Arınç: 'Yargıya Karışamayız'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Washington Büyükelçisi Namık Tan

Son bir haftadır New York ve Washington’da temaslarda bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, temaslarını tamamlayarak Amerika’dan ayrıldı. New York’ta Birleşmiş Milletler ve TRT arasında işbirliği anlaşması imzalayan Bülent Arınç, Washington’da da bazı düşünce kuruluşlarında temaslarda bulundu ve bazı Amerikan basın kuruluşlarına özel demeçler verdi.

Temasları sırasında Oda TV’deki tutuklamalar ve Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının toplatılmasıyla ilgili kendisinden bilgi istendiğini söyleyen Arınç, tutuklama olaylarıyla ilgili bu durumdan üzüldüğünü söylemekle birlikte yargıya müdahale edemeyeceğini belirtti:

"Şimdi ben desem ki bu çok haksız bir iştir. Ve bunu size samimiyetle ifade ediyor olsam, ne anlam ifade eder? Siz bana diyebilir misiniz, ‘Madem haksızdır, madem yanlıştır, madem çok kötüdür, bunu düzeltin.” [Böyle] derseniz siz Türkiye’yi bilmiyorsunuz demektir. Şimdi bu noktada hükümeti suçlayacak hangi noktayı bulabiliriz? Savcı kolluk kuvvetlerini kullanır. 'Filan kişiyi gözaltına alın, evinde bir defaya mahsus olmak üzere ve işyerinde arama yapın’ der. Polis veya jandarma bunu yapmak zorundadır. Kolluk kuvvetleri savcının emri altındadır. Savcı karar alması gerekirse hakimden alır. İtiraz edilmesi gerekirse bir üst mahkemeye itiraz edilir. Şu operasyonda hakim var, savcı var, mahkeme var. Bunun dışında hükümetten bir kişi yok. Yasama organından bir kişi yok. Onun için ne kadar kızarsak kızalım, olayı ne kadar yanlış bulursak bulalım. Kızacağımız bir tek yer var: ‘Ey yargı niçin böyle bir şey yapıyorsun? Buna da engel var, Türk Ceza Kanunu’nda maddeler var. Adli yargıyı etkilemeye teşebbüs edemezsin, suçla ilgili herhangi bir beyanda bulunamazsın. Yani ben bir siyasetçiyim, hükümetin bir üyesiyim. Bu olayla ilgili olarak bana bir sorumluluk düşse, ben bu sorumluluğu karşılarım. Siz bana dersiniz ki ‘Sizin bu noktada sorumluluğunuz var,’ Doğruysa kabul ederim. Ama ben Ahmet Şık’ı tanımam bile. Nedim Şener’i tanıyorum. Takdir etiğim bir insandır. Ama bu benim kendisiyle tanışmamın verdiği bir bilgi. Hakkında bir iddia varsa bunu yargı soruşturacaktır.”

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Washington’daki Türk Büyükelçiliği’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, tutuklamaların uzun sürmeden mahkemelerin sonuçlandırılmasını dilediğini söyledi.

'Fethullah Hoca' Krizi

Bülent Arınç, Amerika’daki temasları sırasında Fethullah Gülen’le görüşüp görüşmediği yolundaki bir soruya son derece sert bir tepki gösterdi ve programı dışında bir görüşme olmadığını söyledi.

Arınç soruya, "Daha önce CHP heyeti geldi, merak edip onlara da böyle bir soru sordunuz mu, 'Washington'a yakın Pennsylvania, acaba ziyaret düşünüyor musunuz?' diye..." şeklinde bir başka soruyla yanıt verdi. Başbakan yardımcısı, ayrıca "Temaslarımızı size söyledim, bunun dışında bana ayrıca filan kişiyi ziyaret ettiniz mi diye sorarsanız, çok garipsediğimi ifade etmeliyim. Açıklıkla söylüyorum ki, programım dışında herhangi bir temas söz konusu değil, ama bunu bana niçin sorduğunuzu da az çok anlayabiliyorum," şeklinde devam etti.

Son bir haftadır New York ve Washington’da temaslarda bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, temaslarını tamamlayarak Amerika’dan ayrıldı. New York’ta Birleşmiş Milletler ve TRT arasında işbirliği anlaşması imzalayan Bülent Arınç, Washington’da da bazı düşünce kuruluşlarında temaslarda bulundu ve bazı Amerikan basın kuruluşlarına özel demeçler verdi.

Temasları sırasında ODA TV’deki tutuklamalar ve Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının toplatılmasıyla ilgili kendisinden bilgi istendiğini söyleyen Arınç, tutuklama olaylarıyla ilgili bu durumdan üzüldüğünü söylemekle birlikte yargıya müdahale edemeyeceğini belirtti:

ACT 1

Şimdi ben desem ki bu çok haksız bir iştir. Ve bunu size samimiyetle ifade ediyor olsam, ne anlam ifade eder? Siz bana diyebilir misiniz, ‘Madem haksızdır, madem yanlıştır, madem çok kötüdür, bunu düzeltin.” Böyle derseniz siz Türkiye’yi bilmiyorsunuz demektir. Şimdi bu noktada hükümeti suçlayacak hangi noktayı bulabiliriz? Savcı kolluk kuvvetlerini kullanır. Filan kişiyi gözaltına alın, ‘evinde bir defaya mahsus olmak üzere işyerinde arama yapın’ der. Polis veya jandarma bunu yapmak zorundadır. Kolluk kuvvetleri savcının emri altındadır. Savcı karar alması gerekirse hakimden alır. İtiraz edilmesi gerekirse bir üst mahkemeye itiraz edilir. Şu operasyonda hakim var, savcı var, mahkeme var. Bunun dışında hükümetten bir kişi yok. Yasama organından bir kişi yok. Onun için ne kadar kızarsak kızalım, olayı ne kadar yanlış bulursak bulalım. Kızacağımız bir tek yer var: ‘Ey yargı niçin böyle bir şey yapıyorsun? Buna da engel var, Türk Ceza Kanunu’nda maddeler var. Adli yargıyı etkilemeye teşebbüs edemezsin, suçla ilgili herhangi bir beyanda bulunamazsın. Yani ben bir siyasetçiyim, hükümetin bir üyesiyim. Bu olayla ilgili olarak bana bir sorumluluk düşse, ben bu sorumluluğu karşılarım. Siz bana dersiniz ki ‘Sizin bu noktada sorumluluğunuz var,’ Doğruysa kabul ederim. Ama ben Ahmet Şık’ı tanımam bile. Nedim Şener’i tanıyorum. Takdir etiğim bir insandır. Ama bu benim kendisiyle tanışmamın verdiği bir bilgi. Hakkında bir iddia varsa bunu yargı soruşturacaktır.”

Son bir haftadır New York ve Washington’da temaslarda bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, temaslarını tamamlayarak Amerika’dan ayrıldı. New York’ta Birleşmiş Milletler ve TRT arasında işbirliği anlaşması imzalayan Bülent Arınç, Washington’da da bazı düşünce kuruluşlarında temaslarda bulundu ve bazı Amerikan basın kuruluşlarına özel demeçler verdi.

Temasları sırasında ODA TV’deki tutuklamalar ve Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının toplatılmasıyla ilgili kendisinden bilgi istendiğini söyleyen Arınç, tutuklama olaylarıyla ilgili bu durumdan üzüldüğünü söylemekle birlikte yargıya müdahale edemeyeceğini belirtti:

ACT 1

Şimdi ben desem ki bu çok haksız bir iştir. Ve bunu size samimiyetle ifade ediyor olsam, ne anlam ifade eder? Siz bana diyebilir misiniz, ‘Madem haksızdır, madem yanlıştır, madem çok kötüdür, bunu düzeltin.” Böyle derseniz siz Türkiye’yi bilmiyorsunuz demektir. Şimdi bu noktada hükümeti suçlayacak hangi noktayı bulabiliriz? Savcı kolluk kuvvetlerini kullanır. Filan kişiyi gözaltına alın, ‘evinde bir defaya mahsus olmak üzere işyerinde arama yapın’ der. Polis veya jandarma bunu yapmak zorundadır. Kolluk kuvvetleri savcının emri altındadır. Savcı karar alması gerekirse hakimden alır. İtiraz edilmesi gerekirse bir üst mahkemeye itiraz edilir. Şu operasyonda hakim var, savcı var, mahkeme var. Bunun dışında hükümetten bir kişi yok. Yasama organından bir kişi yok. Onun için ne kadar kızarsak kızalım, olayı ne kadar yanlış bulursak bulalım. Kızacağımız bir tek yer var: ‘Ey yargı niçin böyle bir şey yapıyorsun? Buna da engel var, Türk Ceza Kanunu’nda maddeler var. Adli yargıyı etkilemeye teşebbüs edemezsin, suçla ilgili herhangi bir beyanda bulunamazsın. Yani ben bir siyasetçiyim, hükümetin bir üyesiyim. Bu olayla ilgili olarak bana bir sorumluluk düşse, ben bu sorumluluğu karşılarım. Siz bana dersiniz ki ‘Sizin bu noktada sorumluluğunuz var,’ Doğruysa kabul ederim. Ama ben Ahmet Şık’ı tanımam bile. Nedim Şener’i tanıyorum. Takdir etiğim bir insandır. Ama bu benim kendisiyle tanışmamın verdiği bir bilgi. Hakkında bir iddia varsa bunu yargı soruşturacaktır.”

