ABD'de başkanlık seçimini kazanan Donald Trump, Ocak ayında ikinci kez yemin ederek göreve geldiğinde ne tür ekonomi politikaları izleyeceği konusunda çok az soru işareti bıraktı.
Müstakbel başkan, mevcut vergi indirimlerini uzatma ve yenilerini uygulama, özellikle enerji üretiminde deregülasyon gündemi izleme, ithalatta önemli gümrük vergileri de dahil olmak üzere güçlü bir korumacı ticaret politikasını eski haline getirme ve şu anda ABD'de ikamet eden milyonlarca belgesiz göçmenin büyük kısmı için “toplu sınır dışı etme” programı yürütme sözü vermişti.
Trump'ın ne tür politikalar uygulayacağı konusunda çok az şüphe olsa da bunları ne derece takip edeceği sorusu tartışılıyor.
Muhafazakar eğilimli American Enterprise Institute'un kıdemli araştırmacılarından Steven B. Kamin, VOA'ya yaptığı değerlendirmede, “Tüm ekonomistlerin karşı karşıya olduğu sorun, Trump'ın seçim kampanyası sırasında söylediklerinin ne kadarını ciddiye alacaklarını bilmemeleri” dedi.
Kamin, “Bunların çoğunu yapıp yapmayacağını ya da yapacaksa ne kadar ileri götüreceğini bilmiyorlar” diye konuştu.
Gümrük vergileri söz konusu olduğunda Trump, tüm ithal mallara yüzde 10 ila yüzde 20 arasında, Çin'den gelen mallara ise yüzde 60'a varan oranlarda vergi uygulanacağı sözünü vermişti. Uzmanlar, bunun ekonomik açıdan yıkıcı olacağı uyarısında bulunuyor.
Fosil yakıt çıkarma konusundaki söylemi, ABD'nin şu anda hiç olmadığı kadar fazla enerji üretmesine rağmen petrol ve gaz üretimini artıracağını gösteriyor.
Göçmenlik konusunda ise kendisi ve danışmanları, tüm “belgesiz kişilerin zorla sınır dışı edileceğini” söylemek ile daha çok “hedefe yönelik bir operasyon tanımlamak” arasında gidip geliyor.
İlgili Haberler ABD başkanlık yarışını kazanan Trump üst düzey görevlere kendisine sadık kişileri seçiyor
Vergi politikası
Kesin görünen bir şey varsa o da Trump'ın 2017'de imzaladığı Vergi İndirimleri ve İstihdam Yasası'nın bir parçası olarak yasalaşan vergi indirimlerini uzatmak için tamamen Cumhuriyetçi Parti'nin kontrolünde olması muhtemel görünen Kongre ile birlikte çalışacağı.
Bu vergi indirimleri, birçok Amerikalı çalışanın ödediği gelir vergilerini azalttı ve standart kesintiyi arttırarak vergilendirilebilir geliri düşürdü. Ayrıca en yüksek ticari gelir vergisi dilimini de yüzde 39'dan yüzde 21'e düşürdü. Bu hükümlerin hepsinin gelecek birkaç yıl içinde, bazılarının 2025 gibi kısa bir süre içinde sona ermesi planlanıyor. Trump, bunları kalıcı hale getirmeyi öneriyor.
Trump, ayrıca ticari gelir vergisinin azami yüzde 15'e indirilmesi ve fazla mesai ücretleri, bahşişler ve Sosyal Güvenlik ödemelerinden elde edilen gelirin vergi dışı bırakılması da dahil olmak üzere, devlet gelirlerini azaltacak başka vergi indirimleri fikrini de ortaya atmıştı.
Kamin, Trump'ın önerdiği ek vergi değişikliklerinin teşvik edici etkisinin muhtemelen büyük olmayacağını, ancak ülkenin borcu üzerindeki etkisinin büyük olabileceğini çünkü açık harcamalarını finanse etmek için hükümetin ek borçlanmasını neredeyse garanti altına alacaklarını söyledi.
