PKK ile Türk güvenlik güçleri arasındaki ilk çatışma, 30 yıl önce Lice ilçesinde yaşanmıştı.
Hükümet tarafından başlatılan barış süreci nedeniyle bu topraklara barış geldi.
Ancak barış şimdi tehdit altında. Kameraya yüzünü göstermek istemeyen Ahmet, bir ay önce askeri bir karakol yakınındaki barışçı protesto gösterisinin olaylı bir şekilde sona erdiği noktayı gösteriyor:
“Arkadaşımız Ramazan burada vuruldu. Yeni askeri karakol ve baraj yapımını protesto ediyorlardı. Buraya demokratik haklarını kullanmaya gelmişlerdi, ancak vurularak öldürüldüler.”
O gün iki kişi hayatını kaybetti. Ölümler Kürtler’in büyük tepkisini çekti, bölgedeki protestolar kısa sürede olaylı şekilde çevreye yayıldı. Ölümlerden sorumlu olduğu sanılan birkaç asker hakkında soruşturma başlatıldı.
Ölümler nedeniyle Kürtler’in yoğun olduğu bölgede inşaatı devam eden büyük askeri karakollar mercek altına alındı. Resmi verilere göre 114 karakol yapımının tamamlandığı bölgede 166 karakol da inşaat halinde.
Devam eden protestolar ve barış görüşmelerinin aksaması nedeniyle Kürt haklarını savunan eylemciler hükümetin samimiyetini sorguluyor:
“Bu askeri karakollar ölüm yerleri. İyi bir amaç için değil bunlar. Eğer Başbakan Erdoğan bizi seviyor ve iyiliğimizi istiyorsa, neden buraya fabrika, hastane ve okul yapmıyor?”
Ancak AK Parti de PKK’nın niyetlerini sorguluyor. Hükümet ise örgütü, barış sürecini kötüye kullanmakla suçluyor.
Fatma Öncü, “Birçok bölgede askeri karakollar sadece yenileniyor. Bunun amacı savaş koşulları yaratmak değil. Barış süreci ne üzerine kurulmuştu? İlk koşulu silah bırakma ve militanların sınırdışına çıkmasıydı. Ancak PKK militanlarının yüzde yirmisinden azı sınırdışına çıktı” diyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gergin ortamı yumuşatmak amacıyla sürpriz bir hamleyle meclise barış sürecine olumlu katkıda bulunacak yeni bir yasal paket sundu.
Halkların Demokrasi Partisi milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e göre, Kürtler, askeri inşaatların geleceğini, hükümetin barış taahhüdüyle ilgili ciddi bir sınav olarak görüyor:
“Barış isteyip, askeri karakollar yapmak dünyadaki en büyük çelişkidir.”
Sırrı Süreyya Önder, bir konuşmasında, barış süreci devam ettiği taktirde hapisteki PKK lideri Abdullah Öcalan’ın serbest kalacağı sözü verdi ve o zaman kendisinin yerine Öcalan’ın halka sesleneceğini söyledi.
Gözlemciler, umudun, Kürtler’in barış sürecine sadık kalmasını sağlayan en büyük etken olduğu görüşünde.