WASHINGTON —
Hükümet yetkilileri, ekonomist ve özel sektör temsilcilerinden oluşan bir heyet, geçen hafta Washington’da düzenlenen bir toplantıda Amerikalı yatırımcılara Türkiye’deki yatırım ortamı hakkında bilgi verdi. Heyetin üyeleri arasında Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı ve YASED Başkan Yardımcısı Akın Kozanoğlu da vardı.
Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı bu toplantılara ilişkin gözlemlerini şöyle aktardı: “Buradaki toplantılarda Amerikan şirketlerinden edindiğimiz izlenim şu: Bu şirketlerin çok ciddi bir bilgilendirmeye ihtiyaçları var. Türkiye’ye çok ilgileri var ama bu ilginin karşısındaki bilgileri çok yetersiz.” Aycı, bu nedenle bilgilendirme toplantılarının sık sık yapılması, Amerikalı şirket alıcılarının Türkiye konusunda çok iyi bilgilendirilmesi gerektiğini söylüyor.
İlker Aycı, yabancı yatırımcılar açısından Türkiye’nin sunduğu potansiyele bu tür toplantılarda yapılan vurguyu şöyle özetliyor: “Türkiye demografik açıdan altın çağını yaşıyor, inanılmaz bir genç nüfusu var ve bu altın çağ önümüzdeki 10-20 yıl daha devam edecek. Aynı zamanda Türkiye’de güçlü bir orta sınıf büyüdü, gelişti ve gelişmeye devam edecek. Yükselen orta sınıfın ciddi anlamda tüketim bakımından ülke ekonomisine, dinamizmine katkısı var. Aynı şekilde giderek bölgeselleşen, uluslararası ortaklarla veya kendi başlarına küreselleşme gayretinde olan şirketlerimiz var.”
Aycı, bütün bunların yanı sıra Türkiye’deki güçlü KOBİ geleneğinin de ekonomiye kattıkları dinamizmle önemli potansiyeller sunduğunun altını çiziyor. İlker Aycı, bu Türk şirketleriyle Amerikan firmalarını biraraya getirmenin bu ortaklıktaki her iki tarafı daha da rekabetçi yapacağını ve Türkiye’nin yabancı ortaklarına değer katacağını anlatmanın önemini vurguluyor. İlker Aycı, Türkiye’nin risk değerlendirmesi, özellikle de dış çevrelerde sıkça dile getirilen cari açıklar konusunda ise şunları söylüyor: “Cari açıklar yapısal bir sorun ve Türkiye bu cari açığı yönetebildi. Türkiye bugün yüksek borç seviyesinden dolayı cari açık veren bir ülke değil, Türkiye, bugün, büyüdükçe, sanayisi büyüdükçe ihtiyacı olan enerjisi ithal ediyor. İkincisi yatırım yapan bir ülke, Türkiye. Türkiye’nin cari açıklarının içerisinde bunlar var.” Aycı, borç yapısına kamu, özel sektör ve bireyler açısından bakıldığında, Türkiye’nin borç sarmalı içinde olmayan bir görünüm verdiğini de sözlerine ekliyor. Aycı’ya göre, tüm dünyada ekonomik bir büyüme sorunu yaşanıyor, ancak hala %4’lere yakın bir büyüme potansiyeli olan Türkiye bu alanda hala avantajlı görünüyor.
Amerikalı yatırımcıları Türkiye konusunda bilgilendiren Türk heyetinin üyelerinden biri de YASED (Uluslararası Yatırımcılar Derneği) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Akın Kozanoğlu’ydu. Kozanoğlu da, yabancı yatırımcıların Türkiye’yi dinamik nüfusu, büyük bir pazar olması, yüksek büyüme hızı, ve yüksek kar marjları gibi nedenlerle tercih ettiğini hatırlatıyor.
Kozanoğlu, yabancı yatırımcıların Türkiye’den beklentileri konusunda ise şunları söylüyor: “Yabancı yatırımcılar, hukuki yönden önlerini görme imkanlarının geliştirilmesini, kayıt dışı ekonominin küçültülmesini, ekonomik istikrarın kalıcı olmasını istiyorlar. Aynı şey politik stabilite için de geçerli.”
