Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek, yeni anayasa hazırlıkları kapsamında anayasa uzmanlarıyla bir araya geldi. 1982 Anayasası’nın değiştirilmesi gereği konusunda geniş kapsamlı bir uzlaşma olsa da hükümetin önünde zorlu bir süreç var.
Anayasa uzmanlarını kabul eden Cemil Çiçek, Türkiye’nin modernleştirilmesi ve Avrupa Birliği hedefine ulaşılması için yeni anayasanın anahtar rol oynadığını söyledi. Anayasa profesörleriyle yapılan bu toplantı Anayasa reformu için atılan ilk adımdı. Toplantının açılışında bir konuşma yapan Çiçek, bugün önemli bir başlangıcın yapılmış olduğunu belirtti. Anayasa reformu konusunda geniş tabanlı ortak görüş var. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İstanbul Milletvekili büyükelçi Volkan Bozkır sürecin kapsayıcı olması gerektiğini kaydetti
“Tüm sistemin temeli anayasadır. Mevcut anayasa 1980 darbesinin bir ürünüdür. Anayasanın yapısı liberal değildir. Dolayısıyla yapılacak en iyi şey yeni bir anayasa hazırlamaktır. Ancak yeni anayasa konusunda herkes rahat olmalı; herkesin hassasiyeti göz önünde bulundurulmalıdır. Ve elbette yeni anayasa referandumla onaylanmalıdır.”
Hükümet yeni anayasa konusunda tüm partilere danışacağını açıkladı. Yeni bir anayasa ihtiyacı konusunda uzlaşma olsa da anayasanın niteliği konusunda geniş görüş ayrılıkları var. Örneğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’de parlamenter sistemin yerine başkanlık sisteminin kurulmasını istediği biliniyor. Bu plana Türkiye’deki tüm muhalefet partileri karşı çıkıyor. Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş, Haziran ayında yapılan seçimlerde oyların yüzde 50’sini alan bir partinin uzlaşma vaadinin söylemin ötesine geçmeyeceği görüşünde: “Uzlaşma arayışları gerçekte uzlaşmayı gerektirmiyor. Şöyle diyorlar, evet masanın etrafında toplanalım ama sonuçta yüzde 50’nin istediği olacak. Zaten boykotların yapıldığı Türkiye’de, bu tür siyasi söylemin kullanıldığı bir ülkede yeni anayasa konusunda büyük uzlaşmaya varılmasını beklemiyorum. Böyle bir göremiyorum.”
Türkiye’de siyasi kutuplaşma ciddi. Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) meclisi boykot kararı sürüyor. BDP üyeleri hapiste. Bu arada, PKK ile çatışmalar artmış durumda. Kadir Has Üniversitesi öğretim üyesi Soli Özel tüm anayasa sürecinin tehdit altında olduğunu söylüyor: “Anayasa sürecindeki en temel sorun vatandaşlığın tanımında çıkacak. Eğer Kürt milliyetçileri bunun dışında bırakılırsa kapsayıcı bir anayasa olmayacak. Ancak bunun yanında hükümet Kürtler adına konuşabileceğini de savunuyor çünkü Kürt oyların yarısını alıyorlar.”
Hükümet tarafı anayasa sürecinin parlamentoda siyasi katılımla devam edeceği konusunda ısrarlı. Bozkır anlatıyor: “Parlamentoda zorlu bir süreç olabilir. Bu da normal. Ancak ülke çıkarları için muhalefet partilerini de sürece dahil etmeliyiz ve yeni anayasa ortak bir proje olmalı.”
Yeni Anayasa Türkiye’nin modernleşmesi, ülkedeki bölünmeleri onarması açısından hayati önem taşıyor. Ancak o bölünmeleri bu süreci şimdiden zora sokuyor gibi.