Steven Kamin, “Mali dengeden endişe duyan insanlar için asıl endişe kaynağı, göz alabildiğine büyük mali açıklar vererek, fazla vermemiz gereken güçlü ekonomik faaliyet ortamlarında bile bunun borçta artışa yol açmasıdır” dedi.
Kamin, “Bu da eninde sonunda özel yatırımların dışlanmasına, faiz oranlarının yükselmesine ve hükümetin sürdürülebilirlik pozisyonu hakkında daha fazla endişeye yol açacaktır. Ancak borcun bu açıdan endişe verici bir seviyeye ne zaman ulaşacağını kimse bilmiyor” diye konuştu.
Maliyetleri kısma
Teorik olarak, büyük vergi indirimlerinin gerekli kıldığı bütçe açığı harcamalarının bir kısmı, Trump'ın seçim kampanyasında da dile getirdiği gibi devlet harcamalarının azaltılmasıyla dengelenebilir.
Müstakbel başkan, özellikle milyarder işadamı Elon Musk tarafından yönetilecek bir “devlet verimliliği birimi” kurulmasını önerdi. Musk, federal harcamaların yılda 2 trilyon dolar ya da yaklaşık yüzde 30 azaltılmasının mümkün olabileceğini düşünüyor.
Bu büyüklükte bir kesinti, Sosyal Güvenlik İdaresi gibi sosyal güvenlik ağı unsurları ve Medicaid gibi federal sağlık programları da dahil olmak üzere çok çeşitli programlarda derin kesintiler yapılmasını gerektirecek. Ancak Trump'ın Cumhuriyetçi bir Kongre'yi bile hükümet hizmetlerinde böylesine geniş kapsamlı bir kesintiyi yasalaştırmaya nasıl ikna edeceği bilinmiyor.
Göçmen politikası
Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Araştırmalar Direktörü Marcus Noland, Trump'ın belgesiz göçmenleri kitlesel olarak sınır dışı etme politikasını uygulaması halinde, bunun başta tarım ve inşaat olmak üzere göçmenlerin yoğun olarak çalıştığı ekonomik sektörler üzerinde olumsuz bir etki yaratacağının neredeyse kesin olduğunu söyledi.
VOA'ya konuşan Noland, “Çok sayıda insanı işgücünden çıkarırsanız, daha az işgücü olduğu için üretim miktarını azaltırsınız ve fiyatları yükseltirsiniz” dedi.
Bu kişilerin tarım ve inşaat sektörlerinde yoğunlaştığını aktaran Noland, “Dolayısıyla en çok bu sektörleri sekteye uğratırsınız” ifadesini kullandı.
İlgili Haberler Sus payı davası yargıcı, Trump’ın mahkumiyetinin iptal edilip edilmeyeceğine dair kararı erteledi
Ticaret politikası
Trump'ın gümrük vergisi önerileri, özellikle de kampanya dönemindeki maksimalist önerilerini hayata geçirmesi halinde önemli ölçüde zarar verici olabilir. Noland, bu önerinin teorik olarak Amerikan imalatını canlandırmayı amaçlasa da bunun tam tersi bir etki yaratabileceği konusunda uyardı.
Noland, “Üzerinde çalıştığım bazı modellemeler, bu gümrük vergisi politikalarının sanayi sektörünü canlandırmak yerine, aslında ABD'deki sanayi faaliyetlerini azaltacağını gösteriyor” diye konuştu.
İthalata yönelik genel gümrük vergileri ve özellikle Çin mallarına yönelik yüksek vergiler, ABD'li üreticiler için ciddi zorluklar yaratabilir.
Marcus Noland, “Bunun nedeni, sanayi girdilerinin fiyatını arttıracak olmanız ve dolayısıyla ABD'nin üretim için yüksek maliyetli bir yer haline gelecek olmasıdır. Yatırımlar düşecektir ve yatırımlar endüstriyel malzemelerde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle, ironik bir şekilde, savunucularının söylediklerinin tam tersi bir etkiye sahiptir” dedi.