CHP: “Sarraf Davasının Takipçisiyiz”

Yaklaşık dokuz aydır New York’ta tutuklu olarak yargılanan İran asıllı Türk işadamı Rıza Sarraf’ın yargı süreci ana muhalefet partisi CHP tarafından da yakından izleniyor.

Sarraf davasındaki tüm gelişmeler, CHP’nin Amerika Temsilciliği aracılığıyla yakından takip ediliyor. New York’ta devam eden yargı süreciyle ilgili tüm hukuki gelişmeler, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve partinin Ankara’daki merkezindeki yetkili kurullarına anında bildiriliyor

Sarraf’ın, New York Federal Mahkemesindeki duruşmalarının tamamını izleyen CHP Amerika Temsilcisi Yurter Özcan, “CHP sonuna kadar bu davanın takipçi olacak” dedi.

“Rıza Sarraf davasının Çarşamba günü yapılan duruşmasını New York’taki Güney Bölgesi Federal Mahkeme salonunda izleyen Özcan, duruşma sonrasında Amerika’nın Sesi’nin çeşitli sorularını yanıtladı.

Özcan, Rıza Sarraf’ın 19 Mart tarihinde Miami havaalanında tutuklanmasının ardından CHP olarak bu sürecin her adımını yakından takip ettiklerini, bundan sonrada sonuna kadar takip edeceklerini söyledi.

Özcan, şimdiye kadar yapılan tüm celselere parti olarak katıldıklarını belirterek, “New York Federal Mahkemesinde görülen Sarraf davasında Türkiye’yi ilgilendiren çok önemli iddialar var. Tabi davanın ilerleyen sürecinde nasıl şekilleneceğini bilemeyiz. İsnat edilen suçların birçoğu Türkiye’yi ve Türk milletini çok yakından ilgilendiriyor. Bu davaya ilgimiz de bundan dolayı” dedi.

‘Kılıçdaroğlu Sarraf davasını yakından takip ediyor’

Özcan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da New York’ta süren Sarraf davasını çok yakından takip ettiğini belirtti. Özcan, şöyle konuştu: “Burada hem duruşmalar sonrasında hem de duruşma aralarında yaşanan tüm gelişmeleri anındasayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile paylaşıyoruz. CHP’nin konuyla ilgili kurullarına bilgi veriyoruz. Sayın Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu da Rıza Sarraf’ın yargı sürecini çok yakından takip ediyor. Bizim CHP olarak bu davadaki pozisyonumuz isnat edilen birçok suçlamanın Türkiye’yi ve Türk vatandaşlarını yakından ilgilendirmesidir. Bizim Amerika’nın içişlerine müdahale etme gibi bir durumumuz yok. Bu davada bizi ilgilendiren Türkiye’de üstü kapatılan, 17-25 Aralık gibi üstü kapatılan soruşturmaların bazı bölümlerinin de bu davada yer alması. Türkiye’de para trafiğinin bürokraside ve siyasette yüksek seviyede kişiler aracılığıyla kolaylaştırıldığına dair iddialar var. Bunlar önümüzdeki yargı sürecinde daha da açığa çıkacak” dedi.

“2017 yılında davanın Türkiye ayağı derinleşebilir”

2017 yılında dava sürecinde Türkiye’nin daha da ağırlıklı olarak davada yer alacağını düşündüğünü ifade eden Özcan, “Dün yapılan celsede Rıza Sarraf’ın avukatlarının Türkiye’ye gittiklerini öğrendik. Önümüzdeki süreçte potansiyel tanık olabilecek bazı kişilerle konuşmuşlar. Belki bu davanın savcılık ekibi de Türkiye’ye bir komisyon yollayarak bu potansiyel tanık olabilecek kişilerle görüşebilirler. Bu kişilerin ifadelerini alabilirler. Bugün yapılan celsede 2017 yılında bu davanın Türkiye ayağının hem birebir görüşmeler hem de araştırmalarla derinleşeceğinin sinyallerini aldık” dedi.

‘Teröre destek suçlaması iddianamede’

Sarraf davasının giderek daha karmaşık bir hal aldığını ifade eden Özcan, “Normalde davanın esasının başlayacağı jürili duruşmalar 23 Ocak’ta başlayacaktı. Bir kaç hafta önce Rıza Sarraf’ın ağabeyi Muhammed Sarraf’ın da iddianameye dahil edilmesi, ilk süreçte çok konuşulmayan ama iddianameye de giren terör sponsorluğu suçlaması ve iddianamede daha açık bir şekilde ele alınmasından dolayı savunma ek süre talep etti. Rıza Sarraf’ın savunma ekibinin talebiyle esastan yargılanma sürecinin başlaması için 16 Ekim’e kadar bir süre verildi. Dava çok daha karışık bir hale geldi” dedi.

‘Trump’ın Bharara kararı Sarraf davasında daha fazla kararlılık demek’

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’ın New York Güney Bölgesi Başsavcısı Preet Bharara ile yola devam etme kararını da değerlendiren Özcan, “Sarraf Bharara'nın hem siyasi yolsuzluklar hem de ticari yolsuzlukların üzerine korkusuzca giden ve bu güne kadar New York'taki en başarılı Başsavcılardan biri olmasının Trump'ın kararında etkili olduğunu düşünüyorum. Sarraf davasında süreklilik sağlayıp, daha fazla kararlılık anlamına gelir” dedi.