Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, bugün sadece başkanlık görevinden değil AKP’den istifasını ailesine tehdit mesajları geldiğini açıklayarak kamuoyuna duyurdu. Uğur, “Metal yorgunluğu adı ile AK Parti’de otoriteye dönüşmektedir. AK Parti’de siyaset yapma imkanımız ortadan kalkmıştır. Partime ve başkanlık görevime burada veda ediyorum” ifadelerini kullandı.
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “metal yorgunluğu” ifadesiyle partisi içerisinde değişiklikler yapacağı yönündeki mesajları ardından AKP’li belediyelerde yaşanan başkan istifalarına bugün yeni bir halka eklendi. Ancak diğer başkanlar aksine bugün Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğundan ayrılan Uğur, AKP’den de istifa etti ve açıklamalarıyla Ankara’da siyaseti hareketlendirdi.
Uğur, bugün saat 17.00’de Balıkesir Büyükşehir Belediye Kongre Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Açıklaması boyunca göz yaşlarına hakim olmadığı gözlemlenen Uğur, “Üzgünüm, kırgınım ama huzurluyum. Benim artık AK Parti’de görev yapma olasılığım kalmadı. Hem partiden hem Belediye Başkanlığı görevimden istifa ediyorum.” dedi.
Uğur, diğer istifacı belediye başkanlar gibi yolsuzluk, başarısızlık veya Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) bağlantısı iddialarını da reddetti. Ancak diğer başkanların aksine AKP’yi “dava” gibi ifadelerle savunmaması ve Erdoğan’ın liderliğinden övgüyle söz etmemesi dikkat çeken Uğur, “milli irade”, “demokrasi” ve “seçim” gibi vurgusu yaptı. Uğur, Erdoğan’ın “metal yorgunluğu” ifadesi içinse partide otoriterleşme olduğunu belirterek, özetle şunları ifade etti:
“Bugün icraatlarımız hakkında konuşmayacağım. İcraatlarımız, halkımızın takdirlerindedir. Ülkemiz en başta FETÖ’den DEAŞ’a; PKK'dan DHKP-C'ye kadar 7 düvele kadar mücadele ettiğimiz kritik bir süreçten geçmektedir. Tam da bu zamanda bu ortamda, yerel yönetimler odak alınarak benim de içinde olduğum bazı belediye başkanlarının istifasından değişimden gelişim umutlanmaktadır. Kamuoyunda seçimle gelen seçimle gider prensibimiz rafa kaldırılmış, emirle gider şeklinde algılanmaya başlanmıştır. Millet iktidarından devlet iktidarına mı dönüşüyoruz sorularını sormak istiyoruz. Cumhuriyetimizin 94. yılındayız, bu millet devlet ağırlığını bilir. İstiyoruz ki, devlet iradesi yeniden millet iradesinin önüne geçsin. Siyaset yönetme sanatıdır. Siyasetin ancak demokrasi ile var olduğu unutulmamalıdır. Esas olan demokrasidir. Demokrasi açığı her zaman cari açıktan da önemlidir. Biz, siyaset yapan insanlarız, Dünkü Türkiye’de de bugünkü Türkiye’de de bunu gerçekleştirdik. Bana AK Parti kurucu il başkanı görevi verildi. Genel başkan yardımcılığına kadar çok önemli görevler aldık. Partimizin kasası bize verildi. Belediye başkanı olmamız istendi bunu da üstlendik. Hiçbir kademede geri durmadık. Son uygulamalarla, şimdi sormak istiyorum: Ortaya çıkan manzarada devlet milletin önüne, sadakat liyakatin önüne geçmiş gibi görülmüyor mu? Netice de göreve devam etme imkanı bizler için ortadan kaldırılmıştır. Metal yorgunluğu adı ile AK Parti’de otoriteye dönüşmektedir. Ankara ile iletişim kanalları sağlıklı işlememektedir. Bu durum bütün AK Partili belediye başkanları için de geçerlidir. Kendi adıma şunu söylemeliyim. Yolsuzluğunuz yok, FETÖ bağlantınız yok, fakat ailenize, evinize kadar ulaşan baskılar, tehdide varan müdahaleler var. Bu katlanılacak bir durum olmanın ötesine geçmiştir. AK Parti’de siyaset yapma imkanımız ortadan kalkmıştır. Külli iradeye teslim olarak cüzi irademle milletime vefa gösteriyorum. Partime ve başkanlık görevime burada veda ediyorum. Üzgün, kırgınım ama huzurluyum. Çünkü vicdan rahatlığı ile bu kararı almış bulunuyorum. Bugüne kadar aldığım görevlerde hemşerilerime hizmet etme gayretinde oldum. Bana destek olan herkese ve aile teşekkür ediyorum”
Bozdağ Uğur’a yargıya başvurmasını önerdi
AKP Hükümeti Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise, bugünkü Bakanlar Kurulu sonrasında akşam yaptığı açıklamasında, Uğur’un istifasını değerlendirdi ancak sert ifadeler kullanmadığı görüldü.