Kozanoğlu, Türkiye’deki yabancı şirketlerin ülke çapındaki satışların %33’ünü, ihracatın %43’ünü ve istihdamın da %31’ini sağladıklarına da dikkati çekerek, bu yatırımların ulusal ekonomide üçte bir paya sahip olduğunun altını çiziyor.
Haberin tamamını yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz.
Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlker Aycı bu toplantılara ilişkin gözlemlerini şöyle aktardı: “Buradaki toplantılarda Amerikan şirketlerinden edindiğimiz izlenim şu: Bu şirketlerin çok ciddi bir bilgilendirmeye ihtiyaçları var. Türkiye’ye çok ilgileri var ama bu ilginin karşısındaki bilgileri çok yetersiz.” Aycı, bu nedenle bilgilendirme toplantılarının sık sık yapılması, Amerikalı şirket alıcılarının Türkiye konusunda çok iyi bilgilendirilmesi gerektiğini söylüyor.
İlker Aycı, yabancı yatırımcılar açısından Türkiye’nin sunduğu potansiyele bu tür toplantılarda yapılan vurguyu şöyle özetliyor: “Türkiye demografik açıdan altın çağını yaşıyor, inanılmaz bir genç nüfusu var ve bu altın çağ önümüzdeki 10-20 yıl daha devam edecek. Aynı zamanda Türkiye’de güçlü bir orta sınıf büyüdü, gelişti ve gelişmeye devam edecek. Yükselen orta sınıfın ciddi anlamda tüketim bakımından ülke ekonomisine, dinamizmine katkısı var. Aynı şekilde giderek bölgeselleşen, uluslararası ortaklarla veya kendi başlarına küreselleşme gayretinde olan şirketlerimiz var.”
Aycı, bütün bunların yanı sıra Türkiye’deki güçlü KOBİ geleneğinin de ekonomiye kattıkları dinamizmle önemli potansiyeller sunduğunun altını çiziyor. İlker Aycı, bu Türk şirketleriyle Amerikan firmalarını biraraya getirmenin bu ortaklıktaki her iki tarafı daha da rekabetçi yapacağını ve Türkiye’nin yabancı ortaklarına değer katacağını anlatmanın önemini vurguluyor. İlker Aycı, Türkiye’nin risk değerlendirmesi, özellikle de dış çevrelerde sıkça dile getirilen cari açıklar konusunda ise şunları söylüyor: “Cari açıklar yapısal bir sorun ve Türkiye bu cari açığı yönetebildi. Türkiye bugün yüksek borç seviyesinden dolayı cari açık veren bir ülke değil, Türkiye, bugün, büyüdükçe, sanayisi büyüdükçe ihtiyacı olan enerjisi ithal ediyor. İkincisi yatırım yapan bir ülke, Türkiye. Türkiye’nin cari açıklarının içerisinde bunlar var.” Aycı, borç yapısına kamu, özel sektör ve bireyler açısından bakıldığında, Türkiye’nin borç sarmalı içinde olmayan bir görünüm verdiğini de sözlerine ekliyor. Aycı’ya göre, tüm dünyada ekonomik bir büyüme sorunu yaşanıyor, ancak hala %4’lere yakın bir büyüme potansiyeli olan Türkiye bu alanda hala avantajlı görünüyor.
Amerikalı yatırımcıları Türkiye konusunda bilgilendiren Türk heyetinin üyelerinden biri de YASED (Uluslararası Yatırımcılar Derneği) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Akın Kozanoğlu’ydu. Kozanoğlu da, yabancı yatırımcıların Türkiye’yi dinamik nüfusu, büyük bir pazar olması, yüksek büyüme hızı, ve yüksek kar marjları gibi nedenlerle tercih ettiğini hatırlatıyor.
Kozanoğlu, yabancı yatırımcıların Türkiye’den beklentileri konusunda ise şunları söylüyor: “Yabancı yatırımcılar, hukuki yönden önlerini görme imkanlarının geliştirilmesini, kayıt dışı ekonominin küçültülmesini, ekonomik istikrarın kalıcı olmasını istiyorlar. Aynı şey politik stabilite için de geçerli.”
Kozanoğlu, Türkiye’deki yabancı şirketlerin ülke çapındaki satışların %33’ünü, ihracatın %43’ünü ve istihdamın da %31’ini sağladıklarına da dikkati çekerek, bu yatırımların ulusal ekonomide üçte bir paya sahip olduğunun altını çiziyor.
Haberin tamamını yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz.