Bass'tan Türkiye’ye ‘Sınır Güvenliği’ Mesajı

Amerika’nın Türkiye Büyükelçisi John Bass, Diplomasi Muhabirleri Derneği’nin davetinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, IŞİD terör örgütüyle mücadele konusunda, Türkiye’nin lojistik destek sağladığıyla ilgili soru üzerine “Sınır kontrollarının geliştirilmesi, güçlendirilmesi ve sıfır yabancı savaşçının sınırı geçmesi sağlanmalı dedi. Ama bu sadece Türkiye’nin güney sınırını kontrol etmesi sorumluluğu değil. Aynı zaman diğer uluslar açısından sorumluluk konusu” dedi.

Büyükelçi Bass, Diplomasi Muhabirleri Derneği’nin davetiyle gerçekleşen toplantıda, IŞİD’e karşı ortak mücadele yönündeki mesajlarnın yanısıra sınır geçiş kontrolları noktasında görüş belirtti. Bass, açıklamaları sırasında IŞİD için İngilizce olarak ISIS yerine Arapça kısaltması DAESH (Türkçe: DEAŞ) ifadesini kullandı.

ABD ile Türkiye’nin Suriye’deki çatışma ve IŞİD konusunda yakın işbirliği içinde olduğunu vurgulayan Bass, Ocak ayından bugüne farklı tarihlerde başlayacağı belirtilen ve ABD-Türkiye ortaklığında gerçekleştirilmesi planlanan ‘eğit-donat’ programı konusunda ise güncel bilgi vermedi. Son olarak Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Mayıs ayının ilk haftasında eğitim programına başlanabileceğini söylemiş ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar da TBMM’deki 23 Nisan resepsiyonunda, ‘eğit-donat’ programı hazırlıklarını Dışişleri Bakanlığı bilgisinde yürüttüklerini söylemekle yetinmişti.

‘IŞİD baş belası’

Türkiye ile Suriye’deki çatışma sürecini barışçı bir çözüme kavuşturmak amacıyla görüşmeler yürütüldüğünü kaydeden John Bass, Türkiye’nin çok zorlu bir güvenlik tablosu içinde yer aldığını vurguladı. Bölgesel istikrar açısından sığınmacılar kaynaklı yakın gelecekte yaşanacak sıkıntılara dikkat çeken Bass, Türkiye’nin ‘cömertce’ Suriyeli ve Iraklı sığınmacıları desteklediğini de söyledi. IŞİD için ‘korkunç başbelası’ diyen Bass, Türkiye ve diğer müttefik ülkelerle birlikte bölgesel güvenliği sağlamak açısından çok yakın çalıştıklarını dile getirdi. Bass, Suriye’de Beşar Esat’ın dışarıda bırakılacağını, ancak bunu çatışma yoluyla değil barışçı bir uzlaşmayla gerçekleştirmek gerektiğini kaydetti.

Türkiye ile Suudi Arabistan arasında Suriye’de gelecekte kurulacak rejimle ilgili işbirliği süreci yürütüldüğü iddiasıyla ilgili soru üzerine Büyükelçi Bass, bu iki ülke arasında Suriye konusunda herhangi bir özel işbirliğiyle ilgili bilgi sahibi olmadığını da söyledi.

Suriye konusunda yürütülen uluslararası işbirliği süreci açısından hedeflerini madde sıralayan ABD’nin Ankara Büyükelçisi Bass, öncelikle Suriyeliler’i hem IŞİD hem de Esat rejimi nedeniyle karşılaştıkları şiddet ve tehlikelerden korumayı amaçladıklarını ifade etti. İkinci olarak Suriye halkına kendi iradeleri altında bu coğrafyada istikrar kurabilmelerine ve üçüncü olarak kesinlikle askeri çözümü olmayan Beşar Esat’ın görevden uzaklaşması için müzakerelerde uzlaşma sağlanmasına yardımcı olmayı amaçladıklarını söyledi.

