Arizona’daki silahlı saldırının üzerinden az bir zaman geçmesine ve güvenlikle ilgili kaygılara rağmen Amerikan Kongresi’nin bazı üyeleri halkın arasına girmeye devam ediyor. Bu 17 Ocak’ta medeni hak ve özgürlükler savunucusu Martin Luther King Junior’ı anma törenlerine de birçok Kongre üyesi katıldı. King yaklaşık 40 yıl önce uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmişti. Amerika’nın Sesi, Kongre üyeleriyle kamu görevlilerinin güvenliği konusundaki görüşleri derledi.
Lise öğrencilerinden oluşan bandolar King’i anma gününde Los Angeles sokaklarını müzik sesleriyle çınlattı. California belediye meclisinin bir üyesi de öğrencilerle birlikte yürüyüşe katılarak halkı selamladı.
King’i anma törenleri Arizona’da 6 kişinin ölümüne ve 13 kişinin yaralanmasına yol açan silahlı saldırıdan 10 gün sonraya rastladı. Yaralananlar arasında Demokrat Partili Kongre üyesi Gabrielle Giffords da bulunuyor.
California Demokrat Parti milletvekili Judy Chu’ya göre, bu tür etkinliklere katılmak halkı temsil edenlerin görevlerinin bir parçası: "Bu tür olayların bizim demokratik yaşama katılmamıza engel olmaması gerektiğine inanıyorum. Özellikle seçimle işbaşına gelen bizler halkın arasına karışarak mevcut sorunları çözmeye çalışmalıyız. Ancak daha tedbirli davranmamız gerektiği de doğru."
Chu, Kongre üyelerinin temsil ettikleri topluluklarla görüşmekte kararlı olduğunu, buarada Kongre’nin yeni güvenlik önlemleri üzerinde çalıştığını söylüyor.
Sivil ve siyasi liderler her zaman risklerle karşı karşıya kalmıştır. Ancak eşitlik çağrısı yapan Martin Luther King’in karşı karşıya kaldığı tehlike her zamankinden daha büyüktü.
Martin Luther King, "Dört çocuğumun, derilerinin rengi veya karakterleri nedeniyle önyargıya hedef olmayacağı bir ülkede yaşamayı hayal ediyorum ve bu rüyanın gerçekleştiğini görmek istiyorum" şeklinde konuşmuştu.
Los Angeles Belediye Meclisi üyesi Herb Wesson King’in mesajının hala geçerli olduğunu söylüyor: "King, insanların derilerinin renkleriyle değil yetenekleriyle adil olarak değerlendirilmesini istiyordu. Herkese eşit muamale yapılması çağrısında bulunuyordu. King bugünü görseydi çok gurur duyardı. Ancak hala yapılması gerekn işler olduğunu da yadsımazdı. Bunu anlamak için Tucson’da olanlara bakmak yeterli."
Martin Luther King temizlik işçilerinin grevine destek vermek üzere gittiği Memphis’de vurularak öldürülmüştü. İşçilerden Alvin Turner, King’in son konuşmasının çok etkileyici olduğunu söylüyor: "Bir yandan etkileyici diğer yandan hüzünlüydü. King kendisine vadedilen toprakları gördüğünü, ancak oraya ulaşmasının mümkün olmayabileceğini söylemişti."
Martin Luther King, "Günün birindeülkemizde kavuşacağımız özgürlük ortamını gördüm ama o gün sizlerle birlikte olup olmayacağımı bilmiyorum ama sizlerin günün birinde özgür topraklarda yaşayacağınızdan kuşkum yok" şeklinde konuşmuştu.
Yerel yetkililer saygıya dayalı diyalog ve barışçı eylemlere şimdi her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu söylüyor.