21 Mart’ta kepenklerini kapatan İstanbullu berber ve kuaförler, 40 günlük bir aranın ardından yeniden işbaşı yaptı. Berber ve kuaförler, dükkanlarını, koltuk ve masalarıyla tıraş malzemelerini dezenfekte etti. Ellerine eldivenlerini, yüzlerine maskelerini takarak sırayla müşterilerine hizmet vermeye başladı.
Kuyubaşı’nda 25 yıldan uzun süredir saç, sakal kesen Mustafa Çukurlu, dükkana aynı anda en fazla iki müşteri aldığını söylüyor.
VOA Türkçe’ye konuşan erkek kuaförü Çukurlu, ‘‘Bizde iki tane koltuk var, iş arkadaşım Mehmet’le birlikte iki kişi alıyoruz. Zaten herkes telefonla geliyor. Erken gelen dışarıda bekliyor, şansımıza hava da iyi. İki gündür dükkanı temizledik, dezenfekte ettik. Bugüne hazır ettik. Tabii maliyetlerimiz arttı. Yüzde 40 zam yapabileceğimiz söylense de ben saç sakaldan 50 lira alıyordum, onu 60 lira yaptım. Daha fazlası çok olurdu’’ dedi.
‘‘Kaçak berberler virüs gibi yayıldı, tıraş fiyatlarına zam gelmeli’’
Suat Abaygil ise meslekte daha eski. 45 yıldır erkek saçı tıraş eden Abaygil, henüz zam yapmadığını ama zammın kaçınılmaz olduğunu söylüyor.
Kocamustafapaşalılar’a hizmet veren Abaygil, ‘‘Birçok malzememiz tek kullanımlık oldu artık. Her şeyi mutlaka sterilize ediyoruz. İçeriye müşterileri ateşlerini ölçtükten sonra alıyoruz. 38 derece ateşi olan biri kardeşim bile olsa içeri giremez. İçeride bir müşteri varsa diğeri dışarıda bekliyor. Cumartesi’den beri telefonla randevu veriyoruz. Ama şunu da söyleyeyim maliyetlerimiz çok arttı. 10 liraya aldığımız eldivenin paketi 50 TL olmuş. Kolonyada artış fahiş. Ben artık 20 liraya nasıl saç keseyim? Bu parayla, kirayı nasıl ödeyeceğim? Daha elektriği, doğalgazı, suyu var. Mutlaka dişe dokunur bir zam yapmak zorundayız, hakikaten maliyetler çok arttı. Bir de kaçak berberlik yapanlar var, onlar virüs gibi yayıldı. İşimiz çok zor’’ dedi.
‘‘Randevu sistemi uyguluyoruz, bir hafta yer yok’’
Kadın kuaförü Zekiye Karaca, haftalardır müşterilerinin gün saydığını, 11 Mayıs’ta kuaförlerin açılacağının açıklanmasının ardından bu haftayı kapattığını belirtiyor.
Karaca, ‘‘Ekonomik olarak zor bir dönem geçirdik, şimdi açıldığımız için mutluyuz. Tedbirlerimizi aldık. Tüm hijyen kurallarına uyacağız. Sosyal mesafeye dikkat ediyoruz. Eldivenimiz, siperliğimiz, maskemiz sürekli olarak kullanımda. Müşterilerimiz kalktıktan sonra oturdukları yerler de dahil olmak üzere her şeyi dezenfekte ediyoruz. Şu an yoğunluğumuz çok fazla. Bu bir hafta hiç boş yer yok, kalmadı. Bayram süresinde tatiller var. Arife günü ve bayramın birinci günü kapalıyız, sonra açacağız. İnşallah daha iyi günler olacak diye düşünüyoruz. Maliyetlerimiz artınca zam yaptık ama müşterilerimiz fiyatlardan memnun’’ diyor.
‘‘Dükkan kapalı kalınca borçlarımız birikti, işimizden olduk’’
Fatih’te erkek kuaförlüğü yapan Sezai Çağlar da Corona salgını nedeniyle zor günlerden geçirdiklerini söylüyor.
1995’ten beri berberlik yapan Çağlar: ‘‘Dükkan kapalı kalınca borçlarımız birikti, işimizden olduk. Gelirimiz epey düştü. Sonunda geldik, işimize başladık. Peçete ve havlularda tek kullanımlık malzemelere geçtik. Ustura zaten yasaklandığı için sakal tıraşını ustura ile yapmıyoruz. Fırça kullanmak da yasaklandı. Maliyetlerimiz arttı. Fiyatlar fahiş arttı ama buna rağmen malzeme bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Zamma ihtiyacımız var. Evlerde yatmak bize yaramadı. Zaten yatarsak nasıl faturaları ödeyeceğiz, nasıl ihtiyaçlarımızı karşılayacağız? Yine de normalleşmeye biraz daha ihtiyacımız var diye düşünüyorum’’ dedi.
‘‘Önce biraz tedirginlik oldu ama arkadaşlarımız önlemleri almış’’
Sabah açılır açılmaz berberinin yolunu tutan Yunus Özdemir, tıraş olmayı özlediğini söylüyor.
29 yaşındaki Özdemir, ‘‘İki aydır tıraş olmuyordum. İşe gitmeden dağınık saçlarımı toparlamak ve öyle yeni haftaya başlamak istedim. Kuaförlerin değerini olmadıkları zaman anlamış olduk. Çünkü sakalımı kesiyordum, ama saçlarımı bir türlü beceremedim. Buraya gelmeden önce tedirginlik oldu, zira virüs tehlikesi hala var, ama arkadaşlarımız önlemlerini almışlar. Devletimiz de sokağa çıkma yasaklarıyla önlemlerini sürdürüyor’’ dedi.