Bağuz Operasyonu Ne Zaman Tamamlanacak?

Amerika destekli güçlerin, Suriye’de IŞİD’in elindeki son bölgeye operasyon başlattıklarını açıklamalarından bir hafta sonra, bu operasyona destek veren askerlerin de ülkelerin çok azı, sonuç konusunda emin olabiliyor.

Kendi halifeliğini ilan eden terör örgütünün kalıntılarına karşı zafer kaçınılmaz görünüyor ancak IŞİD’e ait bu son küçük toprak parçasından sivillerin çıkıyor olması, operasyonu geciktiriyor.

Aslında neredeyse hiç kimsenin emin olamadığı tek konu çatışma sona erdiğinde ne bulunacağı.

Üst düzey bir Amerikalı savunma yetkilisi örgütün lideri Ebu Bekir El-Bağdadi’yi kast ederek, “Liderlerinin bu küçük, ufak cehennem deliği kalıntısında olmadığına aslında eminiz” dedi

Aynı yetkili, “Bunun ne kadar büyük bir şey olduğu konusunda Suriye Demokratik Güçleri olan ortaklarımız kadar bir de hata yapıyorduk” diye konuştu. Bunu söylerken de IŞİD savaşçılarının, kadınlar ve çocukların Suriye’nin kuzeyindeki Bağuz’dan topluca gitmelerine atıfta bulundu.

SDG yetkilileri, Şubat ayının sonlarında Fırat nehri kıyısında bombalanan bölgelerde binden daha fazla kişi kalmadığı tahminini yaparken Pentagon bölgeden 20 bin kişinin kaçtığını tahmin ediyor.

Birleşmiş Milletler ve SDG yetkililerinden gelen ilk verilere göreyse kaçanların sayısı daha da fazla yani 25 bine yakın olabilir.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyonu’ndan Hedinn Halldorsson VOA’ye yaptığı açıklamada , “Bağuz ‘dan çıkış yapan insan sayısı yardım kuruluşlarının beklentisini aştı” dedi.

Ayrıca Uluslararası Kurtarma Komisyonu da Cuma günü yaptığı açıklamada El Hol kampının Bağuz’dan gelenler nedeniyle acil durum sinyalleri verdiğini açıkladı. Kampa son 48 saat içerisinde 12 bin kişi daha gitti ve kamp nüfusu 65 bini geçti.

Çok daha fazla insanın da kilometrelerce uzunluğundaki tüneller, mağaralar ya da hasar görmüş binalarda ve çadırlarda gizleniyor olabileceği belirtiliyor.

YPG medya sorumlusu Twitter hesabından bir IŞİD üyesinin telefonundan elde edilen bilgiyi paylaştı. Elde edilen bilgiye göre, IŞİD’in elindeki bu son bölgeye 45 bin kişi sığınmış durumda.

Rakamlar kadar şaşırtıcı olmasa da Amerikalı yetkililer, Suriye’nin bu bölümünü IŞİD’in elinden kurtarma girişiminin bir kaza sonucu ya da tesadüfen gerçekleşmiş bir durum olmadığına inanıyor.

Amerika Merkez Kuvvetler Komutanı Org. Joseph Votel, Perşembe günü Kongre üyelerine verdiği brifingte, “Gördüğümüz şey IŞİD’in şu an bir örgüt olarak teslim olması durumu değil bunun hesaplanmış bir durum olması” dedi.

Org. Joseph Votel

Votel ve diğer yetkililerin IŞİD hakkında yaptıkları uyarı, örgütün kapasitesini mümkün olabildiğince koruyabilmek ve geleneksel bir ordudan gizli bir direniş grubuna dönüşümü sağlamak olduğu şeklinde. Bunu da her militan, kadın ve çocuğu da hesaba katarak yaptıkları.

Üst düzey savunma yetkilileri son günlerde Bağuz’dan çıkış yapanlarla ilgili olarak, “Çoğunluğunun masum siviller olmadığı düşünülüyor” görüşünü savunuyorlar.

Bir yetkili, “Bu kişilerden bazıları yıllardır IŞİD’le birlikte ve savaştan savaşa gidiyorlar. Bu savaşı savunacak fiziki bir alan kalmasa dahi devam ettirmek istiyorlar” diyor.

Bu görüşe destek verircesine Bağuz’dan kaçan ve kendisini Oum Muhammed olarak tanıtan Iraklı bir kadın geçen hafta bir Fransız haber ajansına yaptığı açıklamada, “Bu bir yenilgi değil. Bu hiçbir şey” dedi.

Iraklı kadın, “Cesur olanlar geride kaldılar. O kalanlar, Allah’ın lütfuyla kazanacaklar” diye konuştu.

Az sayıda Amerikalı ve SDG yetkilisi IŞİD’in Bağuz’da galip geleceğine inanıyor buna karşın çok sayıda kişi, uzun vadede örgütün bir şekilde yeniden dirilme ve bazı bölgelerde üstünlük kurmanın yolunu bulmasından endişe ediyor.

Amerikalı savunma ve istihbarat yetkilileri, IŞİD’in onbinlerce savaşçısının Suriye ve Irak’ta konuşlandığını ve bazılarının da faaliyete geçmeye hazır, uyuyan hücreler beklediklerini tahmin ediyor.

Irak’taki Kürt yetkililer, ülkenin bazı bölgelerinde terör örgütünün, gündüz polis ve askerlerin kontrolunda olan yerlerde gece denetimi ele geçirdikleri uyarısında bulunuyor.

Örgütün mali ayağı da her ne kadar çökertilmiş görünse de halen daha faal durumda.

SDF’nin gözetimindeki Bağuz’un dışındaki bölgelerde ya da mülteci kamplarında olsun örgüt üyelerinin hareketliliğinin azalmadığı belirtiliyor.

El Hol’da geçen salı günü yaşanan bir olayda güvenlik görevlileri yaklaşık 200 kadını dağıtmak için silah kullanmak zorunda kaldı. Öfkeli kadınlar erkek akraba ve eşlerinin başına neler geldiğini öğrenmek istiyorlardı.

Şu an için erkeklerin çoğu SDG’nin hapishanelerinde tutuluyor. Ancak bu tesislerdeki sayının son haftalarda kapasitenin iki katına çıkması, şartları zorluyor.

Bu hapishanelerde kalan erkeklerden çoğu kendisinin aşçılık yaptığını ya da ayak işlerine baktığını iddia etse de Amerikalı yetkililer, bu kişilerin tamamı ya da 5 bin kadarının aslında IŞİD savaşçısı olduğu kanısında.

Binden fazla yabancı savaşçının Avrupa, Orta Asya, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinden geldikleri düşünülüyor. Geri kalan savaşçılarsa Irak ve Suriye kökenliler.

Amerikalı yetkililer, hapishanelerde bulunan kişilerin çoğunun, ‘nasılsa kaçarım ve direnişe yeniden katılırım’ düşüncesiyle bekleyiş içerisinde olmasından şüpheleniyor.

Amerika şu an için SDG’nin bu kişilerle başa çıkabileceğini düşünüyor ancak uluslararası kamuoyunun yardımı olmazsa başka bir kriz daha ortaya çıkabilir.

General Votel konuyla ilgili olarak “Bu nesilleri ilgilendiren ciddi bir sorun. Eğer bunu doğru şekilde idare edemezseniz, gelecekteki şiddetin tohumlarını ekmiş olursunuz” değerlendirmesini yaptı.

Yine de şimdilik dikkatler Bağuz’un üzerinde, en azından Cuma günü öyleydi ve bölgeden göç kesildi.

SDG Sözcüsü Mustafa Bali Reuters Haber Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, ”Cumartesi sabahını ya da öğleden sonrasını bekliyoruz. Eğer başka sivil ya da terörist çıkışı olmazsa yeni bir askeri operasyonu başlatacağız” dedi.

Amerikalı yetkililerse yine duruma şüpheci yaklaşıyor ve IŞİD’in zaman kazanmaya çalışıyor olabileceğini söylüyorlar.

Üst düzey bir savunma yetkilisi, “Müzakere edecekler ve savaşacaklar. Belki önümüzdeki birkaç güne biter ama bu konuda rakam vermekten kaçınıyorum” değerlendirmesini yaptı.