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Washington’daki Türk Büyükelçiliği’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, tutuklamaların uzun sürmeden mahkemelerin sonuçlandırılmasını dilediğini söyledi.

Arınç, Amerika’daki temasları sırasında Fethullah Gülen’le görüşüp görüşmediği yolundaki bir soruya son derece sert bir tepki gösterdi ve böyle bir görüşme olmadığını söyledi.

Son bir haftadır New York ve Washington’da temaslarda bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, temaslarını tamamlayarak Amerika’dan ayrıldı. New York’ta Birleşmiş Milletler ve TRT arasında işbirliği anlaşması imzalayan Bülent Arınç, Washington’da da bazı düşünce kuruluşlarında temaslarda bulundu ve bazı Amerikan basın kuruluşlarına özel demeçler verdi.

Temasları sırasında ODA TV’deki tutuklamalar ve Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının toplatılmasıyla ilgili kendisinden bilgi istendiğini söyleyen Arınç, tutuklama olaylarıyla ilgili bu durumdan üzüldüğünü söylemekle birlikte yargıya müdahale edemeyeceğini belirtti:

ACT 1

Şimdi ben desem ki bu çok haksız bir iştir. Ve bunu size samimiyetle ifade ediyor olsam, ne anlam ifade eder? Siz bana diyebilir misiniz, ‘Madem haksızdır, madem yanlıştır, madem çok kötüdür, bunu düzeltin.” Böyle derseniz siz Türkiye’yi bilmiyorsunuz demektir. Şimdi bu noktada hükümeti suçlayacak hangi noktayı bulabiliriz? Savcı kolluk kuvvetlerini kullanır. Filan kişiyi gözaltına alın, ‘evinde bir defaya mahsus olmak üzere işyerinde arama yapın’ der. Polis veya jandarma bunu yapmak zorundadır. Kolluk kuvvetleri savcının emri altındadır. Savcı karar alması gerekirse hakimden alır. İtiraz edilmesi gerekirse bir üst mahkemeye itiraz edilir. Şu operasyonda hakim var, savcı var, mahkeme var. Bunun dışında hükümetten bir kişi yok. Yasama organından bir kişi yok. Onun için ne kadar kızarsak kızalım, olayı ne kadar yanlış bulursak bulalım. Kızacağımız bir tek yer var: ‘Ey yargı niçin böyle bir şey yapıyorsun? Buna da engel var, Türk Ceza Kanunu’nda maddeler var. Adli yargıyı etkilemeye teşebbüs edemezsin, suçla ilgili herhangi bir beyanda bulunamazsın. Yani ben bir siyasetçiyim, hükümetin bir üyesiyim. Bu olayla ilgili olarak bana bir sorumluluk düşse, ben bu sorumluluğu karşılarım. Siz bana dersiniz ki ‘Sizin bu noktada sorumluluğunuz var,’ Doğruysa kabul ederim. Ama ben Ahmet Şık’ı tanımam bile. Nedim Şener’i tanıyorum. Takdir etiğim bir insandır. Ama bu benim kendisiyle tanışmamın verdiği bir bilgi. Hakkında bir iddia varsa bunu yargı soruşturacaktır.”

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Washington’daki Türk Büyükelçiliği’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, tutuklamaların uzun sürmeden mahkemelerin sonuçlandırılmasını dilediğini söyledi.

Arınç, Amerika’daki temasları sırasında Fethullah Gülen’le görüşüp görüşmediği yolundaki bir soruya son derece sert bir tepki gösterdi ve böyle bir görüşme olmadığını söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Washington’daki Türk Büyükelçiliği’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, tutuklamaların uzun sürmeden mahkemelerin sonuçlandırılmasını dilediğini söyledi.

Arınç, Amerika’daki temasları sırasında Fethullah Gülen’le görüşüp görüşmediği yolundaki bir soruya son derece sert bir tepki gösterdi ve böyle bir görüşme olmadığını söyledi.