İran’da Mahsa Amini’nin ahlak polisi tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesi ve sonrasında İran’da yaşanan olaylar dünya genelinde tepki toplamaya devam ediyor. Diyarbakır’da kadın örgütlerinin yapmak istediği yürüyüş valilik tarafından yasaklandı. Kadınlar da tepkilerini şarkı ve sloganlarla dile getirdi.
Diyarbakır’da faaliyet gösteren çok sayıdaki kadın örgütü, dünyanın birçok kentle eş zamanlı eylem yapma kararı verdi. Diyarbakır’da Kayapınar ilçesindeki Dünya Kavşağı’nda bir araya gelen kadınlar, yürüyüş yapmayı planlıyordu. Amini’nin öldürülmesini protesto etmek ve gösterilere destek vermek amacıyla yapılması planlanan yürüyüş valilik tarafından yasaklandı.
Valilik, “Kamu düzeni ve güvenliğinin olağan hayatı durduracak veya kesintiye uğratacak şekilde bozulacağına ilişkin ciddi belirtilerin bulunduğu hususu göz önüne alındığında can ve mal güvenliğinin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanmasının güçleşeceği” gerekçesiyle bir günlük eylem ve etkinlik yasağı ilan etti.
Yasağa rağmen kadınlar kavşakta bir araya gelerek, yürümek istedi. Ancak polis yürüyüşe izin vermedi. Kadınları çembere alan polis, basın açıklaması dışında başka eyleme izin vermeyeceklerini söyledi.
Bunun üzerine kadınlar kavşakta oturmaya başladı. Mor eşarplar takan ve ellerinde Amini ile protestolarda öldürülen kadınların fotoğraflarını taşıyan kadınlar, tepkilerini sloganlarla dile getirdi. Türkçe ve Kürtçe slogan atan kadınlar, eylemin sembolü haline gelen şarkıları söyledi.
Kadınları eylemi sürerken söz alan HDP İl Eş Başkanı Gülistan Atasoy, yürüyüşün yasaklanmasına tepki gösterdi. Yürüyüşün yasaklanmasına ‘kamu düzeni’ gerekçe gösterilmesini eleştiren Atasoy, “Gerekçe şu kadınlar yürürse kamu düzeni bozulurmuş. Bu kamu düzeninin aslında gerektiği koşullarda neden sağlanmadığını buradan Diyarbakır Valiliğine ve Emniyetine soruyoruz. Koruma kararına rağmen katledilen kadınlar neden korunmadı? Kamu düzeni o zaman neden sağlanmadı? Bu kadınlar koruma kararına rağmen katledilmeye devam ediyorlar” dedi.
Eşarplar atıldı
Yürüyüşün yasaklanması üzerine kadınlar ortak basın açıklaması yapmaktan da vazgeçti. Basın metnini yırtan kadınlar, mor eşarplarını da, İran’a tepki amacıyla yere attı. Bazı kadınlar da tepkilerini saçlarını keserek gösterdi.
Kadınlar tepkili
Eyleme katılan kadınlar tepkilerini VOA Türkçe mikrofonlarına anlattı. Çilem Akkaya, Amini’nin öldürülmesinin öfkelerini arttırdığını belirterek, “En son İran'daki bu olay bizi daha da öfkelendirdi. Biz tüm kadınlar olarak isyandayız. İran'daki kadınların başlattığı eylemleri destekliyoruz. Kadınların bu devrimi başaracaklarına inanıyoruz” diye konuştu.
Meryem Turan ise kadın düşmanlarının cezasız kalmamasını isteyerek şunları söyledi: “Ben İran devletini kınıyorum. İran zalim bir devlettir. Artık kadınları öldürülmesin diyorum. Kadın düşmanları yakalansın, yargılansın, cezalandırılsın, hiçbir zaman bırakılmasın.”
Arin Zümrüt ise hem İran’a hem de yürüyüşün yasaklanmasına tepkiliydi. Arin, ”Kadınların öldürülmesine tepki veremezsin diyorlar. Bu devletlerin birbirlerini kollaması, kadın politikalarını desteklemesi anlamına geliyor. Biz her şekilde tepkimizi göstereceğiz, bu katliamları durduracağız” şeklinde konuştu.
Eylem kadınların ‘Çaw Bella’ şarkısı hep birlikte söylemesinin ardından sona erdi.