Türkiye’nin ana muhalefet partisi CHP, ilkbaharda Corona virüsü salgını nedeniyle gerçekleştiremediği ve ertelediği Genel Başkanlık ve Parti Meclisi üyeleri seçimi yapılacak kurultayını, hafta sonunda yarı açık salonda düzenliyor.
Bilkent Üniversitesi’nin yarı açık konser salonu Odeon’da yapılacak CHP 37. Olağan Kurultayı’nın, parti içinde demokrasi tartışmalarına, seçimler için ittifak arayışlarıyla, sol siyaset geleneğinden kopma endişesi kaynaklı eleştirilere sahne olması bekleniyor.
Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’ye alternatif iktidar iddiasının yanı sıra parti politikasıyla ilgili iç tartışmalar da kurultaya damgasını vuracak.
CHP’de 22 Mayıs 2010’dan bugüne, parti tarihinde İsmet İnönü’den sonra en uzun süredir genel başkanlık koltuğunda oturan Kemal Kılıçdaroğlu, hafta sonundaki toplantıyı “İktidar Kurultayı” olarak adlandırıyor.
Kılıçdaroğlu’nun, kurultayda yeniden genel başkan adayı olacağı konuşmasında, 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’ndeki başarıyı ön plana çıkararak özellikle, gelecek genel seçimlerde CHP’nin iktidar iddiasını ortaya koyması bekleniyor.
2010 yılında yapılan 33. Olağan Kurultayı’nda genel başkan seçilmiş olan Kılıçdaroğlu, CHP 37. Olağan Kurultayı’nda 6. kez aday olacak. Kılıçdaroğlu’nun partideki mevcut delege yapısına göre çoğunluk oyuyla seçileceği tahmin ediliyor.
Kurultay öncesinde konuşmaları kitaplaştırıldı
Kurultay öncesinde Kılıçdaroğlu’nun 2010-2020 yılları arasındaki yazı ve konuşmalarından “Özgür ve Adil Bir Türkiye İçin Yürüyüş” kitabı hazırlanarak yayımlandı.
482 sayfalık kitaptaki tanıtım yazısında, “Kılıçdaroğlu, kökleri Kuvayı Milliye’ye dayanan, ülkemizin ve cumhuriyetimizin kurucularının da içinde yer aldığı CHP'nin genel başkanlığına seçildiği Mayıs 2010'dan günümüze yaptığı konuşmalarda herkes için eşitlik, özgürlük ve adalet talebini inanç ve kararlılıkla dile getirdi. Ülkenin bir zümre, grup ya da kişinin tahakkümüne bırakılmaması için uzun bir yürüyüş başlattı. Bu uzun yürüyüş, 100. Yılında Cumhuriyeti'nin demokrasiyle taçlandırılmasıyla yeni bir aşamaya geçmiş olacak. Böylesine uzun mücadeleler ancak vatanını ve halkını seven insanların önderliğinde yılmadan ve kararlılıkla sürdürülebilir. Bir kişi yürür ve ardından binler, on binler yürür. Duvarlar parça parça yıkılır. Adalet ve özgürlüğe böyle bir yoldan varılır” denildi.
Kitapta Kılıçdaroğlu'nun kurultay konuşmaları, “Adalet Mitingi Konuşması”, “Taksim-Yenikapı Manifestosu” ve “Cumhuriyeti Demokrasiyle Taçlandıralım”, “Kovid-19 Sonrasını Düşünmek Alçakgönüllü Bir Uygarlığın İnşasına Doğru” yazılarına yer verildi.
İlk aday adayı Aytuğ Atıcı şimdi delegelerden imza arıyor
Kılıçdaroğlu karşısında genel başkanlık yarışında yer alacak isimler de belli oldu. Eski Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, “Sessiz Kalma Özgür Kal” sloganıyla yarışa katılacağını 24 Haziran’da ilk açıklayan isim oldu. Atıcı, aday adaylığı açıklaması öncesinde de milletvekilliği döneminde yakın çalıştığı Kılıçdaroğlu’yla görüştü. Kılıçdaroğlu, VOA Türkçe’ye verdiği röportajda, Atıcı’nın parti içi eğitimlerde çok iyi çalışmalar yürüttüğünü belirterek, adaylık kararını saygıyla karşıladığını ifade etmişti.
Aytuğ Atıcı, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) yani genel başkan yardımcılıklarının, Parti Meclisi’nin, partide tabanı temsil yetkisine sahip organ tarafından seçilmesini talep ediyor. 60 kişilik Parti Meclisi’nin üye sayısı arttırılarak her ilden mutlaka üye olması gerektiğini savunan Atıcı, bugünlerde il parti teşkilatlarınca toplantılar düzenleyerek CHP Parti Tüzüğü uyarınca aday olabilmek için yeterli sayıda delegeden imza almayı hedefliyor.
