Cumhuriyetçi başkan adayı Trump, hakkında açılan davaların gölgesinde kampanya yürütüyor

22 Ağustos 2024 - Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adayı Donald Trump seçim kampanyası kapsamında ülkenin güney sınırını ziyaret etti

ABD seçimlerine dokuz haftadan biraz fazla bir süre kala, Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump, bir taraftan son iki yıldır peşini bırakmayan çok sayıdaki ceza davasıyla ilgilenirken, bir taraftan da seçim kampanyası için zamanını dengelemek zorunda kalıyor.

Eski başkanın dahil olduğu hukuk mücadeleleri dört yargı bölgesinde, hem federal mahkemelerde hem de eyalet mahkemelerinde devam ediyor. Bu, büyük bir partinin başkan adayı için eşi benzeri görülmemiş bir durum. Trump'ın hukuk ekibi de yargılamaların seçim sonrasına ertelenmesi gerektiği yönündeki argümanlarında sıklıkla buna işaret ediyor.

Bazı davalarda, Trump’ın savunması, Anayasa Mahkemesi'nin Temmuz ayında aldığı kararıyla desteklendi. Bu kararda Anayasa Mahkemesi, başkanların görevdeyken gerçekleştirdikleri eylemler nedeniyle kovuşturmaya karşı önemli ölçüde dokunulmazlığa sahip olduklarına hükmetmiş ve eski bir başkanın bir suçla itham edilmesi halinde sunulabilecek kanıt türüne sınırlamalar getirmişti.

İlgili Haberler Trump federal mahkemeden sus payı davasına müdahil olmasını istedi


New York davası

Trump'ın hukuk ekibi son hamlesinde, Trump'ın iş kayıtlarının tahrif edilmesiyle bağlantılı 34 suçtan suçlu bulunduğu New York eyaletindeki ceza davasının, 18 Eylül'de yapılması planlanan ceza duruşmasından önce federal mahkemeye nakledilmesini talep etti.

Bu davadaki suçlamalar, Trump'ın eski avukatına, bir yetişkin film oyuncusunun yıllar önce, Başkan şimdiki eşiyle evliyken Trump'la “cinsel ilişkiye girdiğini ifşa etmesini önlemek için” yaptırdığı belirtilen ödemelerden kaynaklanıyor. Eski başkan belgelerde tahrifat yaparak şirketinin avukatına yasal ücret ödüyormuş gibi görünmesini sağlamaktan suçlu bulundu. Trump bu ilişkiyi reddetti.

Trump'ın avukatları davanın eyalet mahkemesinden alınmasını talep ederken, bunun yapılmamasının başkanlık adaylığına ve destekçilerine kalıcı zarar vereceğini savunuyor.

Avukatlar dilekçede, “Devam etmekte olan dava, 2024 başkanlık seçimlerinin önde gelen adayı olan Başkan Trump'a ve Manhattan'ın çok ötesindeki seçmenlere doğrudan ve telafisi mümkün olmayan zararlar vermeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

Ancak, bu taktiğin uygulanması zor görünüyor. Talep, Trump'ın ekibinin daha önce de benzer bir taleple başvurduğu ancak reddedildiği aynı federal yargıca iletildi.

Your browser doesn’t support HTML5

5 Kasım seçim sonuçlarında hangi seçmen kitlesi belirleyici olacak? – 30 Ağustos


6 Ocak davası

Ayrı bir davada Trump, 2020 başkanlık seçim sonuçlarını bozma çabası ve 6 Ocak 2021'de kendisini destekleyen binlerce kişinin, Joe Biden'ın seçim zaferinin onaylanmasını şiddet kullanarak bozmaya çalıştığı ABD Kongre Binası'ndaki baskın ve isyanın kışkırtılmasındaki rolüyle ilgili suçlamalarla karşı karşıya.

Bu dava Trump'ın başkanlık dokunulmazlığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurmasına neden oldu. Bu yasal adım birkaç aylık bir gecikmeye yol açtı ve Trump'ın isyandaki rolünü soruşturmak üzere atanan özel danışman Jack Smith'i, iddianamesini Anayasa Mahkemesi’nin kararına uygun bir şekilde yeniden yazmaya zorladı.

Çarşamba günü Smith davayla ilgili bir ek iddianame sundu. Smith'in bahsettiği bazı kanıtlar değişmiş olsa da, dört suçlama değişmedi. Smith, Trump'ın ABD hükümetini dolandırmak için komplo kurmak, resmi bir işlemi engellemek için komplo kurmak, resmi bir işlemi engellemek ve haklara karşı komplo kurmak suçlarını işlediğini iddia ediyor.

ABD Adalet Bakanlığı’nın, savcılara, seçimden önceki 60 gün içinde kamuya mal olmuş kişileri ilgilendiren davalarda yüksek profilli adımlar atmamaları talimatını veren gayri resmi yönergeleri mevcut.

