Aşırı sıcakların etkisi altındaki Diyarbakır’da, tatile ya da ücretli yüzme havuzuna gidemeyenler soluğu Roma döneminden kalma Anzele Suyu’nda alıyor. Çocuklar yüzerken büyükler de ağaç altında serinliyor. Sıcaklar konusunda uyaran uzmanlar güneşten koruyucu ürünlerin ücretsiz dağıtılması çağrısı yaptı.
Diyarbakır’ın Suriçi’nde bulunan tarihi Anzele Suyu 2 bin yıldır akıyor. Bölgeye hayat veren su bugünlerde sıcaktan kaçanların imdadına yetişti. Isının en yüksek olduğu öğle saatlerinde, tatile ya da ücretli havuzlara gidemeyen onlarca çocuk serinlemek için suya giriyor. Derinliği çok olmasa da tarihi suda yüzmek çocukların en büyük eğlencesi.
Your browser doesn’t support HTML5
Diyarbakır’da sıcaktan kaçanlar soluğu binlerce yıllık su kaynağında alıyor
Kimisi duvardan kimisi kaldırımdan atlayan çocuklar güneş batana kadar yüzmeye devam ediyor. Çocuklar yüzerken ebeveynleri de gölgede onları izliyor. Bazı büyükler de çocuklarıyla birlikte suya giriyor.
Gölgede çocuklarını beklerken VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan ebeveynler, sıcakların sağlıklarını olumsuz etkilediğini söyledi. Ebeveynler yüksek elektrik faturaları nedeniyle klima çalıştıramamaktan şikayet ederken Anzele Suyu’na gelerek hem kendileri hem çocuklarının serinlediğini dile getirdi.
Aşırı sıcakların etkisi altındaki Diyarbakır’da, tatile ya da ücretli yüzme havuzuna gidemeyenler soluğu Roma döneminden kalma Anzele Suyu’nda alıyor.
“Güneş koruyucu ürünler ücretsiz dağıtılsın”
Dünya genelinde artan sıcakların insan sağlığını olumsuz etkilediğini vurgulayan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, kronik rahatsızlığı olanların dışarı çıkmaması gerektiğini söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Turan, özellikle koruyucu krem kullanılması önerisinde bulundu.
Çocuklar yüzerken büyükler de ağaç altında serinliyor.
Turan, koruyucu ürünlerin ücretsiz verilmesi çağrısı yaparak, “Güneşten koruyucu kremler, giysiler kullanılmalıdır. Bazı ülkelerde güneş koruyucu kremler ücretsiz bir şekilde dağıtılıyor. Aslında Türkiye'de de yoğun bir güneş maruziyeti var. Bunlarda sonuçta koruyucu sağlık hizmeti kapsamına girmektedir. Bunun da aslında ücretsiz bir şekilde temin edilmesi gerekir” dedi.
Tarihin derinliklerinden gelen su
Sıcak havalarda özellikle çocukların uğrak yeri olan Anzele’nin geçmişi Roma dönemine kadar gidiyor. Diyarbakırlı tarihçi Şevket Beysanoğlu’na göre, yaklaşık 2 bin yıl önce bu bölgede Ayn-ı Zeura isimli bir içme suyu kaynağı vardı. Milattan sonra 5. yüzyılda bu kaynağın üzerine aynı isimle bir kilise inşa edilir. Urfa Metropoliti Mar Şem'un 629 yılında, Antalya Patriği Mar Yuhannon ise 649 yılında ölünce, cenazeleri buraya getirtilerek bu kilise civarına gömülür. Yıllar sonra bu yapı yıkılır, yeri arsa haline dönüşür. Ve Ayn-ı Zeura ismi de Ayn-i Zülal'e çevrilir. Ayn-i Zülal ismi ise zaman içinde Anzele olarak değiştir.
Anzele Suyu 20. yüzyıldan önce eski şehirdeki cami ve mahallelerin su ihtiyacını giderirdi. 1950 sonrası, Dicle Barajı sulama hattı yapılmadan önce İskenderpaşa, Yenişehir, Alipaşa, Melik Ahmet Paşa ve Lalabey mahallelerinin su ihtiyacı da Anzele’den karşılanırdı.