AİHM'den Ölüm İzni

Bir trafik kazası nedeniyle yaralanan ve beyninin büyük bölümü zarar gören Fransız vatandaşı Vincent Lambert'in durumu ailesini böldü.

Genelde bireylerden gelen ölüm talebi bağlantılı davalarla karşılaşan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu kez ailesinin görüş ayrılığı nedeniyle yargıya taşınan bir davada ulusal yargı tarafından verilen bir ölüm izninin insan hakları ihlali olup olmadığını karara bağladı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) temyiz organı olarak görev yapan ve 17 yargıçtan oluşan Büyük Daire, içtihat oluşturabilecek bir karara imza atarak bitkisel hayatta olan Fransız vatandaşı Vincent Lambert’e sağlanan yaşam desteğinin kesilmesi kararının insan hakları ihlali olmadığına hükmetti.

Büyük Daire’nin 5’e karşı 12 oyla aldığı ve nihai nitelikte olan kararın temelinde 2008’de geçirdiği trafik kazası nedeniyle beyni ciddi şekilde zarar gören, başından aşağısı felçli olan, konuşamayan ve suni yöntemlerle beslenen Lambert’in eşiyle ebeveynlerinin düştüğü görüş ayrılığı yatıyor.

Eşi Lambert’e verilen yaşam desteğinin sona erdirilmesini isterken ebeveynleri buna karşı çıkınca konu yargıya taşındı. Rachel Lambert eşinin insan onuruna uygun şekilde hayata veda etmesini talep ederken annesi Viviane Lambert yapılmak istenenin örtülü ötanazi olduğu görüşünü savundu.

Yargı sürecinde dosyanın ulaştığı Fransa Danıştayı, uzmanlardan Lambert’in durumuyla ilgili rapor talep etti. Raporda hastanın işlevsel bir iletişim kuramadığı, beyninin stratejik noktalarının tamamen devre dışı kaldığı ve iyileşme perspektifi bulunmadığı vurguları yer aldı. Fransa Danıştayı bu belgeden hareketle yaşam desteğinin kesilmesine onay verince konu AİHM önüne geldi.

AİHM’nin yürütmeyi durdurma kararı alması üzerine dosyanın esastan incelenmesi beklendi. Doğrudan Büyük Daire tarafından alınan dünkü kararda, Fransa Danıştayı’nın verdiği tedaviye son verilmesi kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) yaşam hakkını garanti altına alan 2. maddesine aykırı olmadığı belirtildi.

Alınan kararda Avrupa Konseyi üyeleri arasında yaşam destek tedavisine son verilmesi konusunda ortak bir görüş bulunmadığı bu nedenle devletlerin takdir yetkisini kullanabileceği belirtildi.