Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için seçtiği isim Cemil Tugay, adaylığının belirlendiği Ankara’dan dönüşünde İzmir’de partililer tarafından karşılandı. İzmir Adnan Menderes Havaalanı çıkışında kendisini desteklemeye gelen partililere seslenen Tugay, hedeflerinin İzmir’in 30 ilçesinde seçimi rekor oy oranıyla kazanmak olduğunu söyledi.
Tugay, “Bu şehirde yaşayan her vatandaşımız bilecek ki İzmir Büyükşehir Belediyesi onların her zaman ihtiyaç duydukları her zaman yanlarında olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi elleri temiz, yürekleri temiz insanlar tarafından yönetilecek. Hiç kimse bizi bölemeyecek, parçalamayacak. Bir bütün halinde 30 ilçede kazanacağız. Oy rekoru kıracağız, söz veriyorum size. İzmir bekle bizi geliyoruz” dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
“Bizleri hazır oy olarak görüyorlar, kafamız kızarsa boş oy atarız”
Ancak Tugay’ın aday gösterilmesi ve ilçelerde belirlenen bazı adaylar, CHP’de aday belirleme yöntemine ilişkin kentte tartışmaları da beraberinde getirdi.
VOA Türkçe, halen Karşıyaka Belediye Başkanı olarak görev yapan Tugay’ın aday gösterilmesiyle ilgili ilçede yaşayanlara mikrofon uzattı.
CHP’nin İzmir’de “oy deposu” niteliğindeki ilçede yaşayan kimi vatandaşlar Tugay’ın Karşıyaka’da hizmetlerinden memnun olmadığını söyleyerek Büyükşehir’e aday gösterilmesini eleştirdi. Kimi Karşıyakalılar ise CHP kimi aday gösterirse göstersin tercihlerinin değişmeyeceğini söyledi.
Tugay’ın Karşıyaka’da çalışmalarından memnun olmadığını kaydeden Ayfer Anadolu, “Ben Karşıyaka’ya bir şey yaptığını görmedim. Karşıyaka hiç olmadığı kadar pis. Ben Bostanlı’da, iyi bir semtte oturuyorum. Ama çok pis. Tunç Soyer’e bir dönem daha şans verilmeliydi, benim gönlümdeki oydu. Bizleri ‘hazır olarak şu kadar oyumuz var’ diye görüyor. Ama kafamız kızarsa boş oy atarız” dedi.
Mehmet Ali Önal ise Tugay’ın adaylığına ilişkin “Ben CHP’li olduğu için oy veririm. Mesele ‘şu bu’ meselesi değil. Ama Cemil Tugay’ı fazla tanımıyorum. CHP’li olduğu için veririm” dedi.
“Özgür Özel Tugay’la yakınlığını tamamen afişe etti”
Karşıyaka’da yaşayan Mehmet Gürsoy da büyükşehir için yapılan anketlerde daha önde çıkan diğer aday adaylar yerine Tugay’ın aday gösterilmesini eleştirerek, “Özgür Özel, Tugay’la yakınlığını tamamen afişe etti. Diğer partiler bunu yaptığı zaman ‘yandaş’ diyorlar ama Özgür Özel bunu nasıl izah edecek? Ankette daha yüksek puan alanların arasından bu makamı Tugay’a teslim edeceklerse benim diyecek hiçbir şeyim yok” ifadelerini kullandı.
Tugay’ın ilçede çalışmalarından memnun olmadığını dile getiren Gürsoy, “Ben görmedim başarısını. Benim oturduğum sokak çöp içerisinde. Yollar engebe içinde. Arabalar üst üste, trafikte hiçbir ilerleme yok” dedi.
Gürsoy, Karşıyaka’da Tugay’dan boşalan koltuğa Behice Yıldız İşçimenler Ünsal’ın aday gösterilmesini de ilçe halkı arasında tanınmadığını savunarak eleştirdi.
“Şu anda muhalif belediyeler zaten rahat çalışamıyor ki kalkıp da ‘burada çok güzel şeyler yaptı’ diyebilelim”
Halil Ece ise Tugay’ın ilçede belediye başkanlığı performansının düşük olduğu eleştirilerine, iktidarın muhalif belediyelerin çalışmalarını engellediğini öne sürerek, “Şu anda muhalif belediyeler zaten rahat çalışamıyor ki kalkıp da ‘burada çok güzel şeyler yaptı’ diyebilelim. Yani muhakkak sıkıntılar vardır, büyükşehir belediyemizde yok muydu, aynı şey” dedi.
Mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yeniden aday gösterilmesini beklediğini kaydeden Ece, “Ben aslında yeniden Tunç Bey olur diye bekliyordum, olsaydı Tunç Bey iyiydi. Buğra Bey’i (Gökce) aslında biraz daha şanslı görüyordum ama nedense Cemil Bey aday gösterildi. Demek partinin verdiği bir karardır, biz o konuda bir şey diyemeyiz” diye konuştu.
Mecit Yusufoğlu ise bir Karşıyakalı olarak Tugay’ın çalışmalarından memnun olduğunu söyleyerek, “Ama Karşıyaka’ya kim gelse zaten yapabilir. Karşıyaka’nın gecekondusu yok, derdi yok. Özgür Özel’in değişim hareketi doğrultusunda olduğu için Tugay’ın adaylığını iyi görüyorum. Değişim gerekliydi. Ama Cemil Bey yerine daha genç, daha dinamik, herkesten oy alabilecek bir aday da belirlenebilirdi” ifadelerini kullandı.
“CHP’ye ilk kez yerel seçimde oy vermeyeceğim”
CHP’nin Tugay’ı aday göstermesine karşı çıkan Güven Erincik ise ilk kez yerel seçimde CHP’ye oy vermeyeceğini belirtti.
Erincik, “Karşıyaka’ya yaptığı bir yatırım yok ki. İlk geldiği sene başkan olduğunda ‘ben ilk dönemde yatırım yapamayacağım, borç var’ dedi. Sen daha işçinin maaşını veremedin, hiçbir yatırım da yapmadın. Bu kadar yönetemeyen birini büyükşehre nasıl aday gösterme cüretinde bulundular, hayret ediyorum” dedi.
Erincik, “İktidar destekli bir parti gelse, şurada yapılan çalışmalar artsa, bir sonraki seçimde sepetlesek onları yine aynı parti gelse, parti yöneticileri de akıllarını başlarına alsa kötü mü olur” diye konuştu.
Tunç Soyer: “Aday belirleme sürecinde siyasi ödüllendirme ve cezalandırma yoluna gidildi”
Tugay, İzmir siyasetinde basamakları hızlı çıkan bir isim. Asıl mesleği plastik cerrahlığı olan Tugay, 2010 yılında CHP’ye üye oldu. 2015 yılında Genel Merkez atamasıyla CHP İlçe Yönetim Kurulu’nda görev alan Tugay, 2019’daki yerel seçimlerde Karşıyaka Belediye Başkanlığı’na aday gösterilerek seçimleri kazandı.
Bu kez Tugay’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına gösterilmesinde kurultay sürecinde Özgür Özel’e verdiği desteğin etkili olduğu yorumu yapılıyor.
Eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyen aday adaylarının üstü çizilirken, “değişimci ekip” içinde yer alanların büyükşehir ve ilçelerde aday gösterilmesi, CHP’nin İzmir kararına yönelik eleştirilerin başında geliyor.
Kurultayda Kılıçdaroğlu tarafında yer alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de yeniden aday gösterilmemesiyle ilgili sosyal medya hesabından açıklamada bulunarak, aday belirleme sürecini “siyasi ödüllendirme ve cezalandırma” olarak eleştirdi.
Soyer, “Öncelikle Genel Merkez tarafından kapalı kapılar ardında yürütülen çalışmalar, yapıldığı söylenen memnuniyet anketleri, sayısı, yöntemi ve sonuçları usulen ve esasen adil değildir. Adaylık süreçlerinde tüm belediye başkanları için aynı objektif kriterlerin uygulanması gerekirken, ne yazık ki böyle olmamıştır. Ayrıca örgütün sesinin dinlendiğine, tabanın ve sivil toplum kuruluşlarının tercihlerinin dikkate alındığına dair de hiçbir emare bulunmamaktadır. Talep edilmesine rağmen ön seçim de yapılmamış, süreç İzmir halkıyla şeffaf bir şekilde paylaşılmamıştır. Bütün bunlar yapılmadığı gibi sadece siyasi ödüllendirme ve cezalandırma yoluna gidilmiş olması kaygı vericidir. Sürecin bütünü değerlendirildiğinde ise adayların açıklanmasında yaşanan gecikme İzmir halkına saygısızlıktır. Bütün bu eleştirilerden bağımsız olarak, adaylığı açıklanan tüm büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarımızı kutluyor, üstün başarılar diliyorum” dedi.
