Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bu ay Başkanlığı'nı yapacak olan Amerika'nın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Nikki Haley, Labor Day tatilinin ardından Birleşmiş Milletler’in New York’taki merkezinde ilk basın toplantısını yaptı.
Birleşmiş Milletler’in en yoğun ayı olan Eylül ayında Güvenlik Konseyi’ne Başkanlık yapmanın zorluklarından bahsederek konuşmasına başlayan Haley, durum ne kadar kötü olursa olsun Güney kültürünün sembolü olan “gülümseme” ile yola çıktığını, durum kötüleşse bile "gülümsemeye devam edeceğini" belirtti.
Eylül ayının ana gündem maddelerinin üzerinden geçen Haley’nin başkanlık edeceği ilk toplantısı Nikaragua’da süren sivil savaş olacak. Güvenlik Konseyi Nisan ayından bu yana 300 kişinin protestolarda yaşamını yitirdiği Nikaragua’daki durumla ilgili bir çözüm için toplanacak.
Haley, Amerika olarak Güvenlik Konseyi’ne başkanlık edeceği Eylül ayı boyunca en önemli hedeflerinin dünyada yolsuzluk konusunu ele almak olduğunu belirtti ve bu ay boyunca Güney Sudan’dan Endonezya’ya Kongo’dan Venezuela’ya kadar baskıcı liderlerin yolsuzluk davalarını ele alacaklarını, yolsuzlukla mücadele etmeden bu tip rejimlerin ortadan kalkmayacağını belirtti.
Haley, bu ay Suriye konusunu, özelliklede İdlib’de olanları yakından inceleyeceklerini belirtti ve konseyin 6 ve 20 Eylül toplantılarında bu konunun ele alınacağını kaydetti.
Haley ayrıca bütün toplantıların basına açık yapılmasına karar verdiğini, göreve gelmesinin ardından Birleşmiş Mİlletler’e şeffaflık getirmek istediğini ve bu yüzden de bu fırsatı değerlendirerek iyi bir örnek oluşturmak istediğini belirtti.
Haley gazetecilerin sorularını yanıtlamadan önce konuşmasında 18 Eylül’de yapılacak olan 73. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun gündemine de yer verdi. Haley, uyuşturucu ile mücadele, Birleşmiş Milletler’in barış koruma birliğinin çalışmaları ve İran konularının ele alınacağını belirtti, İran ile ilgili Güvenlik Konseyi toplantısına Başkan Trump’un başkanlık edeceğini sözlerine ekledi.
Haley yaklaşık yarım saat süren konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Al Jazeera BM muhabiri James Bays de Nikki Haley’ye Suriye ile ilgili bir soru yöneltti. Gazetecinin GÜvenlik Konseyi’nin İldib’deki durumu nasıl ele alacağına dair yönelttiği soruya Haley Esat’ın kimyasal silah kullanarak gücü elde etme çabasında olduğunu ve bu duruma izin vermeyeceklerini belirtti.
Bays Haley’ye ayrıca dünya kamuyoyunda yankı uyandıran Başkan Trump’un Beyaz Saray hayatını anlatan ‘Fear: Trump in White House’ isimli kitapta Trump’ın Savunma Bakanı Mattis’e Esat‘ın öldürülmesini emrettiğine dair çıkan dedikodunun aslı olup olmadığı sorusunu da yöneltti. Haley şu ana kadar Beyaz Saray’da hiç böyle bir yoruma şahit olmadığını belirtti ve kimsenin kimseyi öldürmeyeceğini ama Amerika’nın Esat’ın ülkesinde kontrolü ele geçirmek için kimyasal silah kullanmasına izin vermeyeceğini kaydetti.
Haley, “Herkes Esat’ın kimyasal silah kullanıldığını biliyor, sadece İran, Şam ve Rusya bu iddiaları yalanlıyor. ABD gerekirse cevap verir” şeklinde konuştu.
Haley’ye yöneltilen diğer bir soru ise Ortadoğu’da barış ve Filistin konusuydu. Haley, ABD’nin Filistin halkına yardım ettiğini, UNRA’ya bu sene 60 milyon dolar yardım yaptıklarını fakat bunun karşılığında bir teşekkür bile almadıkları gibi şikayet edildiğini, Amerika’nın Filistin’e yardım ederken diğer ülkelerin hiç bir şey yapmadını dile getirdi. “Biz Filistin’e yardımı kesmedik, ama Filistinlilerin artık kendilerine yardım etme zamanı geldi, kendilerini yönetenlerden hayatlarını düzeltmeleri için yardım istemeliler” dedi. Haley Filistin’e Amerika kadar hiç bir ülkenin yardım etmediğini de vurguladı.
Haley konuşmasını Güvenlik Konseyi’ni yönetmenin zorluklarına dair gelen bir soru ile tamamladı. “Geçen sene çok zorlanmıştım, bu sene daha iyi hissediyorum ve sistemi daha iyi anladığım için çok daha üretken olacağım. Güvenlik Konseyi’nin görevlerinden birisi olan ülkeyi tanıtmak için de elimden geleni yapacağım” diyen Haley’nin toplantısı yaklaşık 1 saat sürdü.