Barolardan Eş Zamanlı Tepki

Your browser doesn’t support HTML5

Türkiye’deki 80 baro, Hükümetin barolara yönelik yapmayı planladığı düzenlemeye eş zamanlı açıklama yaparak tepki gösterdi. Barolar, yasa tasarısının geri çekilmesini istedi.

80 ilin baroları tarafından eş zamanlı açıklama yapılan yerlerden biri de Diyarbakır’dı. Tahir Elçi Konferans Salonu önünde toplanan avukatlar adına Baro Başkanı Cihan Aydın konuştu. Baroların ve avukatların susturulmak istendiğini ifade eden Aydın, avukatların daha önemli sorunları olduğunu söyledi. Aydın, şöyle konuştu: “OHAL sürecinden başlayarak giderek artan bir hızla tüm toplumsal muhalefet örgütlerinin KHK’lar ile susturulduğuna tanık olduk. Şimdi hedefte barolar ve avukatlar var. Barolar ve avukatları da susturmak hedefleniyor. Avukatların ve baroların gündeminde yoksulluk, işsizlik ve ağır vergi yükleri, ödeyemedikleri SGK primleri ve komik düzeydeki emeklilik maaşları, angarya düzeyindeki CMK ücretleri ve ödenmeyen yasal vekalet ücretleri, kolluk birimlerinde, adliyelerde hatta mahkeme salonunda karşılaştıkları şiddet ve hakaretler, kontrolsüz bir şekilde açılan ve sayıları 133’ü bulan merdiven altı hukuk fakülteleri, her yıl binlerce mezun, bunun sonucunda da ücretsiz ve güvencesiz stajyerlik, masumiyet ilkesine aykırı bir şekilde iptal edilen ruhsatlardır, avukatların sorunları. Mesleki faaliyetleri kapsamında görüşmek istedikleri hakim savcı odalarının yüzlerine kapatılan kapıları ve adliye içindeki kısıtlı alanlardır. Tüm bu kısıtlamalara rağmen yurttaşların hakkını ve hukukunu koruma, adaletin tecellisi için çalışan avukatlar, şimdi örgütsüz bırakılmak isteniyor. Aslında örgütsüz ve güvencesiz bırakılmak istenen avukatlar değil, tüm yurttaşlardır. Çünkü barolar sadece avukatların değil tüm yurttaşların da örgütüdür.“

Tasarının geri çekilmesi çağrısı yapan Aydın, “Daha önce 80 baro birlikte söylediğimiz gibi bir kez daha yineliyoruz. Avukatları ve yurttaşları savunmasız bırakacak bu yasa tasarısı geri çekilmelidir. Aksi halde daha önce ilan ettiğimiz üzere bu açıklama ile başlamak üzere diğer tüm demokratik protesto haklarımızı kullanacağız. Bu nedenle tüm meslektaşlarımızı ve yurttaşlarımızı destek ve dayanışmaya davet ediyoruz” diye konuştu.

Açıklamaya katılan avukatlar ise kaygılarını VOA Türkçe mikrofonlarına anlattı. Avukat Emin Aktar, baronun hukuksuzluklara karşı çıktığı için hedef alındığını ifade ederek, “Bu dönemde, demokratik olmayan koşullarda, otoriter rejim uygulamasının sürdüğü koşullarda, toplumu rahatlatacak bir şeyin gündeme geleceğine inanmıyoruz. Avukatların ihtiyaç duyduğu yeni bir yasa değil, hukuktur. Toplum adına bağımsız, tarafsız davranabilen bir yargıdır. Bunu istiyoruz, ama buna rağmen toplumda cılız olsa da sesi çıkan örgütlerin birinin başında baronun gelmesi nedeniyle hedef alınıyor” dedi.

Özgür Hukukçular Derneği Eş Başkanı Avukat Bünyamin Şeker ise düzenlemenin iyi niyetli olmadığını söyledi. Şeker, “Nispi temsil ve çoklu baro tartışmalarının demokrasiye hizmet edebileceğini düşünmüyoruz. Hedeflenen şeyin baroları parçalamak ve güçsüzleştirmek olduğunu öngörüyoruz. Avukatlık yasasında 2011'den beri tartışılan bir taslak var, resmi anlamda bir taslak bulunmamaktadır. Eski taslak üzerinden baktığımızda birçok kısıtlama getiriliyor. Bu kısıtlamalar bizi kaygılandıran temel noktalardır. Baroların bölünmesini de biz yine iyi niyetli bir düzenleme olmadığını düşünüyoruz. Türkiye'de yaşanabilecek ihlaller ve antidemokratik uygulamalara karşı baroların yeri geldiğinde çok güçlü refleks geliştirdiğini görebiliyoruz” şeklinde konuştu.

Barolarla hükümeti karşı karşıya getiren tartışmalar, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın bazı açıklamalarıyla başlamıştı. Barolar açıklamalara tepki göstermiş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, baroların yönetim şeklinde değişikliğe gidileceği mesajını vermişti.