12 Eylül askeri darbesinin hayattaki iki lideri hakkında Anayasa ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan dava açıldı.
Emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren ve dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya hakkındaki iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.
Komutanlar 1980’de yıllarca süren ve yüzlerce kişinin hayatına malolan siyasi karışıklığın ardından yönetime el koymuştu. Savcılar, karışıklığın büyük bölümünün ordu tarafından kışkırtıldığını iddia ediyor.
Üç yıl süren askeri yönetim sırasında 50 kişi idam edilirken binlerce kişi tutuklandı ve bunlardan çoğu işkence gördü.
Defne Sandalye iki kez tutuklandığını, zamanının çoğunu soruşturma merkezinde geçirdiğini söylüyor.
İlk kez bir ay tutuklu kaldığını, bırakıldığını, beş ay sonra yeniden tutuklandığını belirten Sandalye, soruşturma yapılan yeri işkence merkezi olarak tanımlıyor. Defne Sandalye, iki darbe liderinin tutuklanmasını önemli bir olay olarak görüyor.
Türk halkının tarihi çabuk unuttuğunu ve çok fazla geçmişle yüzleşme yanlısı olmadığını öne süren Sandalye, ayrıca otoriteye kolay boyun eğdiğini, yıllarca ordunun ne yaptığını soruşturmadığını söylüyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi on yıllık iktidarı boyunca laik orduyu hizaya getirmeye çalıştı. 2010 yılında darbe liderlerinin dokunulmazlığını kaldıran anayasa reformları referandumda kabul edildi.
Ancak dava liderleri hakkında açılan davanın zamanlaması bazı kişiler tarafından kuşku ile karşılandı. Milliyet gazetesi yazarlarından Kadri Gürsel bunlardan biri.
Komutanların asla haklı görülemeyecek bir suç işlediğini belirten Gürsel ancak davayı siyasi gündemi değiştiren, dikkatleri başka yöne çeken bir taktik adım olarak görüyor.
AK Parti hükümeti insan hakları konusunda artan iç ve uluslararası baskı altında. Avrupa Birliği Türkiye’nin insan hakları sicilini ve adli sistemini şiddetle eleştiriyor. Türkiye Avrupa Birliği’ne üye olmaya çalışırken ordunun siyasetteki rolünün sona erdirilmesi hükümetin, başlıca insan hakları hedeflerinden biri.
Bahçeşehir Üniversitesi siyasal bilimler profesörü Cengiz Aktar, darbe liderleri için açılan davayı gerekçeleri ne olursa olsun Türk demokrasisi için önemli bir adım olarak tanımlıyor.
Cuntayı örgütleyen ve başkanlık eden Kenan Evren’in bugüne kadar Türk Rivierasında tatlı bir hayat sürdüğünü belirten Aktar, artık işlediği suçların hesabını vermesi gerektiğini söylüyor. Aktar, 1980 darbesinin demokrasiye ağır darbe indirdiğini, darbe sonuçlarını hala yaşamak zorunda kaldıklarını vurguluyor.
Savcılar 94 yaşında olan Evren’le 86 yaşında olan Tahsin Şahinkaya için ömürboyu hapis istedi. Darbe kurbanları sorumluların mahkemede hüküm giyeceklerini umuyor. Gözlemciler, bunun daha birkaç yıl öncesine kadar düşünülemeyecek bir şey olduğunu söylüyor.