Hitler döneminde 6 milyon Yahudiye uygulanan soykırımdan sorumlu olan Almanya, tarihi nedenlerle İsrail ve Yahudi halkıyla dayanışmayı ülkenin "devlet politikası" olarak tanımlıyor. Bu açından son iki haftaya damgasını vuran Hamas-İsrail savaşı ülkenin en hassas olduğu bu konuyu tam bir stres testine dönüştürdü.
Siyaset ve toplum temsilcilerinin büyük bir bölümü, ülkede yaşayan Müslümanların İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına karşı çıkmasına ve Filistinlilerle dayanışma göstermesine sert tepkilerle karşılık veriyor.
Almanya’da yaşayan 5 milyon Müslüman kökenli göçmene yönelik baskı ve dışlama kamuoyunu bölünmenin eşiğine getirmiş durumda. Filistin yanlısı gösterilerin yasaklanmasının dışında, özellikle İslam toplumunun temsilcileri ve çatı örgütleri "Neden Hamas saldırılarını kınamıyorsunuz?" veya "Almanya’da yaşamanıza rağmen neden İsrail’den yana değilsiniz?" gibi eleştirilerle karşı karşı kalıyor.
"Bizi genelleştirerek, töhmet altında bırakmayın"
Konuyla ilgili bugün bir açıklama yapan Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi, Alman siyasetçilerin Müslümanları genel anlamda töhmet altında bırakan açıklamalar yaptıklarını belirtti.
Konsey, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırılarının, kamuoyu önünde eleştirilebilmesini talep etti ve "Filistinlilere başsağlığı dilemek bile terörizm olarak görülüyor" denildi.
Merkez Konseyi, "Almanya’da Müslümanların karalanması ve şeytanlaştırılmasında yeni bir tırmanış izliyoruz" diyerek, İslami dini cemaatlerin "çirkin ve gerçek dışı suçlamalara maruz kaldığını" belirtti.
"Bizden bir kez daha şiddet ve terörle aralamıza mesafe koymamız talep edilmektedir; oysa bunu geçmişte defalarca ve çok açık bir şekilde yaptık. Örneğin, Hamas tarafından İsrail'deki sivil halka karşı düzenlenen terörist saldırıyı açıkça kınadık" denilen açıklamada, buna rağmen, Müslümanların camilerde vaazlarda kışkırtma yaptığı yönündeki bilgilerin kasıtlı olarak yayıldığı öne sürüldü.
Your browser doesn’t support HTML5
Berlin’deki gösteriye Müslümanların temsilcileri çağrılmadı
Bu arada önümüzdeki Pazar günü Berlin’in dünyaca ünlü Brandenburg Kapısı’nın önünde antisemitzme karşı düzenlenecek bir kitlesel gösteriye Müslüman derneklerin davet edilmediği haber alındı. Alman Meclisi’nden, Almanya için Alternatif (AfD) partisi dışında tüm partiler mitinge davet edilirken, Yahudi Cemaati, Protestan ve Katolik kiliselerinin üst düzey yetkilileri, işveren örgütleri ve sendikaların mitinge katılacakları ve temsilcilerinin konuşma yapacakları da öğrenildi. Gösteriyi tertipleyen Alman-Yahudi Toplumu Başkanı Volker Beck, Müslümanların davet edilmemesi ile ilgili olarak, "Müslüman çatı örgütlerinin son iki haftada sergiledikleri tavır sonrasında, mitinge çağrılmamalarına karar verdik. Önce İsrail’e karşı nefret ve antisemitiz konusunda aktif olmaları gerekiyor" diye konuştu.
"Müslüman derneklerinin İsrail’den yana olması imkansız bir beklenti"
Sosyal demokrat SPD’den eski Federal Parlamento milletvekili ve partisinin uzun yıllar İslam politikaları sözcülüğünü yapan Lale Akgün, VOA Türkçe’ye verdiği röportajda, Almanya’daki Müslüman örgütlerinin bir ikilemin içinde olduğunu söyleyerek, bu açıdan bu konuda Almanların arzuladığı tavrı göstermelerinin de zorluğuna dikkat çekti.
"Almanya’nın Yahudilerle ve ülkeleri İsrail’le olan ilişkileri çok kritik bir konu. O açıdan Almanya’daki Müslümanların temsilcilerinin ne dedikleri, nasıl bir tavır aldıkları da politika açısından önem taşıyor. Unutulmaması gereken, çatı örgütlerinin büyük bölümü Ortodoks olarak tanımlayabileceğimiz siyasi İslamcılığı temsil ediyorlar. Bu örgütlerin üyeleri de Kur’an’ı kaynak göstererek, ayrıca Filistin’de yaşananları da referans göstererek, örgüt temsilcilerinden İsrail karşıtı ve kısmen antisemitist açıklamalar bekliyor. Bu nedenle bu tarz örgütlerin, Yahudi dernekleri ile aynı çatı altında bir araya gelip, İsrail’le dayanışma göstermesi imkansız bir beklenti. Ayrıca bu örgütlerin bir bölümünün Arap ülkeleri tarafından ya da Türkiye tarafından finanse edildiğini de hatırlamak gerekli. O ülkelerdeki siyasi değerlendirmelerden, ülkelerin liderlerinin açıklamalarından bağımsız hareket etmeleri de imkansız."
Almanya’dan seyahat uyarısı
Öte yandan Almanya Dışişleri Bakanlığı resmi internet sitesinden yayımladığı açıklamada, Alman vatandaşlarını bölgede şiddetin artması nedeniyle İsrail ve Filistin topraklarına seyahat edilmemesi yönünde uyardı. Açıklamada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde geniş çaplı bir askeri operasyona hazırlandığı ifade edildi.
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise ülkesinin Gazze Şeridi'ndeki uluslararası kuruluşlara destek sağlamak amacıyla Gazze'deki Filistinlilere yönelik yardımını 50 milyon Euro arttırma kararı aldığını belirtti. Refah Sınır Kapısı'nın hala kapalı olduğunu söyleyen Baerbock, herkesi engelleri aşarak mümkün olan en kısa sürede bu sınır kapısını açmaya çağırdı.