya hazırlanırken, bireysel tüketiciler de ödeyemeyeceği kadar yüksek enerji faturaları ile karşılaşmaktan endişe ediyor.

Muhalefet partileri bu tehlike karşısında, hükümetleri Rusya ile diyaloğa girmeye ve Avrupa halkını vuran yaptırımların kaldırılmasını talep etmeye başladı.

AB üyesi Bulgaristan, Rusya ile enerji pazarlığına gideceğini açıkladı. Macaristan hükümeti, Rusya ile masaya oturdu bile.

AB Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da hafta sonu, "Rusya'ya uygulanan yaptırımların kaldırılması" için yapılan eylemlerin, diğer AB ülkelerinde de tekrar etmesi endişesi büyüyor.

Fransız Le Figaro gazetesinde jeopolitika uzmanı Renaud Girard tarafından kaleme alınan bir makalede, "Bumerang gibi geri gelen ve Avrupa halklarını vuran Rusya'ya karşı yeni yaptırımlar yaratmak için zaman harcayan Avrupa Komisyonu'nun şevkini yatıştırmalıyız. Sadece Rus askeri sanayisi yaptırımlarla hedef alınmalıdır. Yaptırımcı değil, arabulucu olan Türkiye, bizimkinden daha akıllı bir politikaya sahip, çünkü çabaları daha çok bir barış anlaşmasına yönelik" dedi.