Bugün de CHP içerisinde Kılıçdaroğlu karşısında uzun süredir parti içi muhalefet yürüten “Gelecek İçin Biz” hareketi adına İlhan Cihaner, kameralar karşısına geçti ve aday adaylığını resmen ilan etti. Cihaner, adaylık için gerekli delege imzasını toplayabilecekleri durumda olduklarını ve bu nedenle bugün bu açıklamayı yapabildiğini vurguladı.
Cihaner: "Liderin partisine değil halkın partisine ihtiyacımız var"
“Gelecek için Biz” hareketi, önceki kurultayda yani 3-4 Şubat 2018’deki CHP 36. Olağan Kurultayı’nda da Parti Meclisi üyeliklerini hedef almıştı. O dönemde Muharrem İnce’nin adaylığı söz konusu olduğu “Gelecek için Biz” hareketi, genel başkanlık adaylığı girişiminde bulunmamıştı.
Hareket, bu sefer ise İlhan Cihaner’in adaylığıyla Parti Meclisi üyeliklerinin yanı sıra genel başkanlık için de ilk kez yarışa giriyor. “Gelecek için Biz” hareketi, özellikle parti içi yönetimde demokrasi vurgusuyla birlikte CHP’nin sağa kaydığını ve yeniden sol siyaset çizgisine geri dönmesi gerektiğini söylüyor.
Your browser doesn’t support HTML5
"Liderin Partisine Değil Halkın Partisine İhtiyacımız Var"
Hukukçu, eski milletvekili ve CHP Parti Meclisi üyesi Cihaner, aday adaylığını, “Gelecek için CHP’ ye ihtiyaç var. CHP’nin de ihtiyaç duydukları var. CHP’nin kurucu geleneği Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verilen Kurtuluş Savaşı’nın en zorlu günlerinde bile mücadeleyi kişilerle değil, Meclisle yürütmesiyle doğmuştur. Öyleyse bugün CHP’nin en güçlü yönetim organı Parti Meclisi olmalıdır. Liderin seçtiği Parti Meclisine değil, üyelerin seçtiği Parti Meclisinin temsilcisi liderlere ihtiyacımız var. Liderin partisine değil, halkın partisine ihtiyacımız var. Liderin aldığı kararlara uyan milletvekillerine değil, üyelerin, delegelerin, milletvekillerinin karar alma süreçlerine katıldığı MYK ve Parti Meclisine ihtiyacımız var. Bu ilkeleri parti yasalarına dönüştürmeyi amaçlayanlardan biri olarak Genel Başkanlığa aday oldum” diye açıkladı.
İlhan Cihaner
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanlığı dünyayı değiştirebilecek bir konumdur. Önce partimizi sonra ülkemizi sonra dünyayı değiştirmeye talibiz” diyen İlhan Cihaner, CHP’nin “kurtuluşun ve kuruluşun partisi” konumuna uygun olarak potansiyelini kullanması gerektiğini söyledi. CHP’nin sahip olduğu devasa insan kaynağını ve tarihsel birikimini yeterince kullanamadığını belirten Cihaner, eleştirilerini ve neyi amaçladıklarını özetle şöyle anlattı:
“Öncelikle kurultayımızın pandemi şartlarında düzenlenmesinin kurultayın verimli ve demokratik koşullarda yapılmasının önünde büyük engel oluşturduğunu belirtmeliyim. Onur üyeleri ve partililerimizin katılmayacağı bir kurultay, iktidar dinamizmini örgütümüze taşıyamaz. Ancak şimdi bize düşen bu kurultayı tarihsel önemine uyacak şekilde gerçekleştirmeye çalışmaktır. İkinci olarak; kurultayın yaşadığımız alt üst oluşların muhasebesinin yapıldığı ülkenin temel meselelerinde doğrultunun tarif edileceği bir tartışma ortamından uzak yapılıyor olmasıdır. Bu tartışmaları elden geldiğince kurultay gündemine taşımaya çalışacağız. Kurultayımız CHP geleneğini geleceğe taşıma göreviyle karşı karşıya. Geçmişe dönmek için değil, geleceği kurmak için, yurdumuzda ve dünyada ön şartsız barış için, eğitim, sağlık, beslenme, barınma, çalışma hakkı için, çocuk, kadın, yaşlı, engelli, LGBT, her inancın, her kimliğin, her etnisitenin bir arada ve eşit yaşamalarının ön koşulu olan laiklik için, insancıl bilim ve yaratıcı sanat için, özgürlüklerin koruyucusu adalet için, ırmaklarımız, denizlerimiz, dağlarımız, ormanlarımız, hayvanlarımız için, Gelecek için CHP’ye ihtiyaç var.”
Bu arada geçmiş dönemlerde de genel başkanlık aday adaylığını açıklayan ancak delegeden destek alamamış olan Prof. Dr. Tolga Yarman da bugün yine aday adayı olduğunu duyurdu. Yarman’ın iktidara yürüyüşü “ham bir hayal” tanımlaması ve mevcut yönetimi “paralel CHP” olarak tanımlamaları ise özellikle hükümete yakın medya kuruluşlarınca yakından takip edildi ve paylaşıldı.