Çin'in ABD seçimlerine hedef almasıyla ilgili soruşturma daha ciddi tehditleri ortaya çıkardı

ABD’nin telekomünikasyon sistemlerinin seçim sürecinde Çin bağlantılı siber saldırıların hedefi olduğu şüphesiyle yürütülen soruşturmada, tehdidin daha geniş çaplı olduğu sonucuna varıldı.

ABD’deki telekomünikasyon sistemlerinin başkanlık seçimleri sürecinde Çin bağlantılı siber saldırıların hedefi olduğu şüphesiyle yürütülen soruşturmada yetkililer, tehdidin daha derin olduğu sonucuna vardı.

Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve Siber Güvenlik ve Altyapı Güvenliği Ajansı (CISA) Çarşamba günü, ilk olarak geçen ayın sonlarında tespit edilen ihlalin, “geniş ve önemli bir siber casusluk kampanyasını ortaya çıkardığı” uyarısında bulundu.

İki kurum yaptıkları açıklamada, yürüttükleri soruşturmanın Çin bağlantılı bilgisayar korsanlarının çok sayıda ABD telekomünikasyon şirketinin ağlarını tehlikeye attığını ve potansiyel bir bilgi hazinesine erişim sağladığını doğruladığını belirtti.

Açıklamada özellikle, bilgisayar korsanlarının müşteri arama kayıtlarına erişebildikleri ve belirli sayıda hükümet yetkilisi ve siyasetçinin özel iletişimlerine sızabildikleri kaydedildi.

Soruşturmaya göre ayrıca, bilgisayar korsanlarının mahkeme kararları sonucunda ABD kolluk kuvvetleri tarafından talep edilen bilgileri kopyalayabildikleri de görüldü.

İlgili Haberler Çinli bilgisayar korsanları ABD telekom sisteminin bazı bölümlerini ihlal ederek Trump ve Harris'in kampanyalarını hedef aldı

“Soruşturma devam ettikçe bu tehlikelere ilişkin anlayışımızın artmasını bekliyoruz” diyen FBI ve CISA, mağdur olabileceğine inanan her kuruluşu yerel FBI saha ofisi ya da CISA ile temasa geçmeye çağırdı.

İki kurum, ABD seçmenlerinin ülke çapındaki seçimlerde oylarını kullanmalarına iki haftadan az bir süre kala, ABD telekomünikasyon sistemlerine yönelik bir ihlali araştırdıklarını, ilk olarak Ekim ayı sonlarında duyurdu.

İhlal açıklaması, New York Times gazetesinin, Donald Trump ve yardımcısı JD Vance tarafından kullanılan telefonlar dahil Cumhuriyetçiler’in seçim kampanyasını hedef almak için Çinli bilgisayar korsanlarının, telekomünikasyon ağlarına girdiklerinin düşünüldüğü haberini takip etti.

Trump'ın kampanyası VOA'ya yaptığı açıklamada ihlali doğruladı. Soruşturmayı bilen bir kişi de VOA'ya yaptığı açıklamada Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in kampanyasına bağlı kişilerin de hedef alındığını söyledi.

Çin'in Washington Büyükelçiliği o dönemde ABD'nin “hack”leme iddialarını dezenformasyon olarak nitelendirerek reddetmiş ve ABD'yi “siber saldırıların kaynağı ve en büyük faili” olarak nitelendirmişti.

Büyükelçilik sözcüsü Liu Pengyu Perşembe günü yaptığı açıklamada da ABD'nin son açıklamalarını dezenformasyon olarak niteledi.

ABD'nin Çin'e karşı herhangi bir gerçek temeli olmayan karalama saldırılarına kati surette karşı çıktıklarını kaydeden Liu Pengyu gönderdiği e-postada, “İlgili tarafların siber olayları nitelendirirken profesyonel ve sorumlu bir tutum benimseyeceklerini ve vardıkları sonuçları asılsız spekülasyon ve suçlamalar yerine yeterli kanıtlara dayandıracaklarını umuyoruz.”

İlgili Haberler İran'ın ABD'li seçmenleri etkileyebilmek için hem açık hem dolaylı metodlar kullandığı bildirildi

ABD istihbarat kurumları aylardır yabancı hasımların 5 Kasım ABD başkanlık seçimlerine müdahale etmek için siber saldırılar ve etki operasyonlarının bir kombinasyonunu kullandıkları uyarısında bulunuyordu.

Özel siber güvenlik firmaları tarafından yayınlanan raporlar da Rusya, Çin ve İran'la bağlantılı aktörlerin faaliyetlerinde önemli bir artış olduğunu gösterdi.

Her üç ülke de seçimlere müdahale suçlamalarını defalarca reddetti.

İlgili Haberler ABD seçimleri öncesinde Rusya'nın etki operasyonlarının arttığı uyarısı yapıldı

CISA ve FBI'ın başını çektiği ABD kurumları, Çin bağlantılı bilgisayar korsanlarının ABD bilgisayar sistemlerine ve ağlarına sızdığı ve bazı durumlarda yıllarca saklandığı konusunda uzun süredir uyarıda bulunuyor.

Şubat ayında yayınlanan bir tavsiyeye göre Volt Typhoon olarak bilinen Çin bağlantılı grup, “Amerikalılar’ın fiziksel güvenliğini tehlikeye atacak yıkıcı siber saldırılar başlatmak için kendini konumlandırıyordu.”

CISA Direktörü Jen Easterly o dönemde yaptığı açıklamada “Bugüne kadar bulduklarımız muhtemelen buzdağının görünen kısmı” demişti.