“Türkiye ile hızlı bilgi paylaşımı” vurgusu

ABD Büyükelçisi Bass’a, Türkiye’nin IŞİD’e müdahalede bulunmadığı ve söz konusu örgüt ile Türkiye arasında birbirine dokunmama anlaşması olduğu iddiaları da soruldu. Bu soru üzerine Bass, Türkiye’nin ve diğer ulusların da rolünü değerlendirerek, şunları dile getirdi:

“Bu (IŞİD) gerçekten karışık bir sorun. Örgüt kendisini Irak ve Suriye coğrafyasında gösteriyor. Biz, güçlü bir uluslararası koalisyon olarak bu problem (IŞİD) ile mücadele farklı yönleri üzerine düşünüyoruz. Türkiye de bu çabalarda önemli bir parçadır. Bu çabalardan biri de sınır kontrollarının geliştirilmesi, güçlendirilmesi ve sıfır yabancı savaşçının sınırı geçmesinin sağlanması. Ama bu sadece Türkiye’nin güney sınırını kontrol etmesi sorumluluğu değil. Aynı zamanda tüm uluslar (koalisyon ortakları kast ediliyor), açısından sorumluluk konusu. Türkiye ile bilgi paylaşımı, yabancı savaşçı geçişini hızlı bir şekilde önleyecek şekilde aşırı görüşteki bu kişiler seyahati başladığı andan itibaren gerçekleşmeli.”

Başkanlık Sistemi tartışmasına “iç sorun” yanıtı

ABD Büyükelçisi Bass, Türkiye’de 7 Haziran genel seçimleri arifesinde Başkanlık Sistemi ile ilgili tartışmalarla ilgili soruyu da yanıtladı. “Türk demokrasisinin mahiyetiyle ilgili kararı Türk halkı verir” diyen Bass, hangi sistemi olduğu değil temel insan hak ve özgürlüklerinin korunduğu, kuvvetler ayrılığının sağlandığı, tek bir kişinin ya da tek bir kurumunun orantısız yetki kullanmasını ve başkalarının rızasını gözetmeksizin yönetmesini engelleyecek bir sistem olması gerektiğini söyledi. Bass, “Bizim dikkat ettiğimiz şeyler bunlar. Tartışmalar sürerken umuyorum ki Türk vatandaşlarının da dikkat ettiği şeyler bunlardır” diye konuştu.

ABD’nin demokrasi beklentisindeki kriterleri her zaman vurguladığını da kaydeden Bass, “Çünkü müttefiklerimiz arasında ve Avrupa-Atlantik toplumunda hükümetler halka hizmet eder, tersine değil” yorumunda bulundu. Seçimler içinse “Türk halkını destekliyoruz. Toplumda, bu seçimlerin özgür, adil ve rekabete dayalı olmasını, tüm seçmelerin sandıklara gitme imkanına sahip olmasını ve bilinçli bir tercihte bulunmasını isteyen herkesi destekliyoruz” dedi.

Casusluk iddiasına tepki gösterdi

Büyükelçi John Bass, Adana Konsolosluğu'nda görevli bir personel tarafından casusluk faaliyeti yürütüldüğü iddiasıyla ilgili ise, “Bunlar Türkiye'de veya dünyanın başka bir ülkesindeki ABD büyükelçiliklerinin normal işi. Haberde yer alan ilişkilerin tarifi de bu bağlama uyuyor. Pek çok farklı insanla konuşuyoruz. Casusluk iddiası temelsiz” açıklaması yaptı.

Kıbrıs ve Kürt Sorunu çözümüne destek mesajları

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin yeni seçilen KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'yı aradığını anımsatan Bass, Kıbrıs Sorunu’nda ABD'nin çözüm konusunda daha fazla enerji ve çaba sarf edeceğini belirtti.

Kürt Sorunu içinse kimsenin çatışmanın sürmesini istemeyeceğini kaydeden Bass, çözüm sürecini kuvvetle desteklediklerini dile getirdi.

Fethullah Gülen sorusu

Büyükelçi Bass, Fetullah Gülen'in iadesiyle ilgili bir soru üzerine, yasal sürecin kendilerine sunulan deliller temelinde titiz, adil ve tarafsız bir şekilde işletildiğini söylemekle yetindi.

Basın özgürlüğü vurgusu

Dünya Basın Özgürlüğü Günü’ne vurgu yapan Bass, ABD Başkanı Barack Obama'nın “Gazeteciler bize ülkemiz, kendimiz ve hükümetimiz hakkında gerçeği bilme şansı verir ki bu bizi daha iyi ve daha güçlü yapar, sesi olmayanların sesi olur, adaletsizlikleri ortaya çıkarır ve benim gibi liderleri sorumlu yapar” mesajını tekrarladı.