“Bağımsız Gazetecilik İçin Sistem Değişmeli”

İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Avrupa Birliği’nin mali desteği ve Türkiye Gazeteciler Sendikası işbirliği ile yürütülen ‘Güçlü Gazeteci, Özgür Medya’ programının ilk döneminin kapanışı yapıldı.

44 aylık süreci kapsayan ve başarılı bulunarak 3 yıl daha uzatılan projenin ilk bölümünün kapanışı, ‘Türkiye’de ve Avrupa Birliği’nde Bağımsız Gazeteci Olmak’ konulu uluslararası bir çalıştay ile tamamlandı.

Zirvede bağımsız gazetecilik için izlenilmesi gereken yollar ve yurtdışı örnekleri tartışıldı.

“Sistematik bir baskı süreci içindeyiz”

Zirvede konuşan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Türkiye’nin uzun zamandır zorlu bir süreçten geçtiğine dikkat çekerek “Sistematik bir baskı süreci içindeyiz. Biz bunu çok derinden yaşıyoruz” dedi.

Türk medyasında bağımsız gazeteciliğin devam etmesinin tek yolunun birlikte mücadeleden geçtiğini aktaran Gappi, “Basın özgürlüğü için ‘örgütlü gazeteciler ve güçlü medya’ projesini başlattık. Projeyi İzmir’de birkaç ayağa oturttuk. İlk ayağı eğitimler olarak yaklaşık 500’e yakın meslektaşımıza düzenli en az 3 aylık eğitimler verdik. Eğitimler gerçekten başarılı bir şekilde devam ediyor. Onun ötesinde son yıllarda medyanın geldiği düzenden dolayı işsiz genç gazeteci sayısında artış var. Onların meslekteki bağının olduğunu hissettirmek adına telif desteği verdik. Doğru projelerde bir araya gelebiliyorsak, gazetecilerin çalışma şeklini kolaylaştıracak bir zemin hazırlıyorsak bu birlikte ve örgütlü hareket etmemiz sayesinde oluyor” ifadelerini kullandı.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Projeler Koordinatörü Reyhan Şenay, ‘Özgür Gazeteci Güçlü Medya’ projesinin 3 yıl daha devam edeceğini duyurdu.
“Türkiye zor bir sürece giriyor”

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş da kamuoyunda ‘Dezenformasyon Yasası’ olarak bilinen kanun teklifine karşı verilen mücadeleye değindi.

Yasa teklifinin şimdilik geri çekildiğini hatırlatan Durmuş “Önümüzde seçimler var ve Türkiye yoğun bir baskıyla karşılaşacağı bir sürece giriyor. Diyarbakır’da 15 meslektaşımızın tutuklanması da tesadüfi değildi. Sansürlerin artacağı, erişim engellerinin artacağı bir sürece giriyoruz. Bu süreçte bunun karşısında gazetecilerin örgütlü gücü duracak. Gazeteciler olarak birlikte durabilirsek bu saldırıları aşabiliriz” diye konuştu.

“Emekçiler, yoksullar, işçiler medyadan kayboldular”

Çalıştayın konuşmacılarından söyleyen gazeteci Prof. Dr. Doğan Tılıç, medyanın bağımsız olması için aşağıdan yukarıya etkinin olması gerektiğine dikkat çekti; “Artık medya sahipleri gazetecilikten başka her işi olan dev aktörler. Siyanürle altın arıyorlar siz o patronun gazetesinde siyanürle altın aramanın doğaya zararlarından bahsedeceksiniz. Bu mümkün değil. Medya kuruluşlarının kendi tarihleri de yayın türünü etkiliyor” dedi.

Medya atmosferinin gazetecilik mesleğini etkilediğini dile getiren Prof. Dr. Tılıç, “Bu sistemin bütünü değişmeden biz bağımsız gazetecilik yapamayız. Asıl mesele sistemin bütününü değiştirmek” diye konuştu.

Gazetecilerin tüm toplumsal mücadelenin parçası olması gerektiğini dile getiren Tılıç, “Emekçiler, yoksullar, işçiler medyadan kayboldular. Görünmez oldular. Geleneksel medya sahipliği yapısında sağ gazetelerin bile işçi sendika sayfaları vardı. O sayfalar yeni medya sahipliğiyle birlikte hızla medyadan görünmez oldular” ifadelerini kullandı.

Zirvenin sonuç bildirgesini gazetecilerle birlikte oluşturan Tılıç, medya atmosferinin olabildiğince demokratikleştirilmesi için örgütlü mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.

Sonuç Bildirgesi

  • Bağımsız ve özgür bir gazetecilik mücadelesi özgür ve demokratik bir toplum mücadelesinden ayrı düşünülemez.
  • Siyasal iktidarların ve medya sahiplerinin gazetecilerin bağımsızlık ve özgürlüğünü sınırlayan baskılarına karşı güçlü bir karşı duruş örgütlenmelidir. Bağımsız, özgür gazetecilik etkin ve sözde kalmayan yasal, anayasal güvence altına alınmalıdır. Siyasal partiler bunu programlarına almaya zorlanmalıdır.
  • Gazetecilerin mesleki birikim ve donanımlarını arttıracak programlar yaygınlaştırılmalı, yeni iletişim teknolojileri ve dijital medya konusunda yetkinleşmeleri sağlanmalıdır. İletişim sürecinin temel aktörü olan gazetecilerin dil bilen, belli, alanlarda uzmanlaşmış nitelikli meslek erbapları olmaları sağlanmalıdır.
  • Gazetecilerin örgütlülüğü güçlendirilmeli; yerel, ulusla ve uluslararası dayanışma ağları örülerek pekiştirilmelidir.
  • Bağımsız ve nitelikli haber üretimi için alternatif finansal destek modelleri geliştirilmelidir.
  • Vatandaşların doğru ve gerçek haber talep eden bir bilinç ve duyarlılık düzeyine taşınması için çabalar sarf edilmelidir.

Zirvede, bağımsız gazeteciliğin dünyadaki örneklerini ve deneyimlerini gazeteciler Stelyo Berberakis ve Alexandra Enberg anlattı.

Dünya genelinde bağımsız gazetecilere destek olmak için çalışan Article 19 Platformu’nun temsilcisi Suay Boulougouris de Türk gazetecilere sağladıkları destekleri paylaştı.