“Siyasi nezaketsizlik”
Soyer, aday gösterilmeyeceğinin CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısından beş dakika önce kendisine tebliğ edildiğini de söyleyerek, bunu “siyasi nezaketsizlik” olarak değerlendirdi. Parti içi mücadelesine devam edeceğini de kaydeden Soyer, “Bugüne kadar olduğu gibi kurumsal değerlerine ve ilkelerine sonuna kadar bağlı kalacağım ve sadece aday belirleme süreçlerinde değil, parti politikalarının oluşmasında da demokrasinin daha çok vücut bulması için mücadelem sürecektir” ifadelerini kullandı.
Çeşme’de Lal Denizli tepkisi
CHP İzmir’de 30 ilçeden 27’sinde yeni adaylar belirlerken, yalnızca Selçuk, Seferihisar ve Dikili’de mevcut belediye başkanlarıyla yola devam kararı alındı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İzmir adaylarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Listenin tamamını bizzat çalıştım, 15 gündür özellikle bu konuya çalıştım. Bana 6 arkadaşım yardım etti. Pek çok dengeyi gözettik; kadın, yaş, liyakat gibi" ifadelerini kullandı.
Ancak İzmir’de görevde olan CHP’li ilçe belediye başkanları da yeniden aday gösterilmemelerine tepkili. Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, futbol camiasının ünlü isimlerinden Mustafa Denizli’nin 32 yaşındaki kızı Lal Denizli’nin ilçede yerine aday gösterilmesine sert tepki verdi.
Egedesonsöz gazetesine konuşan Oran, “Ben Lal Denizli’yi Urla aday adayı diye biliyordum, meğer Çeşme adayıymış. Urla’dan aday adayıyken Çeşme’den aday olunabiliyormuş. Benim Çeşme Belediye Başkan aday adayıyken, Karşıyaka’ya başkan adayı olmam gibi bir şey. Babası Mustafa Denizli Çeşmeli ya. Kendisi Çeşme’de oturmadığı halde o nedenle aday gösterilmiş. Ben de Konak’ta doğdum, büyüdüm, Alsancak’ta yaşadım. Ben de pekala Çeşme Belediye başkan adayıyken Konak’tan aday olabilirmişim” dedi. Oran, bağımsız aday olarak yoluna devam edip etmeyeceği sorusuna ise, “Bağımsız olarak seçime girmek gibi bir karar almış değilim. Bu konuda nasıl bir karar veririm, bilemiyorum. Bu soruya şimdilik cevap vermek istemiyorum” diye yanıt verdi.
Ankara’da bulunan Oran’ın Çeşme’ye dönüşünde ilçede destekçileri tarafından bir törenle karşılanarak kararın protesto edileceği konuşuluyor.
Çiğli’de aday değişecek mi?
CHP’nin Çiğli adayı olarak 32 yaşındaki iş insanı Uygar Yıldırım’ı aday belirlemesi de partililer arasında kriz yarattı.
Adayın belirlendiği gece saatlerinden itibaren parti binası önünde toplanan bazı CHP’liler “İthal aday istemiyoruz” sloganlarıyla Yıldırım’ın adaylığını protesto etti. CHP Çiğli İlçe Örgütü’nden de üyelere toplu mesaj atılarak “Değerli Üyelerimiz, Çiğli Belediye Başkan Adayı için Perşembe ya da Cuma günü yapılacak Parti Meclisinde karar verilecektir. Bilgilerinize sunarız” denildi.
Hacer Foggo: “Siz beni sığdıramadınız CHP’ye”
Yerel seçimler için CHP’den Konak Belediye Başkanlığı adaylığına talip olan, MYK toplantısındaysa ismi Karaburun adayı olarak basına yansıyan Hacer Foggo’nun da Parti Meclisi kararının ardından aday gösterilmemesi yoğun tepki topladı.
Yoksul mahallerde saha çalışmalarıyla tanınan ve CHP’de Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü olarak da görev yapan Foggo, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Siz beni sığdıramadınız CHP’ye, oysa ben sığınılacak bir liman değil, talana, yoksulluğa karşı mücadele edecek kamusal bir alan için aday oldum. Şimdi yine ülkenin her yanındaki o girilemeyen evler, o sokaklar beni bekler” dedi.
Foggo’nun paylaşımında CHP lideri Özel’in yanısıra Veli Ağbaba ve Aylin Nazlıaka’yı da etiketlemesi dikkat çekti. 14 Mayıs’taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte çalışan Foggo, buna karşın CHP’den İzmir’de seçilemeyeceği bir sıradan milletvekilliğine aday gösterilmişti.