Bozdağ, “Öncelikle Uğur’un istifasının hayırlı olmasını diliyorum. Değerli bir arkadaşımızdır. Belediye başkanlığından istifa etmiş olması bu gerçeği değiştirmez. Değişim esasında halkımızın bizden talebi ve beklentisidir. Giden başkanlar da yerlerine gelecek başkanlar da bizim başkanlarımızdır. Yol arkadaşlığımız devam edecektir. Sayın edip Uğur'un partiden de istifa etmesi kendi bireysel tercihidir. Tek taraflı bir karardır. Bizim ona dair söyleyecek bir şeyimiz yok. AK Parti’nin kimseyi tehdit etmesi veya herhangi bir tehdit yöneltmesi de asla kabul edilemez. Öyle bir şey olduğunu düşünmüyorum. Varsa öyle bir şey, tabii Sayın Edip Uğur bununla ilgili yasal yollar açıktır, ona ilişkin adımlarını elbette atıp atmamı konusunu da kendisi değerlendirir” dedi.
CHP: ‘Cumhuriyet Savcılığı soruşturma açmalı’
Ana muhalefet partisi CHP adına Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ise, ilgili Cumhuriyet savcılarını göreve çağırarak, Uğur’un tehdit edildiği yönündeki açıklamasına dikkat çekti. Torun, “seçme ve seçilme hakkı” ilkesini taşıyan Anayasa’ya aykırı bir süreç yaşandığını belirterek, şunları dile getirdi:
“Sayın Uğur’un yapmış olduğu istifa açıklaması başlı başına bir suç duyurusudur. Bu açıklamayı duyan ilgili savcılarımızın hemen harekete geçerek, konuya ilişkin soruşturma başlatması bir zorunluluktur. Belediye başkanımızın tehdit edilmesi yasalarımız açısından bir suç teşkil ettiği gibi, Anayasanın birden fazla maddesini ihlal eden bir suç niteliği de taşımaktadır. Seçme ve seçilme hakkının Anayasal bir hak olarak tehdit altında bulunması yanında, belediye başkanımızı istifaya sevk eden bu tehdit Anayasa’nın 127. Maddesi’nin de ihlali anlamına gelmektedir. 127. Madde belediye başkanlarımızın iradeleri dışında görevlerinin sona erdirmenin yargı yoluyla olacağını açık biçimde belirtirken, bu tür bir iradeyi yasal olmayan yollardan kullananlar, birçok yasa yanında Anayasa’yı da ihlal etmişlerdir. İlgili Cumhuriyet Savcılarını derhal harekete geçmeye ve sorumlular hakkında işlem yapmaya davet ediyoruz.”
6'ıncı istifa farklı geldi
Bu arada Ahmet Edip Uğur, AKP’li belediye başkanlarından istifa eden 6’ncı isim oldu ancak CHP’nin gündeme taşıdığı üzere “tehdit edildim” diyerek ettiği istifasıyla fark yarattı. Ancak bugünkü istifası öncesinde Uğur da, diğer başkanlar gibi sosyal medya aracılığıyla Erdoğan’ın istifasını istediği iddialarını reddetmişti. Uğur, 4 Ekim’de Twitter’dan paylaştığı mesajında, kendisini “AKP’nin neferi olarak Erdoğan’ın liderliğinde kutlu yürüyüşe devam” ifadelerini kullanmıştı.
“Partili Cumhurbaşkanı” kimliğiyle Erdoğan, 2019’daki seçim süreçlerine hazırlık açısından belediye başkanlarından istifalarını talep ettiğini kendisi kamuoyuna açıkladı. Bunun üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş 22 Eylül’de ilk istifa eden isim oldu. Ardından sırasıyla AKP’li isimler Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş 2 Ekim’de, Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan 18 Ekim’de, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe 23 Ekim’de ve son olarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, 28 Ekim’de istifa etti. Ancak bu isimler, AKP’de kalmayı tercih ederken, istifa açıklamalarında partiye ve Erdoğan’a övgü ifadeleri kullandı.
Ahmet Edip Uğur kimdir?
Uğur, 7 Nisan 1950 tarihinde Balıkesir’de doğdu. İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde eğitimi tamamladı. Balıkesir Ticaret Odası Başkanlığı, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Balıkesir Şube Başkanlığı yaptı. Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği Başkanlığı görevine 2008 yılından bu yana devam ediyor.
Balıkesir Milletvekili olarak 18. Dönem’de TBMM’de ilk kez görev alan 2001 yılında AKP’nin ilk Balıkesir Kurucu İl Başkanlığı’nı da yaptı. Ahmet Edip Uğur, 22. 23. ve 24. dönemlerinde q üç defa üst üste milletvekili seçildi.
AKP yönetiminde de görevler alan Uğur, 30 Mart 2014 Mahalli İdareler seçiminde, AKP’den Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.