Yeni iddianame hazırlandığında seçimlere 70 gün vardı ancak Trump bazı eyaletlerde erken oy verme işleminin Eylül ayında başlayacak olması nedeniyle Smith'in bu kuralı ihlal ettiğini iddia etti.

Trump, kendi sosyal medya platformu Truth Social'da “Adalet Bakanlığı'nın seçimlere 60 gün kala seçimleri etkileyecek herhangi bir eylemde bulunmaması Adalet Bakanlığı'nın politikasıdır, ama onlar böyle bir eylemde bulundular” diye yazdı ve mesajının devamında, “Oy verme işlemi 6 Eylül'de başlıyor, dolayısıyla Adalet Bakanlığı kendi politikasını ihlal etti - Seçimlere Müdahale. Tüm bu Yoldaş Kamala/Biden Aldatmacaları derhal İPTAL EDİLMELİDİR!” ifadelerini kullandı.

İlgili Haberler Trump hakkında seçim sonuçlarını değiştirme girişimiyle ilgili davada yeni iddianame sunuldu


Belgelerle ilgili dava

Trump'a yöneltilen diğer federal suçlamaların durumu ise belirsiz.

Eski başkan, federal yetkililerin Beyaz Saray'dan ayrıldıktan sonra sakladığı çok sayıda gizli belgeyi iade etmesi için kendisini ikna etme çabalarının yıllarca sonuçsuz kalmasının ardından Haziran 2023'te Florida'da suçlandı. Sonunda, Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Trump’ın mülkünde bir arama emri çıkardı ve gizli ve çok gizli olarak sınıflandırılmış yüzlerce sayfalık materyali ele geçirdi.

Belgeler davasındaki suçlamalar da Smith tarafından yapıldı ve ulusal savunma bilgilerinin kasıtlı olarak saklanması ve adaleti engellemek için komplo kurulmasını içeriyordu. Dava, Trump tarafından göreve atanan ve sınırlı deneyime sahip bir hukukçu olan Yargıç Aileen M. Cannon'a verildi.

Bir yıldan uzun bir süre boyunca çok yavaş bir tempoda ilerledikten sonra Cannon, suçlamaların kendisine değinmeden davayı tamamen reddederek pek çok hukukçuyu şaşırttı. Cannon davanın reddini, Smith'in uygunsuz bir şekilde atandığı ve bu nedenle suçlamada bulunma yetkisinin olmadığı iddiasına dayandırdı.

Pazartesi günü Smith sözkonusu davanın reddine itiraz etti. Özel danışman atamalarına karşı daha önce yapılan itirazlar başarısız olduğu için Cannon'un kararının bozulması muhtemel görünüyor. Ancak bu süreç seçimlerden sonraya da sarkabilir.

Trump'ın Beyaz Saray'ı tekrar kazanması halinde, Adalet Bakanlığı'na hem belge davasının hem de 6 Ocak davasının düşürülmesi talimatını vereceği tahmin ediliyor.

İlgili Haberler Trump'ın sus payı davasında yargıç, başkanlık dokunulmazlığına ilişkin karar tarihini erteledi


Georgia seçimlerine müdahale

Trump'ın dahil olduğu dördüncü ceza davası da aynı şekilde temyiz mahkemesinin kararını beklemek üzere askıya alınmış durumda.

Geçtiğimiz yıl Trump ve diğer 18 kişi, Biden'a karşı kıl payı kaybettiği Georgia'daki seçim sonuçlarını bozmak için çeşitli önlemler almakla suçlanan kapsamlı bir şantaj iddianamesinde yer aldı.

Davaya konu olan eylemlerden en bilineni, Trump'ın Georgia Eyalet Sekreteri ile yaptığı telefon görüşmesi ve bu görüşme sırasında yetkiliyi sonucu tersine çevirmek için yeterli oyu “bulmaya” çağırırken kaydedilen ses kaydı.

Savcılık makamı, suçunu kabul eden Trump ortakları sayesinde yasal süreçte erken kazanımlar elde etmiş olsa da, Ocak ayında iddianameyi hazırlayan Fulton Bölge Savcısı Fani Willis'in davayı yürütmesi için dışarıdan tuttuğu avukat Nathan Wade ile romantik bir ilişki yaşadığının ortaya çıkmasıyla dava süreci tökezledi.

Trump'ın hukuk ekibi, Willis ve Wade arasındaki ilişkinin Trump'a zarar veren bir çıkar çatışması oluşturduğunu iddia ederek yargıçtan davayı reddetmesini istedi. Yargıç, Willis'i muhakeme hatası yaptığı için eleştirdi ancak herhangi bir uyumsuzluk olmadığına karar verdi.

Trump'ın ekibi bu kararı derhal temyize götürdü ve dava o zamandan beri durmuş durumda. Temyiz mahkemesi ne karar verirse versin, muhtemelen eyaletin en yüksek mahkemesinde temyize gidilecek. Bu da, en erken 2025 yılına kadar davada bir ilerleme beklenmediği anlamına geliyor.

İlgili Haberler Trump Georgia mitinginde eyaletin Cumhuriyetçi valisini yine hedef aldı