Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin en yüksek karar alma organı Taraflar Konferansı’nın 29'uncusu, kısa adıyla COP29 İklim Zirvesi, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de devam ediyor.
Zirvede yoksul ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadeleleri için 1 trilyon dolar finansman çağrısında bulunulurken, bazı siyasi gerginlikler de yaşanıyor. Arjantin dün delegasyonunu Bakü'den çekti.
Bu yılki BM iklim zirvesinin başarısı, zengin ülkelerin, kalkınma kreditörlerinin ve özel sektörün yeni bir finansman hedefi üzerinde anlaşıp anlaşamayacaklarına bağlı. BM görüşmelerinde ekonomistler, gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğiyle baş edebilmek için yılda en az 1 trilyon dolara ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Pek çok ülke, gelecek yıl Brezilya'da yapılacak COP30 öncesinde iddialı iklim hedefleri belirleyebilmek için finansmanın şart olduğunu dile getiriyor. Ancak kamuoyundaki anlaşmazlıklar ve küresel siyasetteki değişimlere ilişkin karamsarlık nedeniyle havanın bozulduğu bu yılki zirvede bir anlaşmaya varmak zor olabilir.
Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanması, ABD'nin iklim müzakerelerindeki gelecekteki rolünü şüpheli hale getirdi ve gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki gerilim müzakere odalarına yansıdı.
COP29 Başmüzakerecisi Yalçın Rafiyev basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Taraflar zamanın daraldığını unutmamalı” dedi.
Bir önceki yıllık 100 milyar dolarlık finansman hedefinin süresi bu yıl doluyor. Zengin ülkeler bu taahhüdü ancak 2022'den itibaren tam olarak yerine getirdi.
Dün erken saatlerde, İklim Finansmanı Bağımsız Üst Düzey Uzman Grubu tarafından hazırlanan bir raporda, ülkelerin şimdi harekete geçmemesi halinde hedeflenen finansmanın 2035 yılına kadar yılda en az 1,3 trilyon dolara yükseleceği belirtildi.
Zirvede perde arkasında müzakereciler taslak metinler üzerinde çalışıyor, ancak BM iklim organı tarafından yayınlanan ilk belgeler, masadaki görüşlerin hâlâ büyük ölçüde farklılaştığını gösteriyor.
Birçok Batılı hükümet Bakü'ye büyük meblağlar taahhüt etme konusunda isteksiz geldi. ABD'nin gelecekteki herhangi bir finansman anlaşmasından çekilme olasılığının, gerekli fonları sağlamak için başka yollar bulmaları konusunda delegeler üzerindeki baskıyı arttırdığı belirtiliyor.
Bunlar arasında, zengin ülkeler tarafından finanse edilen ve daha fazla kredi verebilmeleri için reform sürecinde olan Dünya Bankası gibi kalkınma bankaları da var.
En büyük on banka, iklim finansmanını 2030 yılına kadar yaklaşık yüzde 60 oranında arttırarak, yılda 120 milyar dolara çıkarmayı planladığını ve bunun en az 65 milyar dolarının da özel sektörden sağlanacağını açıkladı.
Azerbaycan Bankalar Birliği Başkanı Zakir Nuriyev dün, ülkenin 22 bankasının Azerbaycan'ın düşük karbon ekonomisine geçişine yardımcı olacak projeleri finanse etmek için yaklaşık 1,2 milyar dolar taahhüt edeceğini söyledi.
Görüş ayrılıkları damgasını vurdu
Pek çok ülkeden liderin katılmama kararı aldığı BM İklim Zirvesi’ne şimdiye kadar birlikten çok görüş ayrılıkları damgasını vurdu.
Arjantin heyeti dün aniden Bakü’den ayrıldı. Arjantin Başkanlık Sözcüsü Manuel Adorni, bu kararın yeni Dışişleri Bakanı Gerardo Werthein'a “durumu yeniden değerlendirme, pozisyon üzerinde düşünme imkânı vereceğini” söyledi.
Daha önce küresel ısınmayı bir “aldatmaca” olarak nitelendiren Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei'nin bu hafta Donald Trump ile görüşmesi bekleniyordu.
Arjantin'in Paris Anlaşması'ndan çekilip çekilmeyeceği sorulduğunda, COP29'da ülkenin delegasyonuna liderlik eden Arjantin Çevre Müsteşarı Ana Lamas Reuters'a, “Biz sadece COP29'dan çekiliyoruz” dedi.
Gözlemciler Arjantin'in sağcı hükümetinin zirveden çekilmesini eleştirerek, bunun ülkenin gelecekteki iklim finansmanını arttırma umutlarına zarar verebileceğini söylediler.
Sivil toplum grubu Top Social'ın başkanı Oscar Soria, “Bu, çevre konusunda önemli bir ses olan Arjantin'in uluslararası piyasalarda ve uluslararası toplumda daha az inandırıcı ve daha az güvenilir görünmesine neden olacak” dedi.
Zirveye başkanlık eden Azerbaycan ise konuyu Arjantin ile Birleşmiş Milletler arasında bir mesele olarak nitelendirdi.
Gelişmiş bir ülkeden bir müzakereci, şu ana kadar başka ülkelerin Arjantin'in izinden gideceğine dair bir işaret görmediklerini söyledi.
Bir gün önce Fransa İklim Bakanı Agnès Pannier-Runacher, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Fransa'yı Karayipler'deki denizaşırı topraklarında “suç işlemekle” eleştirmesinin ardından COP29'a yapacağı ziyareti iptal etmişti.
Fransa ve Azerbaycan ilişkileri, Paris'in Azerbaycan'ın rakibi Ermenistan'a verdiği destek nedeniyle uzun süredir gergin. Bu yıl Paris, Bakü'yü Yeni Kaledonya'daki şiddet olaylarına karışmak ve desteklemekle suçlamıştı.
Avrupa Birliği İklim Komiseri Wopke Hoekstra X'te yaptığı bir paylaşımda, “İkili anlaşmazlıklar ne olursa olsun, COP tüm tarafların gelip iklim eylemi konusunda müzakere etme özgürlüğüne sahip olduğu bir yer olmalıdır” dedi.
Bu açıklama, Aliyev'in konferansta yaptığı ve ABD ile AB'yi, fosil yakıtların başlıca tüketicileri ve üreticileri olmalarına rağmen iklim değişikliği konusunda ülkelere ders vermekle ve ikiyüzlülükle suçladığı açılış konuşmasının ardından geldi.
Bu yılki BM İklim Zirvesi 22 Kasım'da sona erecek.
İlgili Haberler COP29 başlarken BM’nin meteoroloji örgütünden sıcaklık artışı uyarısı