Amerika’da seçimlere birkaç ay kala adaylar azınlık gruplarına yönelik kampanyalarını yoğunlaştırıyor. Türk toplumu açısından da kendi adaylarının seçilmesi son derece önemli. Amerika’ya yerleşen Türkler yerel siyasetle ne kadar ilgili, kampanyalarda faal mi, ileride Kongre’ye Türk asıllı bir politikacının seçilmesi mümkün mü? Bu soruları Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu (TADF) Başkanı Ali Çınar’a yönelttik.
300 milyon nüfuslu Amerika’da 300 bin ila 500 bin arasında Türk yaşadığı tahmin ediliyor. Bu, Amerikan siyasetine katılım ve oy sayısı açısından bir dezavantaj. Bu yüzden Türk Amerikan dernekleri sık sık kendi toplumlarını ilgilendiren konularda Amerika’da yaşayan Türklere siyasete daha çok katılmaları çağrısında bulunuyor:
“Biz Türk-Amerikan Dernekleri Federasyonu olarak genel bazda bazı çalışmalar yapmaya başladık. Kongre üyeleriyle görüşmelerimiz var. Bizi destekleyen Kongre üyelerine yardım için de şu anda çalışmalarımız var. Tabi bunu TADF dışında kişisel olarak da yapıyoruz, çünkü tüzüğümüze aykırı olduğu için kişisel bazda vatandaşlarımızı bilgilendiriyoruz. Çünkü seçim zamanı, hangi Kongre üyesine giderseniz ve desteklerseniz, seçimlerden sonra ona göre tavır alıyorlar. O nedenle toplumumuza, yerel yönetimcilerin ofislerini gidip ziyaret etmelerini teşvik ediyoruz.”
Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Çınar, Amerika’daki Türkler’in geçmişe oranla siyasi olarak daha faal olduklarını söylüyor: “Evet eksiklikler var, ama eskiye oranla daha iyi olduğumuzu söyleyebilirim. Türk-Amerikan toplumu Amerika’ya daha geç geldiği için, kendi işiyle ve yaşamıyla ilgilenme durumunda kalıyor. Ama şu anda milli konular, milli davalar üzerinde daha çok bilinçlenme ve eğitim anlamında da biz federasyon olarak çalışmalar yapıyoruz. Eskiye oranla daha iyi diyebilirim. Kongre’de Türk-Amerikan Dostluk Grubu’nda da 137 tane Kongre üyesi var. Rakam olarak baktığımızda da zaten belirli bir seviyeye ulaşıldığını söyleyebilirim.”
'Genç nüfus daha aktif'
Özellikle genç Türk nüfusun Amerikan siyasetine ilgisi konusunda Ali Çınar “Aslında daha faal diyebilirim. Ben de Amerika’ya öğrenci olarak gelmiştim. Şu anda Amerika’da 12 bin Türk öğrenci var. Dünyada Amerika’ya en çok öğrenci yollayan ilk sekiz ülke içindeyiz. O nedenle öğrenci sayımız fazla. Ama bu konularda daha çok ilgilerini çekmek için bir sosyal-kültürel yönden bazı çalışmalar yapmaya başladık. Mesela TADF olarak NBA yıldızı Mehmet Okur’u New York’a getiriyoruz. Sırf öğrencilerimizle buluşturmak için. Hem bu birlik-beraberlik açısından önemli, hem de o anda federasyonumuzun yaptığı çalışmaları, bilhassa Ermeni konusu olsun, diğer konularda da, öğrencilerimize fikir verme ve nasıl yöntemle çalışma anlamında bu tür faaliyetlerin önemli olduğunu düşünüyorum," diyor.
'Türk toplumunu kampanya bağışına teşvik etmeye çalışıyoruz'
Siyasi adaylara kampanya bağışı yapılması Türk halkının alışık olmadığı bir kavram. Ancak Amerika’daki Türk dernekleri, bu ülkeye yerleşen Türkler’in, bu kavrama alışmasını istiyor. Çınar, “Aslında Amerika’da lobilere baktığınız zaman iki şey önemli. Bir maddi gücünüz, ikincisi oyunuz. Oy olarak az olduğumuz için, maddi yönden destek kampanyalarda çok önemli. Ben de Turkish PAC New Jersey’nin başında olduğum için kampanyalar konusunda biz de Lincoln McCurdy’yle şu anda yakın olarak çalışıyoruz. Ne kadar destek verirseniz, o kadar dönüşü fazla oluyor. Türk toplumunda maalesef bağış kültürü olmadığı için, o kültürü burada yavaş yavaş teşvik etmeye çalışıyoruz. Çünkü bağış kültürüyle milli konulara destek daha da çok artacak,” diye konuşuyor.
Merkezi New York’taki Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Çınar’a yakın gelecekte bir Türk adayı Kongre’de görüp göremeyeceğimizi de sorduk. Çınar bunun yakın zamanda zor olduğunu söylüyor: “Ancak ileriki dönemlerde eğer hazırlanırsak olma ihtimali yüksek. Şu andaki Amerikan başkanı Obama’nın Afrika kökenli olmasına rağmen, belki 15-20 yıl önce deseydiniz, kimse inanmayacaktı. O nedenle bence olmayacak bir şey yok. Türk-Amerikan toplumu olarak, bilhassa gençlerimizin – ben yerel yönetimlere çok önem veriyorum, çünkü Washington’da politika olmuyor, yerel yönetimlerde politika başlıyor – belediye meclis üyeliği ya da vilayetlerde resmi temsilcilik almasıyla bir yerlere gelmeleri mümkün. Zaten Amerikan Kongre üyelerine baktığımız zaman yerel bazlarda yaptıkları resmi ilk temsilciliklerle bu seviyeye geliyorlar. O nedenle öğrencilerimiz olsun veya Amerika’da yaşayan vatandaşlarımızın, yerel bazda sivil toplum kuruluşlarında veya bu tür yönetimlerde olması kapılarının da açılacağına inanıyorum.”
Amerika’da seçimle işbaşına gelen Türkler’in sayısı az. Üstelik bu kişilerin hepsi yerel düzeyde. Daha önce deneyenler olsa da eyalet bazında ya da federal düzeyde seçilmiş Türk asıllı siyasetçi yok. Türkler umudunu hep bir sonraki seçimlere bağlıyor.