Microsoft’un kurucusu milyarder işadamı Bill Gates, aynı zamanda dış yardımlara olan desteğiyle de tanınıyor. Bu yüzden Amerika ve İngiltere’deki siyasi hava Gates’i kaygılandırıyor.
Bill Gates her yıl küresel kalkınma yardımına 5 milyar dolar ayırıyor. Gates, dünyanın en hayırsever kişilerinden biri.
İngiltere’nin başkenti Londra’da bir konuşma yapan Gates, siyasi ortamın dış yardımda kesintilere neden olmasından korktuğunu dile getirdi:
“Bazı dünya liderlerinin son gelişmeleri, içe kapanmak için neden olarak görmesi beni endişendiriyor. Oysa biliyoruz ki, uzun vadeli çözümlere yatırım yaparsak, sorunlardan zor da olsa ve uzun sürse de kurtulabiliriz.”
Amerika, hala dünyanın en büyük bağışçısı. Uzun vadeli programlara ve acil yardıma bütçe ayırıyor. Peru’da yıl başında yaşanan sel felaketi nedeniyle 1 milyon 800 bin dolarlık yardım paketi göndermesi bunun son örneği.
Ancak Başkan Donald Trump, kamu borçlarını kapatmak için 43 milyar dolarlık dış yardımın kesilmesini öneriyor.
Bill Gates, dış yardıma karşı çıkanların, kaydedilen ilerlemenin ve başarıların farkında olmadığı görüşünde:
“1990’dan bu yana kalkınma yardımının ne kadar etkili olduğunu sayılarla anlatmak isteseydim 122 milyonu seçerdim. Çünkü 27 yılda tam 122 milyon çocuğun hayatını kurtardık.”
Gates yabancı yardımın dipsiz kuyu olduğu yaklaşımına da karşı:
“Çocuk ölüm oranlarını azaltmayı başardığınızda, aileler de daha az çocuk sahibi olmayı seçiyor. Nüfus da büyük ölçüde azalıyor. Bu da toplumun ulaşabileceği fırsatları arttırıyor. Daha iyi sağlık hizmeti, daha iyi eğitim ve ekonomik fırsatlar gibi.”
Bill Gates’in Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü’ndeki konuşması, İngiltere’de Haziran’daki erken seçim öncesi geldi. İngiltere, Birleşmiş Milletler’in yardım bütçesi hedefini tutturan nadir gelişmiş ülkelerden biri. Gayri safi milli hasılasının binde 7’sini ayırabiliyor. Başbakan Theresa May, bu bütçeye sadık kalma niyetinde ancak partisi içinde yardım bütçesinin savunma ve orduya kaydırılmasını isteyen çok:
“Yardım bütçesinin yanlış yönetilmesi çifte suç. Çünkü hem vergi ödeyenden hem de yoksul halktan çalmış oluyorsunuz. Ama açık konuşalım. Yardımın büyük kısmı ihtiyacı olana ulaşıyor ve inanılmaz fark yaratıyor. Belli düzenlemelere her zaman ihtiyaç olacak. Çok zor şartlardaki ülkelerde çalışıyoruz ve asla yüzde yüz başarı sağlamamız mümkün değil. Ama her yıl yardımın daha doğru nasıl harcanacağını öğrenebiliriz.”
Yardım örgütleri, bütçe tartışmalarının zamanlamasının kötü olduğuna dikkat çekiyor. Zira Ortadoğu’da çatışmalar ve Doğu Afrika’da kıtlık artıyor ve dünya çapında ülkelerini terketmek zorunda kalmış 65 milyon mülteci var.